"الحقيقة هي أننا" - Traduction Arabe en Turc

    • Gerçek şu ki
        
    • İşin aslı
        
    Gerçek şu ki, çok benziyoruz. Yani doğal olarak o da mükemmel. Open Subtitles الحقيقة هي أننا نتشابه كثيراً لذا من الطبيعي بأن أعتقد انها مثالية
    Gerçek şu ki Afrika'da inanç temelli örgütler olmadan aile planlaması ile ilgili sorunları ele alamayız. TED الحقيقة هي أننا لا نستطيع حل القضايا حول تنظيم الأسرة دون المؤسـسات الدينية في أفريقيا.
    Gerçek şu ki virüsü bulamadık ama virüs taşıma ihtimali olan bedenleri güvenli bir şekilde çıkarmak için yeni teknikler geliştirdik. TED الحقيقة هي أننا لم نجد الفيروس، لكننا قمنا بتطوير تقنيات جديدة لأخراج الجثث بأمان، والتي قد تحتوي على فيروسات.
    Gerçek şu ki henüz yeterince bilmiyoruz. TED الحقيقة هي أننا حتى الآن لا نمتلك المعرفة الكافية.
    İşin aslı hâlâ önemli bir ölçüde çocukları ikili ve muhalif yollarla sosyalleştiriyoruz. TED ‫الحقيقة هي أننا ما زلنا، مجتمعيًّا،‬ ‫نفرق بين الأطفال بشكل ملحوظ‬ ‫بطرق ثنائية و متعارضة.‬
    Ama Gerçek şu ki, sevdiklerimizi sık sık incitiyor ve onlara kaba davranıyoruz. TED ولكن الحقيقة هي أننا كثيراً ما نؤذي ونزدري من نحبهم.
    Ancak Gerçek şu ki bunların hepsi hakkında oldukça çok bilgiye sahibiz. TED لكن الحقيقة هي أننا نعلم الكثير عن تلك الأشياء.
    Gerçek şu ki, bir süre sonra adlarını öğrenmekten kaçınır olmuştuk. Open Subtitles الحقيقة هي أننا بعد فترة قررنا أن نتفادى التعرف عليهم
    Gerçek şu ki biz yıllardır başka bir bebek evlat edinmeyi konuşuyorduk. Open Subtitles الحقيقة هي أننا تحدّثنا ولعدّة سنين عن إنجاب طفل آخر
    Fakat Gerçek şu ki tam olarak kimle yaşadığımızı yada ortaklık yaptığı kişileri asla bilemeyiz. Open Subtitles لكن الحقيقة هي أننا لا نعرف حقا مع من نحن نعيش أو من الأشخاص الذين يرافقونهم
    Gerçek şu ki; geçmişi değiştiremeyiz. Open Subtitles إذن الحقيقة هي أننا لا نستطيع تغيير الماضي.
    Ancak Gerçek şu ki, üçümüz de birbirimizi seviyoruz. Open Subtitles ولكن الحقيقة هي أننا نحب بعضنا البعض حباً جماً.
    Gerçek şu ki, bir sonuç elde edebilmek için elimizde yeterli kanıt yok. Open Subtitles الحقيقة هي أننا لا نملك الإدلة الكافية. لنختم هذه القضية على أية حال!
    Gerçek şu ki, ziyaret için zamanım olmadı Open Subtitles الحقيقة هي أننا لم يتح لنا الوقت للزيارة
    Gerçek şu ki ne yapabileceğini bilmiyoruz. Open Subtitles الحقيقة هي أننا لا نعلم ما الذي هي قادرة عليه
    Gerçek şu ki neler yapabildiğini bilmiyoruz. Open Subtitles الحقيقة هي أننا لا نعلم ما هي قادرة عليه
    Gerçek şu ki birbirimizi çok uzun süredir tanımıyoruz. Open Subtitles الحقيقة هي أننا لم نعرف بعضنا لفترة طويلة
    İnsiyatif almayı sevdiğinizi biliyorum ama Gerçek şu ki yardıma ihtiyacımız var. Open Subtitles الان أنا أعرف كم كل واحد منكم يستطيع تحمل الأعباء ولكن الحقيقة هي أننا يمكن أن تستخدم القليل من المساعدة
    Gerçek şu ki hepimiz birinin küçük meleği olarak dünyaya geldik. Open Subtitles الحقيقة هي أننا جميعًا كنّا كالملاك الصغير لشخصٍ ما.
    İşin aslı şu, hepimiz kurtuluşa ermek için mücadele ediyoruz. Open Subtitles الحقيقة هي أننا جميعاً نقاتل من أجل الخلاص

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus