OMOC'un pek paylaşmak istemediği bir nitelik. | Open Subtitles | انها النوعية التي لا يريد اوماك التشارك بها |
Evet, bunu dünyayla paylaşmak utanç verici. | Open Subtitles | نعم, إنه لمن المحرج التشارك في هذا العالم |
Birisi öldüğü zaman, herkes hikâyesini ve fotoğraflarını paylaşmak ister. | Open Subtitles | تعرفين ،عندما يموت شخص ما يريد الجميع التشارك في الروايات والصور |
Bak, hepimizin bildiği bir şeyler var, ve bildiklerimizi paylaşmak zorundayız.. ..yoksa her şey parça parça kalır. | Open Subtitles | انظري، كلنا نعرف أجزاءاً من الحقيقة وعلينا التشارك بما نعرفه وإلا سيتفكك هذا برمته |
Fakat paylaşmak ahlaken yanlış değildir, aksine ahlaki bir buyruktur. | Open Subtitles | إنّ التشارك ليس غير أخلاقي! — بل هو واجب أخلاقي" |
Ben de. Geri kalan hayatımızı paylaşmak üzereyiz. | Open Subtitles | نعم، انا آسف ايضاً نحن على وشك التشارك |
Kurumlar veriyi paylaşmayı reddettiğinde - enerjisini, zamanını, kanını ve hatta gözyaşını veren insanlardan gelen verileri - durup şunu sormamız gerekiyor: ''paylaşmak mümkünken, paylaşmamak nasıl doğru olabilir?'' | TED | عندما أصبنا بالإحباط من أن تلك المجتمعات لن تتبادل البينات بيانات تأتي من أشخاص منحوا طاقاتهم و وقتهم ودمائهم و حتى دموعهم ! نحتاج أن نتوقف و نتسائل هل فعلا يمكننا التشارك لكننا لانفعل! |
Yol masraflarını birileriyle paylaşmak benim fikrimdi. | Open Subtitles | التشارك فى الرحلة كان فكرتى |
Ama bütün bu eylemler karanlıkta, yeraltında gizlenerek ilerliyordu.Hırsızlık veya korsanlık denildi, sanki bir bilgi hazinesini paylaşmak bir gemiyi soyup mürettebatı öldürmek ile ahlaken eşdeğermiş gibi. | Open Subtitles | "إلا أن كلّ ذلك النشاط يحدث في الخفاء، مختبئا تحت الأرض" "لذا فهو يسمى سرقة أو قرصنة، و كأنَّ التشارك في ثروة المعرفة مساوٍ أخلاقيا لنهب سفينة و قتل طاقمها" |