Affedersiniz, hanımefendi. Şu harika gülüşü görebilir miyim? | Open Subtitles | المعذرة، آنستي، دعيني نري تلك الأبتسامة الساحرة |
Ben bu gülümsemeyle büyüdüm. Bu gülüşü tanırım. | Open Subtitles | أنا كبرت مع هذه الأبتسامة أنا أعرف هذه الأبتسامة |
Gethin, dikey gülümseme yolunda ikimiz de arayış içindeyiz sanırım. | Open Subtitles | جاتين، أعتقد أن أروحنا قريبة في البحث عن الأبتسامة العمودية. |
Yani yüzünde bir gülümseme ile seni yer. | Open Subtitles | أعني، أنها ستأكلك و الأبتسامة تعلو وجهها |
Pekala, En kritik malzememiz şu senin meşhur gülümsemen. | Open Subtitles | حسنا , أهم عنصر هنا هي تلك الأبتسامة الشهيرة لديك |
gülümsemeyi kestiğini görmek için memelerini çimdikle. | Open Subtitles | أقرصي حلماتها لنرى اذا كانت ستتوقف عن الأبتسامة |
Şu yüze, şu gözlere, şu gülüşe bak. | Open Subtitles | انظر الى تلك العيون وتلك الأبتسامة. |
Ama insan sevdiği insanlarla beraber olunca, gülümsemeden edemiyor. | Open Subtitles | لكن عندما تفعلها مع أحبابك لن تستطيع مقاومة الأبتسامة |
Çünkü her zaman bana yandan gülümsemesini yapar. | Open Subtitles | لأنها دائما تعطيني الأبتسامة المثيرة الصغيرة |
Konuyu değiştirebilirsin. Ben bu gülüşü tanırım. | Open Subtitles | , تستطيعين تغيير الموضوع أنا أعرف هذه الأبتسامة |
Bir tilki kadar açıkgöz, bir porsuk kadar sert... ve bir köylü gülüşü gibi sahtekar. | Open Subtitles | انه ذكي كالثعلبِ قوي كالخنزيرِ البرّيِ مع تلك الأبتسامة الفاسدة |
Affedersiniz, hanımefendi. Şu harika gülüşü görebilir miyim? | Open Subtitles | المعذرة، آنستي دعيني نري تلك الأبتسامة الساحرة |
Hiçbirini beceremesen bile yüzündeki şu yapmacık gülüşü yok etmeyi dene! | Open Subtitles | حاول أن تمسح تلك الأبتسامة من على وجهك. |
Potty'nin, yüzünde bir gülümseme ile öldüğünü söylüyorlar. | Open Subtitles | أنهم يقولون أنه مات مع الأبتسامة على وجهه بوتي , أنا أقصد |
O güzel gülümseme, kayıp yapboz parçamdı. | Open Subtitles | هذه الأبتسامة الجميلة كانت قطعة الأحجية الناقصة. |
Hiç bu kadar tuhaf ve zorlama bir gülümseme görmedim. | Open Subtitles | مثل هذه الأبتسامة الغريبة و مصطنعة |
Marco'ya bak. Marco, nerede meleksi gülümsemen? | Open Subtitles | ماركو؛ أين الأبتسامة الملائكية لك؟ |
O büyüleyici gülümsemen duruyor mu hâlâ? | Open Subtitles | مازالت لديكَ تلكَ الأبتسامة القاتلة؟ |
O gülümsemeyi nerede olsa tanırım. | Open Subtitles | أنا أعرف هذه الأبتسامة على أى حال |
- Evet. gülümsemeyi unutma. Jüri gülümseyenlere bayılır. | Open Subtitles | -نعم لا تنسي أن تبتسمين الحكام يحبون الأبتسامة |
Tanrım, şu gülüşe bayılıyorum. | Open Subtitles | يا إلهي ، أحب تلك الأبتسامة |
Asık surat, gülümsemeden daha iyi bir şemsiyedir. | Open Subtitles | العبوس أفضل مظهراً من الأبتسامة |
Şarkının melodisi bana onun gülümsemesini saçlarının kokusunu, birlikte dans ederken dokunduğum tenini hatırlatıyordu. | Open Subtitles | اللحن رسم الأبتسامة على وجهها بأستمرار رائحة شعرها، لمسة جسدها ونحن نرقص. |