"اعادته" - Traduction Arabe en Turc

    • Onu geri
        
    • iade
        
    • geri getirmeye
        
    • geri ödemeyi
        
    • getirebiliriz
        
    Onu geri getirmeye karar verirsen, yolculuğunun kolay olmayacağını bil. Open Subtitles إذا قررتي اعادته أعلمي تماما أن رحلته لن تكون سهلة
    Telefon bir çeyrekliğimi yuttu, santral memuru da Onu geri vermiyor. Open Subtitles أخذ الهاتفُ الربع الذي معي وعامل الهاتف يرفض اعادته لي
    Eğer Onu geri istiyorsa önce beni geçmeli. Open Subtitles واذا اراد اعادته , فلن يتم ذلك الا من خلالي
    Sadece kaleminizi getirmek için uğradım. Soruşturma sırasında iade etmeyi unutmuşum. Open Subtitles لقد جئت فقط لأعيد لك القلم,لقد نسيت اعادته عندما كنت احقق
    Belki de onu ikinci sırada oturan bayana iade etmelisiniz. Sizinki de onda olabilir. Open Subtitles عليك اعادته للسيدة في الصف الثاني فمنديلك معها
    Birinden birşey ödünç aldığında ve geri ödemeyi reddettiğinde... Open Subtitles عندما تسعير شئ ترفضه اعادته
    O kadar da kötü değil. Geri getirebiliriz. Open Subtitles الامر ليس بهذا السوء يمكننا اعادته لما كان عليه
    Ama iki arkadaşları "Esneklik" ve "Dikkafalılık" Onu geri getirmeye niyetliydiler. Open Subtitles لكن كان هناك اثنين من أصدقاءه وهما العنيد والمَرِن مصممين على اعادته
    Haklıysak ve Sentetiklere bilinç kazandırmanın bir yoluysa bu Onu geri getirebilir. Open Subtitles اذا كنا محقين يمكننا استعادة احاسيسه و يمكن للأحاسيس اعادته لنا
    Bedeni yukarıda olmadığı sürece Onu geri getiremezler. Open Subtitles أنهم لا يستطيعون اعادته إلا إذا كان جسده في الطابق العلوي.
    O ı aslında kendi bedenine Onu geri alabilirsiniz. Open Subtitles التي يمكنني الحصول فعلا اعادته الى جسده.
    Daha sonra, yüce Tanrı'nın izniyle, Onu geri getirmeye çalışacağız. Open Subtitles وبعد ذلك بمشيئة الرب سوف نحاول اعادته
    Sana söz veriyorum, Onu geri alacağız. Open Subtitles وأنا أعدكم ، ونحن في طريقنا للحصول على اعادته .
    Evet ve bunu kurcalamak Onu geri getirmeyecek. Open Subtitles نعم ، ونبش عنه ليس ستعمل اعادته.
    Ve şimdi öyle geliyor ki, senin fitili ateşleyip kendilerine iade etme zamanın geldi! Open Subtitles و الآن يبدو ان اللحظة المواتية اتت لاشعال الفتيل و اعادته اليهم
    "Ama günün sonunda iade edilmeleri gerekiyordu." Open Subtitles لكن كان لزاما عليهم اعادته قبل نهاية اليوم
    Ondan ödünç para alırım sonra da geri ödemeyi unuturum. Open Subtitles ساخذ منها المال وانسى اعادته
    Onu geri getirebiliriz. Open Subtitles نستطيع اعادته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus