Afgan kırsal toplumunda her çeşit nefret ve düşmanlık doğmuştu. | Open Subtitles | ومن هنا بدأت كافة الأحقاد والصراعات في المجتمع القروي الأفغاني |
Eskiden dünyanın en kötüsü olan Afgan Halkı sağlık durumunu şu an hızla iyileştiriyorlar. | TED | إنهم يحسّنون من الحالة الصحية للشعب الأفغاني بسرعة فائقة، بعدما كانت الأسوأ في العالم. |
Muhteşem Hint Sirki. Bu Afgan mucizeler yaratıyor. | Open Subtitles | سيرك الهند المجيد هذا الأفغاني ، يفعل العجائب |
Afganistan tarihinin en gözde televizyon dizisi oldu. | TED | وهي تعتبر أكثر عرض تلفزيوني يحظى بالمتابعة في التاريخ الأفغاني. |
Oraya askeri operasyon düzenleyemeyiz. Kurtarma ekibi sizi Afganistan'dan alabilir. | Open Subtitles | فريق الإخراج يمكنه إلتقاطكم في الجانب الأفغاني. |
Tanrı bizi kobranın zehirinden kaplanın dişlerinden ve Afganlı'nın intikamından korusun. | Open Subtitles | إنها شيء كهذا نسأل الله أن يسلمنا من سم الكوبرا ومن أسنان النمر ومن ثأر الأفغاني |
Afgan kahramanı sabahtan beri gözleri bağlı bisiklet sürüyor. | Open Subtitles | هذا البطل الأفغاني على هذه الدراجة معصوب العين منذ هذا الصباح |
Bu Afgan iki gündür sürüyor. | Open Subtitles | إنه اليوم الثاني لهذا الأفغاني سائق الدراجة |
Bu Afgan Hindistan'da, bakışlarının sertliğiyle bir treni durdurdu. | Open Subtitles | هذا الأفغاني أوقف قطار في الهند بشراسة نظرته |
Şimdi de bu Afgan'ın bisiklet sürüşünün üçüncü günü. | Open Subtitles | والآن هذا هو اليوم الثالث للرجل الأفغاني راكب الدراجة |
Zengin insanlar bu Afgan'ı görmeye geldi. | Open Subtitles | جاء الناس الأغنياء لرؤيته لرؤية هذا الأفغاني |
Bu Afgan, bu biçimsiz bisikletle dünyayı dolaştı. | Open Subtitles | هذا الأفغاني طاف حول العالم على هذه الدراجة الخرقاء |
Al şunu, Afgan bölgesinde dolaştır da müşteriler etkilensin. | Open Subtitles | خذ هذا ووزعه في ربع الأفغاني لجذب الزبائن |
Bu gece, bu Afgan'ın muazzam başarısının altıncı gecesi. | Open Subtitles | إنها الليلة السادسة و هذا الأفغاني مازال يعمل بجد مدهش |
Eski zamanlarda, Afgan Kralından 500 askerini savaşa gönderilmesi istenmiş | Open Subtitles | كان من المفترض أن يرسل الملك الأفغاني 500 محارب إلى المعركة |
Yerel polis Kanadalılara Afgan esrarı mı satıyor? Alçaklar. | Open Subtitles | انتظر إذا , الشرطة المحلية تبيع الحشيش الأفغاني للكنديين ؟ |
Sen Afgan altınıyla uçmuş olan bir angutsun. | Open Subtitles | انت الغبي العالي مثل الطائرة الورقية في الذهب الأفغاني |
Kurtarma ekibi sizi Afganistan'dan alabilir. | Open Subtitles | فريق الإخراج يمكنه إلتقاطكم .في الجانب الأفغاني |
...ve şimdi Irak benzini ile Afganistan dizeliyle yıkanıyorsun. | Open Subtitles | و ها أنت تستحم بالوقود العراقي والغاز الأفغاني كل يوم |
Afganistan haklının durumuna üzülecek kadar anlayışlı biriydi. | Open Subtitles | كان متعاطفا جدا مع معاناة الشعب الأفغاني |
Yukarı baktım ve Afganlı çocuğu gördüm. Bu iş ona uygun değil. | Open Subtitles | نظرت للأعلى فكان هناك ذلك الفتى الأفغاني |
Shallah, ülkeye kaçak girebilmek için kartele Afgani eroin sağlıyor olabilir. | Open Subtitles | قد يكون " شلاح " يزود الشركة بالهيروين الأفغاني مقابل سماحية وصول لمنافذ تهريب |