"الثاني من" - Traduction Arabe en Turc

    • ikinci
        
    Ve yarışmanın ikinci bölümüne geçtim, sonra üçüncü, sonra dördüncü... TED وكنت في الدور الثاني من المنافسة ، ثم الثالث والرابع.
    Masamın sağındaki ikinci çekmeceyi açıyorum, bir revolver (tabanca) çıkarıyorum, kurşun dolduruyorum, Open Subtitles أفتح الدرج الثاني من يمين المكتب و أخرج المسدس و أعبئه بالذخيرة
    Bugün diğer bir ikinci derece hava kirliliği uyarısı var. Open Subtitles اليوم هو يوم آخَر من المستوى الثاني من إنذار التلوث
    Umarım ikinci cips paketi sana küçük bir ödül olur. Open Subtitles ارجو بان الكيس الثاني من رقائق البطاطا هو مكافئة بسيطة
    Pişmanlığın ikinci karakteristik bileşeni bir tür yabancılaşma duygusu. TED والعنصر الثاني من شعور الندم هو شعور بالإرتباك والحيرة.
    Tahmin edebileceğiniz gibi, tüm dünya evrensel bir kanunla işliyor: entropi, termodinamiğin ikinci kanunu. TED وكما تعلمون الكون بأكمله يسير تبعاً لقانون عالمي الانتروبيا .. وتحديدا القانون الثاني من الترموديناميك
    Şiddete hayır: Ramy Essam devrimin ikinci gününde Tahrir'e geldi ve gitarıyla oturup, şarkı söyledi. TED لا للعنف: رامي عصام من ساحة التحرير في اليوم الثاني من الثورة، وقد جلس هناك بغيتاره، يغني.
    Bir düşünün: 2013'te, milenyumun ikinci 10 yılında, eğer bir kanser teşhisi ile ilgili endişeleriniz varsa doktorunuza gidersiniz, kemik taramaları biyopsiler ve kan testleri yaptırırsınız. TED تخيلوا ذلك : في عام ٢٠١٣ العقد الثاني من الألفية وقد ساورك الشك بشأن الإصابة بالسرطان فذهبت للطبيب ، وأجريت مسحا للعظام وتحليلا للخلايا، واختباراً للدم
    Birçok "kendin yap" işi 20. yüzyılın ikinci yarısında kayboldu. TED الكثير من ممارسات اصلاح الأمور بأنفسنا قد تلاشت في النصف الثاني من القرن العشرين.
    Bu bizi roket metaforunun ikinci bölümüne getiriyor: yönlendirme. TED هذا يأخذنا إلى الجزء الثاني من خطتنا الصاروخية: التوجيه.
    Bu durumlar, çoğunlukla hayatın ikinci on yılına kadar kendilerini belli etmiyorlar. TED تلك الحالات لا تحدد نفسها حتى العقد الثاني من الحياة
    Şimdi, hikayemin ikinci kısmına geçmek istiyorum, bu ise : bizler tıkanıklık fiyatlaması uygulamasını yapmaya ne zaman başlayacağız? Yol fiyatlandırması geliyor. TED الآن أريد التحرك للجزء الثاني من قصتي، الذي هو، متى سنبدأ العمل بتسعيرة الإزدحام؟ تسعيرة الطريق قادمة.
    60'ların ikinci yarısında, mimarlık okumak için Rhode Island Tasarım Okuluna gittim TED حسنا لقد درست بكلية التصميم المعماري في جزيرة رودس في النصف الثاني من الستينات.
    Böyle bu bizi egzersizimizin ikinci kısmına getiriyor, nasıl tost yapıldığına; fakat bu defa yapışkan notlar veya kartlarla. TED هذا يحيلنا إلى القسم الثاني من التمرين المتمثل بكيفية تحميص الخبز، لكن الآن بواسطة الملاحظات اللاصقة أو البطاقات.
    Bir film düzeneği olduğunu düşünmeyin diye gerçek bir fotoğraf göstereyim. Bu, laboratuvarda ikinci nesil Starshade sınama ortamı. TED أنتم فقط تعتقدون أنها ليست على شاكلة الأفلام هذه صورة حقيقية للجيل الثاني من ظل النجم في نشر تجريبي في المختبر
    Hatta daha da ilginç şekilde, çalışmanın ikinci kısmı, öğrenmede öğretmenlerin etkisinin ne olduğunu inceledi. TED أكثر من ذلك إثارة للإهتمام، الجزء الثاني من هذه الدراسة التحققية و يتعلق بتأثير المعلم على العملية التدريسية.
    Sıkça yüzleştiğimiz ikinci belirsizlik etkileşimlerimizde şeffaflığın olmaması. TED النوع الثاني من الشك الذي نواجهه كثيرًا هو عدم توفر الشفافية في تعاملاتنا.
    Çünkü bu da doğrulama yanlılığının ikinci örneğidir. TED لأن هذا هو المثال الثاني من الإنحياز التأكيدي
    Ki bu da bizi ikinci dersimize getiriyor: Egonuzu feda edin ve üstünlük kompleksinden vazgeçin. TED وهو ما يقودنا للدرس الثاني من المسلسلات: التضحية بذاتك وترك عقدة التفوق
    Ben yedi kardeşin ikinci büyüğüyüm ve bir anne tarafından devlet yardımıyla New York, Queens'de yetiştirildim. TED أنا الثاني من بين سبعة أخوة، ربتني أمي بمفردها بمعونة حكومية في مدينة كوينز، نيويورك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus