Evet ama psikiyatristlerim aynı fikirde değil. | Open Subtitles | فهذه هبة. لا أدرى إذا كان أطبائى النفسيين سيوافقونك الرأى. |
Aynı fikirde olmamana saygı duyuyorum ama gemide sadece bir asiye izin verebilirim. | Open Subtitles | أحترم حقك فى الاختلاف فى الرأى معى و لكن لا يمكننى تحمل أكثر من ثائر واحد على سفينتى |
Ayrıca yatırımcılar ile Başpiskopos arasında da fikir ayrılıkları var mıydı? | Open Subtitles | وهل كانَ أيضاَ إختلافا فى الرأى بين المستثمرين والقس ؟ |
Yatırımcılarla son başpiskopos arasında da, fikir ayrılıkları olduğu doğru değil mi? | Open Subtitles | وهل كانَ أيضاَ إختلافا فى الرأى بين المستثمرين والقس ؟ |
Değişik görüşler varsa herkes fikrini söylesin. | Open Subtitles | إن كان هناك أختلاف فى الرأى لندع كل واحد يشرح رأيه |
kamuoyu ben ne istersem onu düşünecek. The Banner seni kurtaracak. | Open Subtitles | الرأى العام سوف يعتقد ما أريده أن يعتقده، البانر سوف تحميك |
Annenin sevimli özelliklerinden biri onunla aynı görüşte olmayan herkesi komünist diye nitelendirme eğilimi. | Open Subtitles | أحدى ميزات أمك هى الميل للصق تهمة الشيوعية .. بأى شخص يختلف معها فى الرأى |
Neyse, göreceğiz, doktorlar size katılmıyor, ama onlar ne bilir ki? | Open Subtitles | سنرى, الأطباء سيختلفوا فى الرأى و لكن ما أدراهم ! ؟ |
Kimse suçlama yapmıyor. Aynı fikirde değilim. | Open Subtitles | لم يوجه أحد إتهامات كهذه أنا أخالفك الرأى |
Von Manstein her seyin kaybedilmemis olduguna inanmaktadir. Ama Hitler ayni fikirde degildir. | Open Subtitles | لم يصدق فون مانشتين خساره كل شىء لكن هتلر لم يوافقه الرأى |
Şimdi kurtardığım o programlar seninle aynı fikirde olmayabilirler. | Open Subtitles | تلكَ البرامج التى أنقذتُها للتو رُبما لا توافقُكَ الرأى |
Aynı fikirde olmasam bile Baş Kumandan'a itaat ederim. | Open Subtitles | أنا أتبع القائد الأعلى حتى لو لم أوافقة الرأى. |
- Yalan makinesi ayı fikirde değil. | Open Subtitles | إختبار كشف الكذب الخاص بك لا يُوافقك الرأى |
Aracının elektronik kontrol ünitesi aynı fikirde değil. | Open Subtitles | وحدة التحكم الإلكترونية بسيارتك تُخالفك الرأى |
Filmleriyle ve bütün "fikir öncüleri"yle görüşmesi ve dünyayı dolaşması arasında... | Open Subtitles | أنه بالافلام التى قدّمها, وبكل قادة الرأى الذين قابلهم, وبكل الرحلات التى قام بها, |
Ama 'Yalnız' Rhodes; Etki gücü olan biri, bir fikir denetleyicisi haline getirilebilir. | Open Subtitles | و لكن يمكن أن ندفع ب " رودس" إلى النفوذ ، عضو دائم فى الرأى |
Etki gücü olan bir fikir denetleyicisiyim. | Open Subtitles | إننى المؤثر و العضو الدائم فى الرأى |
Kamuoyunda, var olan ray hatlarının tecavüz edildiği fikrini oluşturacağız-- | Open Subtitles | لقد صنعنا الرأى العام .. ضد انتهاك وجود القطارات |
Amacımıza yakışmıyor ve halkın demiryolu hakkındaki fikrini zedeliyor. | Open Subtitles | تؤثر على سمعتنا. وتوتر الرأى العام من السكك الحديدية |
- kamuoyu ona karşı mı? | Open Subtitles | ولكن لا يمكنهم أثبات هذا أنه الرأى العام ضده؟ |
O halde, hiçbir itiraz yoksa sizinle aynı görüşte olacağım. | Open Subtitles | حسنا؛ سأوافقك الرأى إلا إذا كان للولاية إعتراض |
- katılmıyor musun? Çok ilginç. | Open Subtitles | أنت لا توافقينى الرأى مثير للاهتمام |