Bugün kü konuşmada erken yaşta eğitime yatırım yapmanın bir kamu yatırımı olarak niçin anlamlı olduğuna dair farklı bir görüş sunmak istiyorum. | TED | في حديث اليوم، أريد أن أقدم فكرة مختلفة عن سبب يجعل من الاستثمار في التعليم المبكر للأطفال هي فكرة وجيهة باعتبارها استثمارا عاما. |
Bu sistemi yaratmak oldukça büyük yatırım da gerektirir. | TED | بناء ذلك النظام سيتطلب أيضا استثمارا كبيرا. |
Biraz param var. Pek fazla değil. Ama iyi bir yatırım olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | لدي القليل من المال، ليس كثيرا، لكني اؤمن بأنه سيكون استثمارا جيداّ |
Paranı her neye yatırdıysan, kötü bir yatırımdı. | Open Subtitles | erence . أيا كان الذي دفعته ، كان استثمارا سيئا . |
İyi bir yatırımdı. | Open Subtitles | هذا يشكل استثمارا جيدا. |
Gerçekten kötü bir yatırımdı ama çok tatlıydı. | Open Subtitles | كان استثمارا فاشلا - لكنه كان رائعا جدا . |
Maruz görün Dr. Burry, fakat bu aptalca bir yatırım gibi duruyor. | Open Subtitles | لذا , معذرة يا دكتور بوري لكنه يبدو استثمارا غبيا |
Çok iyi bir yatırım olmazdı. | Open Subtitles | انه ليس استثمارا جيدا مقابل رسوم أتعابكم |
Umalım da Fransız Maliye Bakanı görünce kötü bir yatırım olduğunu anlasın. | Open Subtitles | لنأمل أن وزير المالية الفرنسي يعرف استثمارا سيئا عندما يراه |
Bu harika bir yatırım olabilir ve ve işler yolunda giderse onunla evleneceğini söylüyor. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون استثمارا رابحًا، ويقول أنه سيتزوج بها لو نجح الإستثمار |
En kötü şartta, harika bir yatırım olur. | Open Subtitles | و في أسوأ الظروف سيكون استثمارا عظيما |
İyi bir yatırım mıydı? | Open Subtitles | لقد أقلعت عنها هل كان استثمارا جيدا؟ |
Çok çalışıyorum, dik duruyorum ve gerçekten iyi bir yatırım yaptığımı hissediyorum. | Open Subtitles | وأنا أعمل بجد، بقيت على التوالي، وشعرت أن ... تخمين ما، أشعر حقا أنني قدمت استثمارا جيدا. |
İkinci kuşakta bulunan bu tür huzursuzluklar ve bazen öfke büyük ölçüde entegrasyon politakalarının başarısızlığından kaynaklanıyor. Bu başarısızlık için yapılması gereken, insanlara birlikte yaşama ve birbirlerine saygı gösterme koşulları oluşturmak için daha güçlü bir yatırım. | TED | وهذا النوع من عدم الارتياح، في بعض الأحيان غضب، الموجود عند الجيل الثاني عادة ما يكون نتيجة فشل سياسات الدمج، إلى الفشل في ما كان ينبغي أن يكون استثمارا أقوى بكثير في تهيئة ظروف للأشخاص للعيش معا واحترام بعضهم البعض. |
yatırım amaçlıydı. | Open Subtitles | لقد كان ذلك استثمارا |