"التأكد بأن" - Traduction Arabe en Turc

    • emin olmak
        
    • olduğundan emin
        
    • emin olmamız
        
    • yolunda olduğundan
        
    Yukarıdaki birisi işini bitirdiğinden emin olmak istemiş gibi görünüyor. Open Subtitles كأن شخصاً ما هناك أراد التأكد بأن العمل قد إنتهي
    -Kapıyı kilitlemeden önce herkesin güvenle evde olduğundan emin olmak isterim efendim. Open Subtitles دائماً ما أود التأكد بأن الجميع عاد للمنزل بسلام قبل إغلاق الباب
    Ben sadece, onun ihtiyaç duyduğu her şeye sahip olup olmadığından emin olmak istemiştim. Open Subtitles انا فقط اعتقدت ، انا فقط اردت التأكد بأن عنده كل شيء يحتاجه
    Ya burada kalır, her şeyin güvenli olduğundan emin oluruz ya da yolun üstünde gölün yakınında bir balıkçı kulübesi var. Open Subtitles نحنُ يمكن أن نبقى هنّا، و التأكد بأن الوضع آمن. أو أن نذهب الي سقيفة لصيد السمك على الطريق، بجانب البحيرة.
    Çocuklar, bu insanların gerçeğin farkına vardıklarından emin olmamız lazım. Open Subtitles علينا التأكد بأن هؤلاء الناس يدركون الحقيقة
    Evet. Sadece her şeyin yolunda olduğundan emin olmak istedim. Open Subtitles نعم, فقط احببتث التأكد بأن كل شيء على مايرام
    Peki, ben ve karımın bundan sorumlu tutulmadığımızdan emin olmak istiyorum. Open Subtitles أجل، حسناً، بأي حال، أردتُ فقط التأكد بأن زوجتي وأنا لسنا مسؤولون
    Ailenin, ölen kişinin bu dünyayla ilişkisinin tamamen kesilmesinden ve diğer dünyaya gönderilmesinden emin olmak gibi bir zorunlulukları vardı. Open Subtitles ..العائله عليها إلتزامات لكي يتم التأكد بأن الميت قد إنفصل عن هذا العالم وبعث إلى العالم الأخر
    İyi olduğundan emin olmak istedim. Open Subtitles أردت التأكد بأن كل الأمور التي تمرّ بها مُطمئنة
    Harika, işlerin garip olmadığından emin olmak istedim. Open Subtitles لقد أردت التأكد بأن الأمور لن تكون غريبة بيننا
    Sadece bahsedecek faydalı birşeyler bulacağımdan emin olmak istiyorum. Open Subtitles وإنما أريد التأكد بأن لدي شيء جدير بالتحدث عنه.
    En azından bir silah bulabileceğimden emin olmak istiyorum. Open Subtitles أريد التأكد بأن سأجـد ســلاحـاً واحـداً على الأقــل
    Dedektif Corcoran, onun emin ellere teslim edildiğine emin olmak istiyor. Open Subtitles المحقق كوركوران أراد التأكد بأن الفتاة كانت في أيدي أمينة
    Bu malzemelerin masumlara zarar vermediğinden emin olmak için çok uğraştık. Open Subtitles لقد حاولنا التأكد بأن هذه الصفقة لن تسبب أذى للأبرياء
    Sadece su üstünde kaldıklarından emin olmamız lazım. Open Subtitles علينا فقط التأكد بأن نبقى عائمين
    Ama ilk önce evdeki işlerin yolunda olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles -ادري، فقط أود التأكد بأن الأمور بخير في الديار أولًا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus