"الإوز" - Traduction Arabe en Turc

    • kaz
        
    • kazlar
        
    • kazların
        
    • kazı
        
    • kazları
        
    • ördek
        
    Ciyaklayan bir kaz sürüsü bir mektup yazdı diye sorgulandığımızı mı söylüyorsunuz yani? Open Subtitles تقصد أن تخبرني بأنه يجري استجوابنا لأنه قطيع من تزمير الإوز كتب رسالة؟
    Sen ve şanslı kazların. Her zaman kaz görüyorsun! Open Subtitles أووه كنت دائماً محظوظة مع الإوز كنت دائماأ تنظرين إلى الإوز
    Her noelde, annem kaz burger için kaz alırdı. Open Subtitles كل عيد ميلاد ، كانت أمي تحضر لنا الإوز لشطائر الإوز
    Tüm kazlar arasından birbirlerini seçiyorlar ve ölüm onları ayırana kadar birlikte kalıyorlar. Open Subtitles يختاران بعضهما من بين جميع الإوز في العالم ويبقيان سوية حتى يفرقهما الموت
    - Yola çıkalı 1 5 dakika olmuştu ki bir Kanada kazı sürüsü motorlardan birine girdi. Open Subtitles بعد خمسة عشر دقيقه . طار سرب من الإوز الكندي و طار إلى أحد محركات الطائره
    Fakat yiyecek ve su ihtiyacı olan kazları orada başka bir mücadele bekler. Open Subtitles لكن الإوز التي تحتاج إلى طعام أو ماء تواجه أكثر من تحد هناك.
    Yeni bir yastık kaz tüyü hem de. Ya da televizyon. Open Subtitles سأجلب لك وسادة جديدة من ريش الإوز مثل وسادتي ، أو تلفزيوناً صغيراً
    Particilere söyle moda olması umurumda değil kaz ciğerinin üstüne pamuk helva koyulmayacak. Open Subtitles أخبري مخطط الحفل أني لا أهتم لو كان معروفا لكن لا تضعي حلوى القطن على الإوز حسنا
    Tahterevallinin ortasına otururdum ve hep ördek ile kaz arasındaki farkı rastgele bulurdum. Open Subtitles و جلست في منتصف الأرجوحة و لطالما وجدت التمييز في لعبة البط و الإوز صعب جداً
    Çayırda otlamaları gerekirken kaz ciğeri yiyorlar. Open Subtitles ولكن بدلا من يرعين العشب, يقضمن كبد الإوز.
    Karı tırnaklarıyla bir kaz avlayabilirdi. Open Subtitles فتلك المرأة يمكنها أن تصيد الإوز بأدة تنقيب التربة
    İçi yay ve kaz tüyü dolu bir dikdörtgene bu kadar para verilmez. Open Subtitles هذا مبلغ كثير لأنفقه على مستطيل مملوء بالنوابض وشعر الإوز
    - Usul usul kaz pişirecektim ama onu normal şekilde de pişirebilirim. Open Subtitles كنت سأطبخ الإوز على نارٍ هادئة لكن أعتقد أن بإمكاني طبخها على نارٍ عادية عظيم
    Tüm bunlar daha bir kaz makinesiyle Ay'a gidebileceği düşüncesi haricinde söylediği şeyler. TED ناهيكم عن فكرته -آلة الإوز البري- التي ستمكنه من الذهاب للقمر.
    "kaz sürüsü... " "... güneye doğru uçuyor. " Open Subtitles الإوز تصرخ وهي تعبر سماء الجنوب
    kaz. Yaban kazı avlıyorlardı. Open Subtitles إوزا، كانا يصطادان الإوز البري
    Fransada ise genç kazlar ilk uçuşu için hazırlanıyorlar. Open Subtitles صوت المزمار مرة اخرى في فرنسا, الإوز الصغار يستعدون لأول طيران.
    Tıpkı vahşi kazlar gibi anneleri yolu gösteriyor. Open Subtitles تماما مثل الإوز البرية, الأم تبين لهم الطريق.
    kazlar yılın bu zamanı tüy döküyorlar ve bu hava şartlarında sadece bir kaçının uçacak kadar güçlü olduğunu düşünüyor. Open Subtitles يفقد الإوز ريشه في هذا الوقت من العام, لذا يفكّر ان القليل منهم فقط القادر على الطيران بالقوّة كافية.
    Fakat kazların toplandığı yere kartallar da gelir. Open Subtitles ولكن حيث يتجمع الإوز, تتجمع النسور كذلك.
    Biliyor musun kazların "V" şekinde durmalarını düşünüyorum ve V demek W'nun yarısı oluyor. Open Subtitles أتعلمين كنت أفكر حول هذه "V" أشياء, وأعتقد أن "V" في الإوز هي نصف
    Sonra Kanada kazı sürüsü götünden bir güzel sikse. Open Subtitles ومن ثمّ أن يُغتصب من المؤخرة بواسطة سرب من الإوز الكندي
    kazları zamansız ölümlerinden mi kurtarıyorsunuz? Open Subtitles تنقذون الإوز من الوفاة المبكر؟
    Her boş anında alet edavatların olduğu ambara koşar küçük ördek yemlikleriyle ilgilenirdi. Open Subtitles كلّ ما يسنح له الوقت، كان في ذلك الكوخ مع قوالبه من الإوز

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus