"اعطاءه" - Traduction Arabe en Turc

• ona
• ilaç

Babamın ona bir şey veremeyeceğini biliyor olmalı."
لابد وانه يعرف بان والدي لن يستطيع اعطاءه اي شي.

Böyle bir iyiliğin ona hiç faydası olmaz.
لكن اعطاءه ترقية مثل هذه لَنْ يُساعدَه في أية حال.

Herkes çok seviyor onu. ona, 'Barack' diye anılan, kendi tatil gününü vermeyi düşünüyorlar.
هم يحبون هذا الرجل ويريدون اعطاءه يوم عطلة رسمي بإسمه

Şu aceleciliğini yatıştırmak için birkaç sakinleştirici ilaç yazabilirsiniz.
يمكنكِ اعطاءه بعض المهدئات لكي يقلل من الحماس المفرط لديه

Korkarım elimizdeki tek alternatif ilaç tedavisine başlamak.
أخشى ان الخيار الوحيد الباقي هو اعطاءه الدواء الذي حدثتك عنه

Onu yerleştirecekleri bir tesis olmadığı için olası bir katliamı önlememek için derhâl ilaç gerektiğini söyleyeceğim.
ويكمنه ان يستشيط بأي لحظة ولأن ليس هنالك منشأة لحجزه عليه اعطاءه االدواء متى ما استطاع 401 00:

Çok gergindi, ona sakinleştirici vermeyi düşünmüştüm.
كان متوتراً, فكرت في اعطاءه بعض المنبهات.

Çinliler ona sığınma sağlayacak ve dokunulmaz olacak.
سيضمن الصينيون اعطاءه ،حق اللجوء وسيكون غير قابل للمساس

Vücutçuların steroit kullanması gibi ona bir doz testosteron verebiliriz.
ربما اعطاءه كمية من التيستيستيرون مثل اصحاب كمال الاجسام مع منشطاتهم

Artık onunla bir şey yapmak istemeyince o zaman ona nasıl tecavüz ettiğimi haykırmaya başladı.
حينها بدأ بالكلام عن كيفية اغتصابي له بعد عدم رغبتي في اعطاءه المزيد

ona yardım eden insanlardan çok daha hızlı olmasıymış.
الركض اسرع من الناس الذين حاولون اعطاءه بعض الاوراق

ona her gün 2 iğne yapmakla ben görevliyim.
انا مسؤوول عن اعطاءه حقنتين باليوم

Acıları için ona bir şey veremez misin?
الا يمكنك اعطاءه شي من اجل الالم؟

Sadece ilaç vermek değil konu.
ليس فقط اعطاءه الدواء ... والذي هو