"اسمحوا لي أن" - Traduction Arabe en Turc

    • izin ver
        
    • edeyim
        
    • izin verin
        
    • Sana bir
        
    • Size
        
    • Sizi
        
    • Durun
        
    • Bırak da
        
    • İzin verin
        
    • göstereyim
        
    • Let me
        
    • bakayım
        
    • örnek vereyim
        
    O zaman sana açıklamama izin ver, Max. Open Subtitles حسنا، ثم، اسمحوا لي أن أشرح لكم، كحد أقصى.
    Beni ararsan aşkım, seni aramama izin ver. Open Subtitles إذا كنت الاتصال بي، حبي اسمحوا لي أن أدعوك
    Bir değişiklik teklif edeyim. Hepimize makul gelecek ufak bir şey. Open Subtitles اسمحوا لي أن أقدم تعديل، تغيير بسيط يمكننا أن نقبل جميعا.
    Şimdi gidip nasıl bir indirim yapabileceğimi kontrol edeyim. Open Subtitles اسمحوا لي أن تشغيل داخل ونرى أي نوع من صفقة يمكنني العمل بالنسبة لك.
    Bu gizemli endüstriyi biraz daha ifşa etmeme izin verin. TED لذلك اسمحوا لي أن أفضح هاته الصناعة المتخفية قليلا أكثر.
    - Bırak da şu kızlardan Sana bir kucak dansı ısmarlayayım. Open Subtitles اسمحوا لي أن أشتري لك رقصة اللفة مع تلك الفتيات، هاه؟
    - Beyler, Size iş ortağım Paul Meunier'i takdim ediyorum. Open Subtitles يا ساده، اسمحوا لي أن إعرفكم شريك عملي, باول مونيار.
    Kuzenim Evgeny Onegin'i tanıştırmama izin ver. Open Subtitles اسمحوا لي أن أعرّفكم بابن عمي ، يفغيني أونيجن.
    İzin ver ben uğraşayım. Open Subtitles أنا أقول لك ما، اسمحوا لي أن العمل على ذلك.
    Son bir şeyi kontrol etmeme izin ver. Open Subtitles فقط اسمحوا لي أن تحقق شيئا واحدا الأولى.
    İzin ver sana dinleneceğin bir yer ve, tereyağlı çay sunayım. Open Subtitles اسمحوا لي أن أقدم لكم مكانا لتعذب وكوب من لدينا أفضل شاي الزبد.
    İzin ver kıçımdaki kumu çıkarayım da sana nasıl olduğumu söylerim. Open Subtitles اسمحوا لي أن الحصول الرمال للخروج من مؤخرتي وأنا لن أقول لك بالضبط كيف أنا.
    - Hayır, söyleme, tahmin edeyim. Open Subtitles لا، انتظر، لا تقول لي. اسمحوا لي أن أخمن:
    Dur tahmin edeyim. Tüm bekâr kadınları sen alacaksın. Open Subtitles اسمحوا لي أن أخمن، تحصل على جميع النساء غير المتزوجات؟
    Amirim izin ver ben bi etrafı kolaçan edeyim. Open Subtitles سيدي، اسمحوا لي أن يكون نظرة سريعة حولها.
    Fakat şunu ifade etmeme izin verin, o en sıra dışı kadınlardan biridir. Open Subtitles ولكن اسمحوا لي أن أنبه لك السادة أنها من معظم امرأة غير عادية
    Emma Jennings'i tanıtmama izin verin, kendisi pazarlama bölümünün başındadır. Open Subtitles اسمحوا لي أن أعرض إيما جينينغز، رئيس قسم التسويق لدينا.
    En azından Bırak da Sana bir fincan kahve ya da yanmış köle ısmarlayayım. Open Subtitles على الأقل اسمحوا لي أن أشتري لك القهوة، أو بعض مرهم الحروق؟ مضحك
    Size en temel dogmayı hatırlatmak isterim, her insan suçu ispatlanana kadar suçsuzdur. Open Subtitles اسمحوا لي أن أذكركم بأن مبدأ القانونية الأساسية هو البراءة حتى تثبت إدانته.
    Sizi temin ederim ki, ben buranın insanı için canımı bile veririm. Open Subtitles اسمحوا لي أن أؤكد لكم، أني يمكنني أن يموت لشعب هذا البلد
    Durun Size sezgiyle ilgili bir örnek vereyim. TED لذلك اسمحوا لي أن أقدم لكم مثالا بديهيّا.
    Ama şimdi Size son teknoloji robotları göstereyim. TED ولكن اسمحوا لي أن أعرض عليكم أحدث الروبوتات.
    Let me break it down for you right now with my jam Open Subtitles اسمحوا لي أن كسرها نزولا لك الآن مع المربى بلدي
    Salı günü başka bir işim olup olmadığına bir bakayım. Open Subtitles اسمحوا لي أن نتأكد أنا لا أفعل أي شيء الثلاثاء.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus