| Sonra da kendini feda eden 12 havari Ebedi selamete varmış. | Open Subtitles | ومن ثم أولئك الإثني عشر الذين ضحوا بأنفسهم. سيمنحون الخلاص الأبدي. |
| Tabii Ebedi uykunuzda rahat etmeniz için içine pamuk dolduracağız. | Open Subtitles | بالطبع, هذا سيكون مبطناً من أجل راحة اضافية بمهجعكٍ الأبدي |
| O benim müzikle uğraşmamı sağlayan Ebedi ilham perim. | Open Subtitles | إنها إلهامي الأبدي الذي يجعلني اكون موسيقياً |
| Evrenimiz daha büyük bir çoklu evrenin parçası olur, olağanüstü sonsuz genişleme hızı komşu bir evrenle karşılaşmamızı olanaksız kılar. | TED | وكوننا سيكون جزءًا من عدة أكوان أكبر منه وتواجد التضخم الأبدي الرائع فيها يجعل فرصة لقائنا بكون مجاور أمرًا مستحيلًا. |
| Portre utancının ağırlığını yüklenirken, kendisi sonsuz gençliğe sahip olacaktı. | Open Subtitles | لقد كان سيحظى بالشباب الأبدي بينما لوحته تحمل عبء عاره |
| Peşinden koşup, nefessizce ölümsüz aşkını ilan ettiğin. | Open Subtitles | أولئك الذين تركض لهم بدون جدوى حتى تعلن لهم حبك الأبدي |
| Ebedi kurtarıcı İsa Mesih'in hakiki ruhu içimizde yaşadığı için sevineceğiz. | Open Subtitles | نحن ذاهبون لنفرح أن في داخل كل منا يعيش روح حقيقية الوفاء الأبدي للمسيح, يسوع |
| Ebedi kurtuluş, dünyevi zevklerden daha iyidir, evlat. | Open Subtitles | الخلاص الأبدي أفضل من السعادة الدنيوية، يا فتى. |
| O kadar ki, sonunda dizlerimin üstüne çöküp Ebedi aşkım için yemin ettim. | Open Subtitles | إلى الحد .. الذي إنتهيت بالسقوط على ركبتيّ و أتعهد بحبها الأبدي. |
| Üç gün sonra, Ebedi uykuya dalacağım. | Open Subtitles | في ثلاثة أيام، أنا سأسقط في النوم الأبدي |
| Galiba hepimiz onların kaderlerini çizmelerinden ve Ebedi huzura kavuşmalarından etkilendik. | Open Subtitles | أعتقد أنه بتأثيرهم علينا جميعاً حققوا قدرهم وبلغوا السلام الأبدي |
| ezeli ve Ebedi rabbimiz tefilin taktığımız için sana şükürler olsun. | Open Subtitles | تبارك إلهنا الأبدي الذي أمرنا بالتعويذات. |
| Ancak her kim özgürlük adına ölürse, ruhu Kheb'e gidecek, sonsuz özgürlüğün mekanı. | Open Subtitles | لكن لكل الذي يموت بإسم الحرية روحك سترسل إلى خب مكان الحرية الأبدي |
| Kötülük sizi yakmış, ama bu sizi sonsuz ateşin sıcaklığından ve ışığından alıkoymasın. | Open Subtitles | لقد آذاكم الشر.. ولكن لا تسمحوا لهذا بإبعادكم عن دفء ونور الوهج الأبدي |
| Bırakın birçoklarının kanıyla temizleneyim, sonsuz güzelliğim korunsun, sana dua ediyorum." | Open Subtitles | دع دم الكثيرين المقدم مني يقدم الجمال الأبدي أنا أصلي لك |
| Eğer Yehova yerine arzuyu seçersen sonsuz ölümü seçmiş olursun. | Open Subtitles | لو اخترتِ رغبتك بدلاً عن الرب فقد اخترتِ الموت الأبدي |
| Bunu bana itiraf ettiğin için, sonsuz kurtuluşunu kimseye söylemeyeceğim. | Open Subtitles | ، وكما تعلم أنا أحمل إنقاذك الأبدي خلف شفاه مغلقة |
| Seni ve muritlerini sizi bekleyen sonsuz işkencelerin olduğu karanlığa sürdü. | Open Subtitles | فيطرحون بك الى الظلام الخارجي حيث الخراب الأبدي ينتظرك و محضرينك |
| Hiçbir şey cinayet gibi "ölümsüz aşk" diyemez. | Open Subtitles | لا شيء يعبّر عن الحب الأبدي كقتل فيدراليّ |
| Uyumak için Sonsuzluk kutusuna yattığından büyükannemin saçları da böyleydi. | Open Subtitles | جدتي كان شعرها مثلك، حين ذهبت للنوم في صندوقها الأبدي |
| Silahım var! EVİNE HOŞ GELDİN ...bir tür mantar da yemişsin, aklın ağır işliyor git Alice'e sor o bilir bence mantık ve kıyas safdışı kaldığında beyaz at meydan okuyacak ve kırmızı vezir... Benden önce babamın yaptığı gibi, Ebedî uykuyu seçiyorum. | Open Subtitles | لدى مسدس كما كان أبي أنا أختار النوم الأبدي |
| Tanrım sen ezeli ve ebedisin, ölçülemez büyüklüğün, bizi kutsayıp bedenimizi kontrol etmemizi sağladığın için şükürler olsun. | Open Subtitles | تبارك إلهنا الأبدي الذي قدّسنا. وأمرنا أن نغسل يدينا. |
| Bu yenilenen evlilik aşkınızı derinleştirsin ve bağlılığınızı sonsuza kadar kuvvetlendirsin. | Open Subtitles | نرجوا أن يعمق تجديد الالتزام حبكما لبعضكما البعض ويقوي ارتباطكما الأبدي |
| insanın, içsel ve dışsal dünya arasındaki köprüleri kurabilmesi için, daimi bir meditasyon haline girmesinin yolu olarak bu taş gömütler kullanılırdı. | Open Subtitles | حيث تم استخدام الدولمين للدخول في التأمل الأبدي باعتبارها وسيلة البشر لربط العالمين الداخلي والخارجي. |
| Yaşam boyu bağlılık, orta yaş bunalımı, kalp krizi geçirme ihtimali... | Open Subtitles | الإلتزام الأبدي إتجاهك نحو منتصف العمر التعرض لإزمة, و أشاء أخرى |
| Carl Sagan knows the universe is Eternal | Open Subtitles | كارل ساجان يعرف الكون الأبدي |