Dan, az önce okudun. Yine oku. "Bir dost"a diyor. | Open Subtitles | دان، لقد قرأتها، و اقرأها مجدداً إنها تقول، لصديق |
Yüksek sesle oku. Bakalım ne yazıyormuş. | Open Subtitles | اقرأها بصوت عالٍ لنسمع ما تقوله تلك التذكرة |
Yüksek sesle oku. "Kamera Arkası" için mükemmel bir şey, abi. | Open Subtitles | اقرأها بصوت عال للكاميرا، انها ممتازة لمشاهد الكواليس |
Eğer Okumamı istediğin bir şey olursa senin için eleştirebilirim. | Open Subtitles | ان تركتيني اقرأها ربما استطيع ان انقدها من اجل. |
Bu notu masaya koymuş. Okuyun. Siz çıktıktan sonra olay çıkardı. | Open Subtitles | لقد تركت هذه الملاحظة على الطاولة ,اقرأها |
Oh, okusana bana onları. ve Jim gözyaşlarını saklarsa biri aban söylesin.. | Open Subtitles | اقرأها لي وليخبرني أحدكم إذا كان جيم يحبس دموعه |
Nasıl olmuş? Henüz okumadım. | Open Subtitles | انا لم اقرأها بعد كنت انتظر حضور جماهير |
Oh, evet, adamım. Dudaklarımı oku. Parti bitti. | Open Subtitles | نعم, يا رجل اقرأها وتخلص منها, الحفلة أنتهت |
Yazıya dökülmüş bir şeylerin olması lazım. Onları oku bana. | Open Subtitles | .يجب أن تكون الجُمل مكتوبة عندك اقرأها لي |
Bana da oku. Doğru yazdılar mı emin olmalıyım. | Open Subtitles | اقرأها لي اود ان اتأكد انهم اوصلوها بشكل صحيح |
Pekala, daha inançlı oku o zaman lütfen. | Open Subtitles | اقرأها مع مزيدٍ من الإقناع إذاً ، من فضلك |
Çünkü Sezar'ı en yakından ilgilendiren benimki. oku büyük Sezar. | Open Subtitles | فرقعتي تمسك أكثر يا (قيصر) اقرأها الآن، يا (قيصر) العظيم |
oku. Meraklandığını biliyorum. | Open Subtitles | اقرأها أنا أعرف بأنك تمتلك الفضول لذلك |
İfadenizi okudum O zaman tekrar oku | Open Subtitles | قرأت بياناتك اذا اقرأها مرة اخرى |
oku şu şeyi işte. Düşündüğünü söylersin sonra. | Open Subtitles | اقرأها فقط اخبرني بالذي تفكر به |
Eğer bir şeyleri Okumamı istersen eleştiri yapabilirim. | Open Subtitles | ان تركتيني اقرأها ربما استطيع ان انقدها من اجل. |
Okumamı istediğin şiirle ilgili ne demiştin? | Open Subtitles | ماذا عن القصيدة التي أردتني أن اقرأها ؟ |
Boş zamanınızda Okuyun. Diğer bir adama ilişkin bir ipucu yok. | Open Subtitles | اقرأها في وقت فراغك لا يوجد تلميح لرجل آخر |
Okuyun, onun hırsızlık yapıp adam öldürmeyecek biri olduğunu anlayacaksanız. | Open Subtitles | اقرأها وستعرف -انه ليس رجلا يمكنه السرقة أو القتل |
Sesli okusana. | Open Subtitles | اقرأها بصوت مرتفع. |
Hayır, onları okumadım, baba. | Open Subtitles | لا, لا اقرأها يا ابي |
Bugün mahkemeye okumak istediğim bir dilekçe imzaladık. | Open Subtitles | لقد وقعنا عريضة أسترحام اليوم والتى أود ان اقرأها للمحكمة |
Ama işte görmem gereken birkaç kişi, okumam gereken birkaç kitap var. | Open Subtitles | لكن كما تعرف عندي اناس يجب أن اراهم وأكوام كتب يجب أن اقرأها |
- Hayır, nasıl okunacağını biliyorum. | Open Subtitles | -لا ، انا اعرف كيف اقرأها |