- Cep telefonunu unutana teşekkürler, partide kimlerin olduğuna dair bol miktarda delilimiz var. | Open Subtitles | الحمدلله أن هناك من نسى هاتفه الخلوي لدينا الكثير من الأدله حول من كان في تلك الحفلة |
- Ben de seni arıyordum. - Cep telefonuna ne oldu? | Open Subtitles | كنت احاول ان اتصل بكي ' ماذا حدث لهاتفكي الخلوي |
- Cep telefonundan bir bilgi alabildin mi? | Open Subtitles | هل تمكنت من الحصول على أي معلومات من الهاتف الخلوي للسائق؟ |
Kaslarının zayıflamış olması gerekiyordu ama kronik ve açıklanamaz bir hücresel yenilenme durumundalar. | Open Subtitles | يفترض أن تضمر عضلاتك ولكنها في حالة مزمنة من التجدد الخلوي الغير معروف. |
Sizde de, aynı şeyin olduğunu düşünüyorum hücresel biyolojide yaşamın doğuşuyla ilgili. | TED | وأتصور أن لديكم شيئا مماثلا فى علم الأحياء الخلوي حول بدء ظهور الحياة. |
Meslektaşlarım virüsün hücre zarına ve ve kırmızı kan hücrelerine girdiğini tespit etti. | Open Subtitles | زملائي اكتشفو ان الفيروس يدخل عن طريق الغشاء الخلوي إلى خلايا الدم الحمراء |
Hala cep telefonu taşıyorlar ve sinyali takip ediyorum. | Open Subtitles | ما زال لديهم الهاتف الخلوي و أنا أتتبع الإشارات |
Gerçekten mi? Çünkü Telefon kayıtlarını inceledik ve dün, onu on defa aramışsın. | Open Subtitles | لأننا حصلنا على سجلات هاتفها الخلوي وقد إتصلتَ بها حوالي 10 مرات بالأمس |
- Cep telefonu elinde hep evin dışındaydı. | Open Subtitles | وكان دائماً التنقل بين الغرف، مُمسكاً بهاتفه الخلوي. |
- Cep telefonunu deneyebilirim. - Harika. | Open Subtitles | يمكنني أن أحاول وأهاتفه على الخلوي عظيم تحذير مشهد أباحي قادم |
- Cep telefonu kayıtlarını inceliyordum, ve fark ettim ki büyük miktarda para çekilen tarihlerde, telefonu Boston civarlarında görünüyor. | Open Subtitles | -كنت أتتبع هاتفه الخلوي ، ولاحظت في تواريخ اقتراضه لودائع المال الضخم، أن هاتفه قد نشط في منطقة بوسطن العظمى |
- Cep telefonuna bakabilir miyim? | Open Subtitles | هل بأمكاني ألقاء نظرة على هاتفك الخلوي ؟ ماذا ؟ |
- Cep telefonum çekmiyor. - Bu kötü mü? | Open Subtitles | هاتفي الخلوي لا يعمل أتعتقد أنه هذا سيئ؟ |
- Cep telefonumu ekrana yönlendir. | Open Subtitles | صل هاتفي الخلوي بشاشة البلازما. |
Biz de dişi kök hücrelerinin yaralanmayı belirlemede biraz hücresel tamirat yapmada, yada hatta yeni organlar oluşturmada ki bu da kök hücre terapisinde yapmaya çalıştığımız şeylerden biri daha iyi olabileceği hipotezini kurduk. | TED | لذلك افترضنا أن الخلايا الجذعية لدى النساء أفضل مما هي عند الرجال في تحديد الإصابة والقيام بالعلاج الخلوي أو حتى بإنتاج أعضاء جديدة وهو أحد الأشياء الذي نحاول القيام به عبر العلاج بالخلايا الجذعية |
Tüm bunlar olurken, kas lifleriniz başka bir hücresel değişim yaşar. | TED | بينما يحدث كلّ هذا، تخضع أليافك العضليّة لنوع آخر من التغيّر الخلوي. |
Üzerinde çalıştığım sinirbilimi projem, nöronal nitrik oksit enzimlerinin hücresel sinyallerle gidişini içeriyor. | Open Subtitles | مشروع طب الأعصاب الذي أعمل به يتضمن الممر الخلوي المميز لتركيب أكسيد النيتريك العصبي |
Bunu görebilmek için çok daha küçük bir ölçeğe hücre ölçeğine inmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | و لكي نشاهد هذا. سنحتاج النزول إلى مقياس اصغر بكثير إلى المستوى الخلوي. |
Adamlarım, cep telefonuma gelen ilk aramanın izlerini takip ettiler aşağı doğu yakasındaki bir Telefon kulübesinden. | Open Subtitles | تتبع شعبي أن المكالمة الأولى إلى هاتفي الخلوي من هاتف عمومي على الجانب الشرقي الأدنى. |
Okul kayıtlarını, adres defterini e-maillerini, Telefon kayıtlarını ve randevu defterini inceledim. | Open Subtitles | أستخرج بيانات سجلات المدرسة ودفتر العناوين البريد الالكتروني والهاتف الخلوي ومواعيد تقويمها |
Öyleyse bir cep telefonu 100 dolarsa, kaç tane top bulmam gerekiyor? | Open Subtitles | إذاً إن كان الهاتف الخلوي بـ 100 دولار فكم كورة أحتاج ؟ |
Senatör Albert'in ev adresi ve cep telefonu bilgisayar kayıtları. | Open Subtitles | هذا عضوُ الكونجرس ألبرت عنوان بيتِ وإي إس إن الخلوي |
Kamboçyalı birimlerimiz cep telefonunu Tay Nin yolunun kenarında buldular. | Open Subtitles | وجدت وحداتنا الكمبودية الهاتف الخلوي بجانب الطريق إلى تاي نين |