Kızkardeşlerimiz bu deney için hayatlarını tehlikeye attı. Fayda görmüyor musun? | Open Subtitles | أخواتنا يخاطرون بحياتهم لإنجاح التجربه ألا ترين أنه أفضل لو نجح |
deney, bölgesel güç tedarikçisinin jeneratörlerinde yangına ve tahribata sebep olmuştu. | Open Subtitles | التجربه اشعلت النار في مولد الكهرباء الموجود في المدينه |
Sanal bir deneyim ya da bir hayal bile olsa; eşzamanlı gerçeklik ve hayal. | Open Subtitles | حتى التجربه الزائفه او تزامن الحلم حقيقه وخيال |
Bana göre son saldırı gözönünde bulundurulduğunda elde ettiğimiz tecrübe paha biçilemezdi. | Open Subtitles | وأعتقد أن التجربه كانت ثمينه بقدر ما كانت عملية الأنزال النهائيه |
Kukular beni deneye motive etti. | Open Subtitles | النساء, لهذا إنضممت لهذه التجربه |
Arkadaşımın tüm bu deneyi dansla açıklayabildiğini tasavvur ettiğimi hatırlıyorum. | TED | انا اتذكر اني فكرت، صديقي كان بإمكانه ان يشرح التجربه بكاملها من خلال الرقص. |
Ama temel bir şeyin deneyimi o ilkel şeyi uyandırabilir. | Open Subtitles | لكن التجربه لشيء بدائي يمكن أن توقظ ذالك الشيء البدائي |
Eğer en ufak bir şiddet bile gösterilirse deney o anda iptal edilir. | Open Subtitles | إذا كان هناك اي نوع من العنف التجربه سيتم إنهائها لحظياً |
Eğer bunu yapmazsanız, şuradaki kırmızı ışık yanar deney iptal edilir ve siz de paranızı alamazsınız. | Open Subtitles | لو فشلت في ذلك سيضئ النور الأحمر وتنتهي التجربه ولن تتقاضى المال |
Beyler, beyler. Birileri yaralanırsa deney sona erer. | Open Subtitles | انظروا, يارفاق, يارفاق لو تعرض أحد للأذى ستنتهي التجربه |
Sen güzelce uyu, deney tamamlandıktan sonra, $35 dolar alacaksın. | Open Subtitles | فقط إذهب إلى النوم و عند إكمال التجربه ستتلقى شيك ب 35 دولار |
Bu deney, senin için bu kadar önemli mi? | Open Subtitles | هل هذه التجربه بهذه الأهميه لك ؟ |
Benim açımdan bu deneyim, hayatım boyunca yaşadığım en yoğun ve özgür deneyimlerden biriydi. | Open Subtitles | بالنسبه لي , هذهِ التجربه كانت الأروع واكتساب الخبره في حياتي |
Ben senin gerçekte zihinsel sindirim güçlüğünün ızdarap olmaksızın bundan deneyim kazanıp yemen için gönderdim. | Open Subtitles | لهذا ارسلتك لتأكلي لاجلي وهكذا احصل على التجربه بدون معاناه من عسر الهضم |
Benim açımdan bu deneyim, hayatım boyunca yaşadığım en yoğun ve özgür deneyimlerden biriydi. | Open Subtitles | بالنسبه لي , هذهِ التجربه كانت الأروع واكتساب الخبره في حياتي |
Bu tecrübe bizi canlı kılar. | Open Subtitles | لماذا؟ لأن التجربه تجعلنا نشعر بأننا أحياء تماما |
Olamaz! Bu tecrübe hakkında biraz kaygılıydım Bob, ama şu an çok iyi hissediyorum. | Open Subtitles | هل تعلم أنني كنت خائف قليلا من هذه التجربه يا بوب .. |
Peki siz bu deneye neden katıldınız Bay Chase? | Open Subtitles | اذاً, لما إنضممت لهذه التجربه, سيد(تشيس)؟ |
Şu deneyi yürüten doktoru araştırmamızı istiyor. | Open Subtitles | انه يريدنا أن نقوم بالنظر فى أمر الطبيبه التى تقوم باجراء التجربه |
Bu onun üniversite deneyimi. Bu zamanlarını sevgiyle hatırlasın istiyorum. | Open Subtitles | هذه التجربه لها في الكلية , وأريدها أن تتذكرها بفخر. |
Yani yapmam gereken şey, deneme? | Open Subtitles | لذا كل ما يجب علي محاوله فعله هو التجربه |
İçimizden birisi bile seçmelere gitmeseydi her şey çok farklı olabilirdi. | Open Subtitles | لو شخصً واحدا منا فقط لم يأتي الى التجربه , اذن |
Erkek basitçe her nerede isterse onu kazığa oturtur ve deneyimden sonra hayatta kalmak için yeterince şansı varsa çoğalması mümkün olabilir. | Open Subtitles | الذكر يخترقها ببساطه حيثما يريد وإذا كانت محظوظه بما فيه الكفايه ونجت من هذه التجربه ربما تتكاثر |
Bu küçük alıştırmanın maksadı tam olarak ne olduyor? | Open Subtitles | عمل مبدأ في هذه التجربه ماذا بالضبط ؟ |