"البحري" - Traduction Arabe en Turc

    • deniz
        
    • Donanma
        
    • Denizci
        
    • gemi
        
    • Amiral
        
    • denizcilik
        
    • Donanmanın
        
    • Marine
        
    • levrek
        
    • Kıdemli
        
    • Marinaya
        
    • Kordonda
        
    • Donanması
        
    Lord Nelson'ı tartışmasız bir şekilde Britanya'nın en büyük deniz kahramanı yapar. Open Subtitles اللّورد نيلسن أثبت نفسه بشكل واضح لكي يكون بطل بريطانيا الأعظم البحري.
    Doğru, olmayacaktı. deniz kuvvetleri dağılınca erzak için onlar kullanıldı. Open Subtitles عندما تفرق الأسطول البحري , ذهبنا نحن للبحث عن مؤونات
    Yaşamak için, deniz şakayıklarının dokunaçları arasında, ...oldukça zorlu bir yer seçmiş. Open Subtitles يبدو أنه انتقى مكاناً قاسياً للعيش به بين مجسّات شقائق النعمان البحري.
    Kayıp Astsubayımız, Donanma ilaç programından binlerce uyuşturucu ilaç yürütmüş. Open Subtitles ضابط مفقود سحب ألاف من المخدرات من برنامج الأدوية البحري
    Bugün ki brifing 1. Denizci Bölüğüyle ilgili. Open Subtitles وفي ملخص اليوم سنركز على القسم البحري الأول
    Bu deniz manzarası gezegenin en çok sayıdaki memelilerinden birine ev sahipliği yapıyor. Open Subtitles هذا المشهد البحري الجديد موطنٌ لأحد أكبر تعداد من الثديّات على وجه البسيطة
    Diğer savaş gazileriyle beraber gemiye binmemi istediler bir çeşit... deniz gösterisi için... Open Subtitles أنهم يريدونني أنضم لبعض المحاربين القدامي على السفينة أنه نوع من المشهد البحري.
    Bugünün özel deniz ürünleri yemeği, karides, patates kızartması ve bira. Open Subtitles طبق مميز من الطعام البحري والجمبري الكبير مع بطاطس مقلية وبيرة
    Ancak tabii bu su geçiti Gibraltar gibi bir yerdeyse veya bu örnekte Kızıl deniz'de, çok sayıda çok uzun kirişler inşa etmemiz gerekir, bu da harika olur, öyle değil mi? TED لكن بالطبع إذا كان هذا المعبر البحري في مكان ما مثل جبل طارق، أو في هذه الحالة، البحر الأحمر، سنقوم في الواقع ببناء بحور متعددة فائقة الطول، وهذا شيء مذهل، أليس كذلك؟
    Beş deniz, iki okyanus, dokuz liman boyunca seyahat ettik ve gemi taşımacılığı hakkında çok şey öğrendim. TED أبحرنا عبر خمسة بحار، محيطان و تسعة موانئ، و تعلمت الكثير عن النقل البحري.
    Küresel deniz taşımacılığı, bunun gibi bir Afrika teknolojisi olmadan varolamazdı. TED لن يكون الاقتصاد العالمي المعتمد على النقل البحري ممكناً من دون التكنولوجيا الأفريقية مثل هذه.
    Atmosferin içindeki deniz tuzu parçacıklarına olan etkilerine bakabiliriz. TED وآثار الأعاصير على جزيئات الملح البحري بالجو.
    Bin yıldan beri var olan buzullar ve deniz buzları, artık birkaç on yıl içerisinde yok oluyor. TED الأنهار الجليدية والجليد البحري التي كانت معنا منذ الآلاف السنين تختفي الآن في غضون عقود.
    Son birkaç senedir yazlarımı, Woods Hole, Massachusetts'teki deniz biyoloji laboratuvarında geçiriyorum. TED خلال السنوات الماضية، اعتدت أن أمضي عطلة الصيف في المختبر البيولوجي البحري في وودز هول، ماساتشوستس.
    Öncelikli sebebi sera gazları nedeniyle mevsimsel deniz buzu oranındaki düşüş. TED ويرجع ذلك أساسًا إلى انصهار الجليد البحري الموسمي، وهذه نتيجة مباشرة للغازات الدفيئة البشرية.
    İspanyol radar araç gereçleri ve İtalyan Donanma desteği de kullanıldı. Open Subtitles أصول الرادار الإسبانية و الدعم البحري الإيطالي كانوا يعملون معكم أيضاً
    Salı günü, Bethesda Donanma Hastanesinde üst rütbeli subayını öldürdüğünü düşünüyoruz. Open Subtitles نظن إنه قتل الضابط المشرف عليه بمشفى "باثيثدا" البحري يوم الثلاثاء
    Bu zavallı, Bethesda Donanma Hastanesi'nin yakınındaki bir çöpte 20 litrelik alkol fıçısının içinde bulunmuş. Open Subtitles هذا المسكين وجد في برميل مع 55 جالون من الكحول بجانب القمامة عند مستشفى بيسيدا البحري
    Hayır, bu komando sözü. Hay hay. O Denizci sözü. Open Subtitles هذا من الأسطول البحري لكنني أقدّر لك ذلك
    Ve ülkelerin karbon emisyonları listesine gemi taşımacılığı emisyonlarını koyarsanız, yaklaşık altıncı sırada gelir, Almanya'ya yakın bir yerde. TED و إذا وضعت انبعاثات النقل البحري على قائمة انبعاثات الكربون للدول، ستأتي تقريبا في المركز السادس، قريبا من ألمانيا.
    Şu an askeriyede yüzyıllardır olmasa da onlarca yıldır bir kasırga, bir tayfun veya stratejik bir değişim sizi vurmadan önce hazırlanabilmek için gereken zamanı biliyoruz. Amiral Nimitz tam olarak buradaydı TED الآن، في ما يتعلق بالعسكري، عرفنا لعقود إن لم يكن قرون، أن الوقت للاستعداد، إذا ما كان لإعصار أو لتغييرات استراتيجية، يكون ذلك قبل تعرضك لها، وقد كان العميد البحري نيميتز محقًا.
    Yüzeye çıktığınız an denizcilik kanunlarına göre tutuklayacaklar sizi. Open Subtitles لحظة وصولكم للسطح, سيقومون باعتقالكم طبقا للقانون البحري.
    Donanmanın görüntü laboratuarına gönderdim. Umarım yarın alırım. Open Subtitles أرسلته إلى المختبر البحري للصور أتمنى أن أحصل عليهم غداً
    Tony DeCarlo üzerine görünüyor, 1 14 CromwellSokağı, Marine Parkı. Open Subtitles انا آتي 114 شارع كروال المنتزه البحري
    # Baloncuklar üfleyerek levrek yavruları bandosu ile # Open Subtitles الفقاعات جميلة مع فرقة الاطفل والسمك البحري
    Hayır, karım orduda. Kıdemli Başçavuş. Open Subtitles كلا, زوجتي كذلك إنها رقيبة بالفيلق البحري
    Aman Tanrım! Hemen Marinaya ekip yollamalıyız. Open Subtitles يجب أن نرسل رسالةً للرصيف البحري فوراً
    Kordonda bulunduğun zamanı ve tarihi yazmanı istiyoruz. Open Subtitles نريد الوقت واليوم الذي كنت به في الممشى البحري
    Amerikan Donanması okyanusun dibinde uzaylılara ait yaşam formu buldu. Open Subtitles الجيش البحري الأمريكي اكتشفوا وجود حياة فضائية في قعر المحيط

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus