Bu, gerçekdışı bir benzetme mi, yoksa bundan çıkartabileceğimiz bir ders var mı? | TED | والآن ، هل هذا نوع من التشبيه الخيالي، أم أننا بالفعل يمكن أن نتعلم شيئاً من هذا؟ |
Bir benzetme, karşılaştırma yaptığını kabul eden bir metafordur. | TED | فأسلوب التشبيه هو شكلٌ من أشكال الصور المستعارة و الذي يقوم على المقارنات، |
benzetme, bir odadaki insanların Higgs parçacıkları olması şeklinde. | TED | التشبيه هو ان هؤلاء الناس فى غرفة هم جسيمات هيجز. |
Bu metafor kafamda -- anagnorisis ve peripeteia çenemde. (Kahkahalar) Fakat söylemeliyim müthiş bir alet. | TED | وهذا التشبيه في رأسي -- حصلت anagnorisis وperipetia على ذقني. ضحك يجب أن أقول لكم، أن هذا الجهاز عظيم. |
- Mecazını anlamadım. | Open Subtitles | -لا أفهم التشبيه |
Bu performansı için onun metaforu nedir? | TED | أنتم تعلمون ماهو التشبيه له للحصول على أداء |
Bu, analojide kötü olduğum için baykuşları suçlamam gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا كما لو قمت بلوم البوم على كوني سيئة في التشبيه |
Bu Benzetmeye ilk başladığım zaman, sonunun nereye varacağını düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أكن اعلم كيف كنت سأنهي هذا التشبيه عندما بدأت |
Sapıkça benzetmede kullandığınız etnik terimler için teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً، شكراً لأجل التميز عرقي هذا التشبيه قذر |
Artık doğru dürüst benzetme bile yapamıyorum. | Open Subtitles | يا إلهي لا أستطيع التشبيه بشكل صحيح بعد الآن |
Bu benzetme bize nasıl yardımcı olacak? | Open Subtitles | وفي أي نقاش يفترض بهذا التشبيه أن يساعدنا؟ |
Burada kullanmayı sevdiğim bir benzetme, bir bowling maçı gibi. | Open Subtitles | التشبيه الذي أحب ان استعمله مشابه لمباراة البولينغ |
Bu benzetme hiç kimsenin hoşuna gitmiyor. | Open Subtitles | لا يبدو أنّ أحداً سبق و أن أعجبه هذا التشبيه |
Bu benzetme , gerçekten çalışıyor değil mi? | Open Subtitles | هذا التشبيه الجزئي لا يجدي نفعاً, أليس كذلك؟ |
(Kahkahalar) "Bu hasta metafor ne şimdi?" diyorum. | TED | ضحك وقلت: "ما هو هذا التشبيه المركب؟ |
- Mecazını anlamadım. | Open Subtitles | -لا أفهم التشبيه |
New Jersey'de Christine Hyde adında bir seks terapisti var, danışanları ile kullandığı şu muhteşem metaforu bana öğretti. | TED | توجد مُعالِجة جنسية في نيو جيرسي تُدعى "كريستين هايد"، وهي التي علَّمَتني ذلك التشبيه العظيم الذي تستخدمه مع مَرضاها. |
Sarkık suratlı bir akbaba, kızıl boyunlu bir devekuşu olabilir. Her halükarda, analojide, ikisinin de tüyleri dökülüyor. | Open Subtitles | عُقاب نوبي أو نعامة ذو عنق أحمر، أيّاً كان، فريشه يتساقط حسب التشبيه. |
Benzetmeye gerek yok. Evet. | Open Subtitles | ناهيك عن التشبيه. |
Bu korkunç benzetmede evet, öyle. | Open Subtitles | بهذا التشبيه الوحشي, أجل, إنه هو |