"الرفيع" - Traduction Arabe en Turc

    • İnce
        
    • üst
        
    • yüksek
        
    • ince
        
    Daha ince yazılmış bir free tıpkı özgürce nefes alabilirim havası uyandırır. TED حر بالخط الرفيع تجعلك تقول: آه يمكنني التنفس بحرية
    Ve finansal destek olmadan bir işe başlarsan, büyük ihtimalle o ince ayrımın kötü tarafına gidiyorsun. TED و أعتقد أنك لو بدأت مشروعا بدون غطاءا ماليا , فمن المحتمل أنك ستكون على الجانب الخطأ من هذا الخط الرفيع.
    Akıllılık ve deliliğin arasındaki ince çizgide ulaştığım yalnızlık anlatılamaz. TED لاتوجد كلمات تصف عمق الوحدة التي وصلت اليها في هذا الخط الرفيع بين العقل والجنون.
    Şu İngiliz üst sınıfı ve arkadaşlarının dedikodularına büyük önem veren gazete hani? Open Subtitles الصحيفة التي تكشف الأقاويل عن الإنكليز ذوي المقام الرفيع و عن أصدقائهم ؟
    Malcolm üst düzey bir programcıydı. Open Subtitles لقد كان مالكوم مبرمجاً من المستوى الرفيع
    Yalnızca en yüksek rütbeli dişilerin ve çocukların girmesine izin var. Open Subtitles يُسمح الدخول للإناث ذوات الشأن الرفيع والقاصرون فقط.
    Hobi ve delilik arasında çok, çok ince bir çizgi var. TED هناك فارق صغير للغاية كالخيط الرفيع بين الهواية والجنون.
    İnce Adam'dan kaçmak için bu kılığa büründüm. Open Subtitles لقد هربت من الرجل الرفيع مرتديا هذه الملابس
    Bunun gibi bir durumda yaşam ve ölüm arasındaki o ince çizgiyi daha iyi anlıyorum. Open Subtitles من خلال مثل هذه الحالات , ل صباحا مزيد قادرا على فهم الخيط الرفيع بين الحياة والموت.
    Cesur bir şarap, ince bir zevk izi var ve sunumdan yoksun. Open Subtitles نبيذ جرىء مع نبذة من الذوق الرفيع ونقص الادعاء.
    Ne zaman ince pipinden dolayı kendini güvensiz hissetsen, kadınına onu seksi hissettirecek hoş birşeyler söyle. Open Subtitles كلما جاءت الى رأسك فكرة قضيبكَ الرفيع قل شيء جميلاً كي تجعل زوجتكً تشعر بـ الأثارة
    Cher'in son hali ile Howard Keel'in ilk hali arasında ince bir çizgide. Open Subtitles إنه الخط الرفيع بين تشير المتأخر وهوارد كير المبكر0
    Sevmek ve aşık olmak, dost ve sevgili arasındaki ince çizgi nasıl da güzel. Open Subtitles ماهو الخط الرفيع بين الحب والاعجاب بين الصديق الصدوق والمحب ؟
    O üst düzey Türk yetkilinin bana adını verin. Open Subtitles أعطني اسم المسؤول التركي الرفيع المستوى.
    İskele varken bile üst düzey bir ordu inşaatçısı onu 2 ay içinde bitirebildi. Open Subtitles لقدْ تطلّب مقاول عسكري من الطراز الرفيع شهرين من العمل في سقالة لينجز ذلكَ الشيء...
    - Alt üst ateş etme pozisyonu. Open Subtitles - - موقع لإطلاق النار الرفيع منخفضة.
    Sizler yüksek sosyeteye yenisiniz, o yüzden beni izlerseniz her şey yolunda gider. Open Subtitles الآن، يارفاق أنتم جديدون على المجتمع الرفيع إذاً اتبعوني فحسب كل شئ سكون على مايرام
    Ve aynı zamanda yüksek mevkideki berbat işimi sürdürmeye çalışıyordum. Open Subtitles و في غضون ذلك أحاول أن أصمد في عملي الرفيع و المثير للشفقة
    Yani birileri yüksek sanat ile eski moda iyi bir düzüşmeyi karıştırmaya cesaret göstereli ne çok olmuştu biliyor musun? Open Subtitles أقصد ، هل تعلم كم مضى من الوقت منذ أن تجرأ أحدهم ليدمج الفن الرفيع مع الفن القديم ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus