Ne dediğimi etrafındakilerin anlayamayacağı şekilde Seninle iletişim kurmaya teşebbüs ediyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول التواصل معك دون أن يفهمني أولئك الذين من حولك |
Annemin Seninle iletişim sorunları olmasının bir sebebi olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | علمت أن أمي كانت مشكلة في التواصل معك لسبب ما. |
Açıp kapatma işlemini sadece Seninle iletişim kurmak için yapacağız. | Open Subtitles | الشىء الوحيد الذى يمكننا غلقه وفتحه هى المقدره على التواصل معك |
Yıllarca sana ulaşmaya çalıştı değil mi? | Open Subtitles | لقد حاول التواصل معك عبر السنين, أليس كذلك؟ |
Ama dinle, eğer sana ulaşmaya çalışırsa ona güvenme, olur mu? | Open Subtitles | لاكن اسمع إذا حاول التواصل معك لا تثق به,حسناً؟ |
Aslında Sizinle temasa geçmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | في الواقع لقد كنت أحاول التواصل معك |
Eğer Kalinda Sizinle temasa geçerse | Open Subtitles | وإذا حاولت (كاليندا) التواصل معك, يمكنك |
Sana ulaşabileceğim bir telefon numarası bırak. | Open Subtitles | أترك رقماً لأتمكن من التواصل معك |
Hiç Tanrı'nın Seninle iletişim kurmaya çalıştığını düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرت قط أنه ربما يكون الرّب من يحاول التواصل معك ؟ |
Şu an suskun durumda. Seninle iletişim kuramıyor. | Open Subtitles | إنّه أخرس لا يستطيع التواصل معك |
Seninle iletişim halinde olamayız o zaman. | Open Subtitles | لن يمكننا التواصل معك. |
Maria, lütfen... Sadece Seninle iletişim kurmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | (ماريا)، إياك حاولت التواصل معك فحسب |
Paul, seni üzdüğümü biliyorum ve üzgünüm ama sana ulaşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | بول أعرف أني جرحتك أنا أسفة و لكن انا أحاول التواصل معك الأن |
Lisbon, selam. Biri sana ulaşmaya çalışıyor. | Open Subtitles | ليزبن احدهما يحاول التواصل معك |
sana ulaşmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | أحاول فقط التواصل معك مجدداً |
sana ulaşmaya çalıştık. | Open Subtitles | كنا نحاول التواصل معك |