Kırmızı köşede, ağırlığı tam tamına 1 36,7 kilo olan, altın madalya sahibi ve hiç yenilmemiş dünya amatör boks şampiyonu | Open Subtitles | فى الزاوية الحمراء يزن 261 باوند الحاصل على اوسمة ذهبية وغير مهزوم بطل العالم للهواة |
5 kez şampiyon olarak efsane olan grubu takdim edeyim.. | Open Subtitles | والآن، دعوني أقدم لكم الفريق الحاصل على البطولة 5 مرات... |
Stresin kalp krizine yol açması mümkün, özellikle de uyuşturucu geçmişi olan birinde. | Open Subtitles | من المحتمل ان التوتر الحاصل قد يسبب نوبة قلبية خاصة لدى شخص لديه تاريخ من التعاطي |
Stresin kalp krizine yol açması mümkün, özellikle de uyuşturucu geçmişi olan birinde. | Open Subtitles | من المحتمل ان التوتر الحاصل قد يسبب نوبة قلبية خاصة لدى شخص لديه تاريخ من التعاطي |
Belki de üniversite diploması olan bir porno yıldızı istiyorlardır. | Open Subtitles | ربما يحتاجون الننجم الأباحي الوحيد الحاصل على دبلوم |
Ama bunu ortaya çıkardığımızda, aslında tamamen farklı olan Web 2.0 dediğimiz şeyi bulduk. | TED | ولكن بعد التطور الحاصل وظهور الـ Web 2.0، فالأمور تبدوا مختلفة تماما، |
Ne yazık ki, ileri kanıtlar olmadan, Brian Vogler'ın sözleri, olan hasarı düzeltmeye yetmeyecektir. | Open Subtitles | للأسف , بدون المزيد من الأدلة كلمات " براين فولجر " لوحده لن تكون كافية لعكس الضرر الحاصل للشركة |
Batı Hollywood'da olan şu berbat olay. | Open Subtitles | هذا الشيء الفظيع الحاصل غرب هوليوود ؟ |
Son 5 yıldır şampiyon olan grubu tanıtmama izin verin! Pekala. | Open Subtitles | والآن, دعوني أقدم لكم الفريق الحاصل على البطولة 5 مرات... |
Marlene Smith'e uygulanan şiddet hassastan aşırıya gitmiş, bu da klasik psikopat özellikleri olan birini gösteriyor, çabucak öfkelenip çabucak toparlanabiliyor. | Open Subtitles | العنف الحاصل ضد مارلين سميث تحول من الدقة الى الحماس مما يشير الى شخص لديه حالات تقليدية من النوبات النفسية سريع الغضب وسريع التماسك |
Dört kurbanda da ciddi göğüs baskısı göstergesi olan kırık kaburgalar ve göğüs kafesi hasarı var, ama harici travma izi yok. | Open Subtitles | في الضحايا الاربعة كلهم الدلائل على الضلوع المكسورة و الضرر الحاصل لعظم القص يدل على الضغط الكبير الصدر ومع ذلك لا يوجد دليل على الضرر خارجيا |
Turner Sanat ödülü kazanmış olan Carlton Bloom, bir yıl önce bugün cüretkâr kaçırma planıyla, Başbakanı bu uygunsuz eylem için mecbur bırakmıştı. | Open Subtitles | منذ عام قام الفنان الحاصل علي جائزة ترنر 'كارلتون بلوم, ' بإكراه رئيس الوزراء في ارتكاب فعل منافي للأخلاق . |
En az mutlu olan kimdir sizce... | Open Subtitles | من في رأيكم يكون الأقل سعادة الحاصل على الذهبية... |
Aaron Mayford 28 Mayıs'ta Axehampton bölgesinde işlenmiş olan cinsel saldırı suçuyla bağlantılı olmaktan dolayı sizi tutukluyorum. | Open Subtitles | ( آرون مايفورد ) , أنا أعتقلك بسبب صلتك بواقعة الإعتداء الجنسي الحاصل في الثامن عشر من مايو في منظقة ( اكسهامبتون ) |
Şirket, ilginç bir örnek başlığı olan Aniboom'u yarattı. Klasik bir TV animasyonunun dakika başına maliyetinin, 80.000 - 100.000 dolar arasında olduğu söyleniyor. | TED | ب.هـ. : الشركة التي انتجت هذا المسلسل (Anibom) مثال مهم على التوجه الحاصل ، فإذا كان المسلسل الكرتوني في التلفزيون التقليدي قد يكلف ولنقل، مابين الـ 10,000 والـ 80,000 دولار في الدقيقة. |
olan bu işte. | Open Subtitles | هذا هو الحاصل |