dışarı çıkıp bir tanesini yakalamak istediğimde hastalıklı olabileceklerini söylediler. | Open Subtitles | ,أردت الخروج و الإمساك بواحد ,لكنهم قالوا أنهم يحملون أمراضا |
Haklıydın; belki de dışarı çıkıp gerçek, sayısal olmayan insanlarla tanışmalıyım. | Open Subtitles | كنت محقة ، ربما يجدر بي، الخروج و لقاء أناس عاديون. |
dışarı çıkıp gerçek bir iş alana kadar gözlerden uzak duracaksınız. | Open Subtitles | تنتظر حتى يمكنك الخروج و الحصول على عمل حقيقي |
Sonunda yolculuğa Çıkıp dünyada kendi çizgimi yaratmak için özgür olacağım. | Open Subtitles | كنت سأكون حراًَ فى الخروج و أحقق غايتى فى هذا العالم |
Daniel Taylor benimle birkaç kere yemeğe çıkmak istedi. | Open Subtitles | دانيال تايلورذلك طلب مني الخروج و نتواعد؟ |
Bağırmak istemezdim sana, ama ortaya Çıkıp konuşmam gerekirdi. | Open Subtitles | لم أعني الصراخ كان يجب على الخروج و مخاطبتك |
Kapı tek yönlü. Dışarı çıkabilirsin ama kimse içeri giremez. | Open Subtitles | الطريق الوحيد هو الباب يمكنك الخروج و لكن لا تستطيع الدخول |
dışarı çıkıp Partilere gidip erkeklerle tanışabiliriz... | Open Subtitles | يمكننا الخروج. و الذهاب للحفلات. مقابلة الفتيان. |
dışarı çıkıp kutlamak istedi ama aramızda kalsın, canım istemiyor. | Open Subtitles | لقد أراد منا الخروج و الإحتفال ،و لكن بيني و بينكِ أنا لست مُستعدّة لذلك |
Düşündüm de, belki dışarı çıkıp biraz şut çalışabiliriz. | Open Subtitles | كنت افكر ربما علينا الخروج و .. اللعب بهذه |
İstediğim zaman dışarı çıkıp hazır kahve alabilmeyi özlüyorum. | Open Subtitles | أفتقد أن أكون قادرة على الخروج و تناول القهوة المُعلّبة آنما شئت. |
Ama bu dışarı çıkıp oynayamayacağın anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | لكنْ هذا لا يعني أنّه ليس بوسعكِ الخروج و اللعب |
Sanırım dışarı çıkıp babasını görmek istiyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه يريد الخروج و يري أبيه |
Ben, dışarı çıkıp oynamak istiyorum. | Open Subtitles | أبي، أريد الخروج و اللعب في الخارج |
Problem şu ki, bir çiftin yaptığı şeyleri yapabilmek için bir kişinin daha olması lazım, ve o kişiyi bulmanın tek yolu Barney ile dışarı çıkıp o aptal bekar şeylerini yapmak. | Open Subtitles | المشكله هي انك لن تستطيع ان تفعل اي من اشياء الازواج الا اذا كان عندك شخص تفعلها معه و الطريقة الوحيدة التي اقدر ان احصلها بها على شخص هي الخروج و فعل اشياء غبية مع بارني |
dışarı çıkıp iyi zaman geçirmelisin. | Open Subtitles | يجب عليك الخروج و تحضى بوقت طيب. |
Kız arkadaşlarına dışarı çıkıp dans edemezsin. | Open Subtitles | حسنا كنت لا الخروج و الرقص مع الصديقات. |
Yine de dışarıya başımda tacım ile çıkmak istemiştim! | Open Subtitles | .. لكن .. ما زلت أريده أريد الخروج و هناك تاجٌ فوق رأسي |
- O yüzden ortaya Çıkıp şarj olman gerekiyor. | Open Subtitles | . لذا عليك الخروج و العودة مجدداً ,إعادة شحن |
Dışarı çıkabilirsin ama kimse içeri giremez. | Open Subtitles | بإمكانك الخروج و لا يمكن لأحد الدخول |