Müzeye giden tipik bir ziyaretçi bir sanat eserine 30 saniye ayırır ve çoğu zaman onları bir etiketten diğerine gezinirken görürüm, bilgi edinmek isterler, sanki bir sanat eserinin bütün öyküsü o 80 kelimelik metne sığabilirmiş gibi. | TED | في المتاحف، يقضي الزائر النمطي أقل من 30 ثانية في النظر إلى أحد الأعمال الفنية، وأشاهد الناس يتجولون من بطاقة إلى أخرى، للبحث عن معلومات، ومع ذلك قصة أي عمل فني بالكامل قد تشمل نص يحتوي على 80 كلمة. |
Kağıt ne anlama geliyor ya da gizli ziyaretçi veya ziyaretçilerimiz kimlerdi hiçbir zaman öğrenemedik. | Open Subtitles | ماذا تعنى الورقه و من يكون ذلك الزائر المجهول نحن لم نتوصل لشيىء |
General Hammond, başlamadan önce ... size teşekkür etmek isterim, beni Işığın Ülkesi'nden Dünya'ya ilk ziyaretçi... olarak kabul ettiğiniz için. | Open Subtitles | جنرال هاموند قبل أن نبدأ أود ان اشكرك للسماح لي لاكون الزائر الاول إلى أرضكَ من أرض الضوء |
Daha da önemlisi, uzaktan gelen bu Misafir güneş sistemimizin yalnız olmadığı konusuna dikkatimizi çekti. | TED | الأكثر أهمية، أعتقد أن هذا الزائر من بعيد جاء لنا حقًا بمؤشر مفاده أن نظامنا الشمسي ليس منعزلًا. |
O sabit disk Ziyaretçinin elinde. Ona engel olmazsak, listedekileri tek tek avlayacak. | Open Subtitles | الزائر لديه القرص الصلب ذاك سيقتلهم واحداً تلو آخر ما لم نوقفه |
Benim ilk aşkım iki yıllık askerlik görevim süresince beni ziyaret eden tek kişi olan bayandır. | Open Subtitles | الزائر الوحيد أثناء خدمتي العسكرية الثلاثة سنوات |
Bu, tam da Jody'nin Vance'i kodeste ziyarete başladığı zamanlar. | Open Subtitles | لوكاس مارتن قبل ثلاثة شهور. الآن، ذلك حقّ حول نفس الوقتِ الذي جودي بَدأتْ فانس الزائر في السجنِ. |
Tatlım, beklediğin ziyaretçi geldi. | Open Subtitles | مرحبا حبيبتي الزائر الذي كنتي بانتظاره حضر |
Dün gelen ziyaretçi, sanırım ilk defa gelmiyordu. | Open Subtitles | أفترض أنها لم تكن الزيارة الأولى لذلك الزائر من يوم أمس |
ziyaretçi mesajı yakalayıp irtibata geçecek. Biz de onu öldüreceğiz. | Open Subtitles | سيعترض الزائر الرسالة و يتصل و عندها نقتله |
ziyaretçi bir saatten az bir süre sonra buluşma yerinde olacak. Planı bir kez daha gözden geçirelim. | Open Subtitles | سيأتي الزائر إلى الاجتماع خلال أقل من ساعة فلنراجع الخطة مرة أخرى |
Adamın silahı var. ziyaretçi bize gelmiyor. Zaten burada, pusuya yatmış durumda. | Open Subtitles | لن يأتي الزائر إلينا لقد كان هنا مسبقاً في موضع التقنيص |
Şu endişelendiğiniz ziyaretçi kadın mı olacak erkek mi? | Open Subtitles | هذا الزائر الذي أنت قلِق بشأنه هل هو رجل أَمْ إِمْرَأَة ؟ |
ziyaretçi girişinden kovulmak yerine Jenna ile konuşuyor olabilirdik. | Open Subtitles | حسنا، أننا يمكن أن لقد تحدثت إلى جينا بدلا من الحصول على أعقابهم في مكتب الزائر. |
Misafir Kuvvetler Yasasına göre buna yetkiniz var. | Open Subtitles | لديك سلطة بناء على قوات الزائر لإتخاذ مثل هذا القرار |
Maggie, bu bahsettiğim Misafir bey. | Open Subtitles | ماجي, هذا الرجل الزائر المحترم الذي ذكرته |
Tekrarlıyorum, Misafir bir CIA yüklenicisi. | Open Subtitles | أكرر، الزائر متعاقد مع الاستخبارات الأمريكية |
...fakat sızan haberler, Ziyaretçinin yayını kullanarak halkına bir tür mesaj yolladığı yönünde. | Open Subtitles | لكن التقارير المتسربة تشير الى ان ذلك الزائر قام بأستخدام البث المباشر فى ارسال رسالة من نوع ما الى قومه |
Kasabamızı ziyaret eden bu beyefendiyle tanıştım da korkarım bulaşıcı bir göz hastalığı var. | Open Subtitles | لقد قابلت هذا الزائر اللطيف لبلدة وانا في شدة القلق ان يكون مريض باحد امراض الرمد المعدية |
Eğer yere bir kaşık düşürürseniz, bir kadın size ziyarete gelecek. Eğer düşen şey çatal olursa, gelen şey ne adam ne de kadın olacak. | Open Subtitles | ولو أسقطت شوكة فلن يكون الزائر رجلاً ولا حتى امرأة |
Montgomery'den bir iz yok. Tek ziyaretçisi Lola'ydı. | Open Subtitles | الزائر الوحيد الذي لاحظته كان، لولا |
EVSAHİBİ 22 KONUK 21 | Open Subtitles | المحلي الـ22 الزائر 21 |
Son iki yemeğimi mahveden sakar bir ziyaretçiden sonra gelmedi. | Open Subtitles | ليس منذ الزائر الأخرق الذي طرق الباب خلال آخر ثانيتين |
Nehirlerine gelen bu Ziyaretçiler vahşi ayıların ilgisini çekmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | بدت الدببة مفتونة بهذا الزائر لنهرهم |