Çünkü çalıştığı tütün şirketiyle bir gizlilik anlaşması imzalamak zorunda kaldı. | Open Subtitles | لأنه كان عليه أن يوقع اتفاقية سرية مع شركة التبغ التي كان يعمل بها |
Gerçek şu ki, adını ve çalıştığı şirketin adını yayınlamaya bile iznimiz yok ve tabi size yüzünü de gösteremeyiz. | Open Subtitles | وفي الحقيقة أنه غير مسموح لنا أن نذكر اسمه أو اسم الشركة التي كان يعمل فيها وبالطبع لايمكننا أن نظهر وجهه |
Üzerinde çalıştığı büyük davayla ilgili olan bir şey? | Open Subtitles | إنها بشأن القضية الكبيرة التي كان يعمل عليها |
Büyük Bunalım sırasında çalıştığı doklardaki ağır makinaları daha sonra satın aldı ve işletti. | Open Subtitles | لاحقاً إمتلك وعمل بالأجهزة الثقيلة بنفس المراسي التي كان يعمل بها أثناء الكساد الأعظم |
Büyük Bunalım sırasında çalıştığı doklardaki ağır makinaları daha sonra satın aldı ve işletti. | Open Subtitles | لاحقاً إمتلك وعمل بالأجهزة الثقيلة بنفس المراسي التي كان يعمل بها أثناء الكساد الأعظم |
Üzerinde çalıştığı deneyleri hatırlıyormusun? | Open Subtitles | هل تتذكر كل الأبحاث التي كان يعمل عليها؟ |
Babam yönetimde,beraber çalıştığı insanların hala bulunduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قال أبي أنه لا يزال هناك أشخاص في الإدارة التي كان يعمل بها |
Kayıp polisin ikinci iş olarak çalıştığı şirket. | Open Subtitles | نفس الشركة التي كان يعمل لديها الشرطي المفقود |
O deminki kutu babamın eskiden çalıştığı kâğıt fabrikasındaki kutulara benziyor. | Open Subtitles | هذا الصندوق بالداخل يبدو كثيراً كصناديق شركة الأوراق التي كان يعمل لديها أبي |
Sana bir şey diyeyim, benim babam çok iyi bir adamdı ve çok da iyi bir polisti. Öldürülmesinden önce üzerinde çalıştığı dava her neyse onun ne olduğunu bulacağım. | Open Subtitles | دعني أخبرك، أبي كان رجلاً خيراً، وشرطياً عظيماً و مهما تكن تلك القضية التي كان يعمل عليّها قبيل أن يقتل، |
Kardeşim birlikte çalıştığı polisin ihanetine uğradı. | Open Subtitles | تمت خيانة شقيقي من طرف الشرطة التي كان يعمل لحسابها. |
çalıştığı şirket kısa yollara sapıp insanların hayatını riske atmaya başlayınca patronuna gitti. | Open Subtitles | حينما الشركة التي كان يعمل بها بدأت ب القيام باقتطاعات و وضع الناس في خطر ذهب الى مديره |
çalıştığı şirketteki radyasyondan kaynaklandı ama bunu kanıtlayamadım. | Open Subtitles | لقد حصل عليه بكل تأكيد من الإشعاع من الشركة التي كان يعمل بها و رغم ذلك لا أستطيع اثبات ذلك |
Babanın üzerinde çalıştığı bile olsa, bir vakayı çözmek, onu geri getirmez, bilesin. | Open Subtitles | حل القضية , حتى وإن كانت القضية التي كان يعمل عليها لن تجعله يعود , أنت تعلم ذلك |
Ateş almaları, yıldırımın Walter'ın üzerinde çalıştığı açık devreyi vurduğunu kanıtlıyor. | Open Subtitles | في الحقيقة أنهم إشتغلوا برهان ضرب الصاعقة للدارات الكهربائية المفتوحة التي كان يعمل عليها والتر |
çalıştığı zamanlarda aslında oldukça mutluymuş. | TED | الآن في اللحظة التي كان يعمل بها ، كان فعلاً في قمّة السعادة . |
Üzerinde çalıştığı hiper-alaşım elimizdeki teknolojilerden çok daha ileri gerilme kuvveti sergiledi. | Open Subtitles | السبيكة المعدنيّة المخلّطة التي كان يعمل عليها... أظهرت صلادة فائقة تتعدّى بكثير علومنا التقنية الحاليّة |
çalıştığı şirketin adı ya da telefon numarası var mı? | Open Subtitles | أو رقم الشركة التي كان يعمل لديها ؟ |
Borchert'ın filmde çalıştığı makine buydu. | Open Subtitles | تلك هي الألة التي كان يعمل عليها "بورتشيت" في الفلم |
Eddie'nin çalıştığı oyun salonundaki bir çocuktan. | Open Subtitles | فتى من صالة الألعاب التي كان يعمل بها (إدي) |