"الزرقاء" - Traduction Arabe en Turc

    • mavi
        
    • masmavi
        
    • mavisi
        
    • maviyi
        
    • lacivert
        
    • Maviler
        
    • Mavili
        
    • giyen
        
    Bu kırmızı noktalar Amerikan eyaletleri ve mavi üçgenler Kanada eyaletleri. TED إن النقاط الحمراء هي ولايات أمريكية والمثلثات الزرقاء هي مقاطعات كندية
    Yani aşağı yukarı 10 bin yıl önce Karadeniz'de bir genimizdeki bir mutasyon sonucu mavi göz ortaya çıktı. TED فمنذ حوالي 10.000 سنة بجوار البحر الأسود، حدث لنا تحول واحد في جين واحد والذي أدى إلى العيون الزرقاء.
    Tüyü ayrıştırıp bir petri kabına koyduğumuzda, bir mavi hücre yığını elde ederiz. TED لذا عندما فصلنا الريش ووضعناه في طبق، حصلنا على كمية من الخلايا الزرقاء
    Eğer masmavi gökyüzüne bakarken küçük parlak noktaların uçuştuğunu gördüyseniz, siz de mavi alan entoptik fenomenini yaşamışsınız demektir. TED إذا رأيت ومضات من الضوء تتقافز وأنت تنظر للسماء الزرقاء فقد جربت ما يعرف بظاهرة الحقل البصري الأزرق
    bu arada deniz mavisi takım fransız manşetlerle iyi gider. Open Subtitles بالمناسبة، يفترض أن ترتدي البدلة الزرقاء مع قميص بأكمام فرنسية
    Sonra sana yeşil olanı vereceğim ve o dolduğunda maviyi alacaksın. Open Subtitles ومن ثم أعطيك الصفراء، وعندما يتم ملء هذه، تحصلين على الزرقاء
    O lacivert elbisenin içindeki görünüşünü. Kızlar göz süzerdi sana. Open Subtitles كيف بدوت بالبدلة الزرقاء وتنظر أليك الفتيات؟
    TK: mavi şeritler suyu, nehri ve gölü temsil eder. TED تيد: الشرائط الزرقاء ترمز إلى الماء و النهر و البحيرة
    Bu mavi ve kırmızı hücrelere çift kortin-pozitif(doublecortin-positive) hücreleri deniyor. TED هذه الخلايا الزرقاء والحمراء المُسماة خلايا إيجابية مرتبطة بانتعاش الدماغ.
    Dan'den ilk mavi kolonilerin yaşadığına dair bir SMS aldık. TED وصلتنا رسالة من دان تقول بأن المستعمرات الزرقاء الأولى وجدت.
    - onu "mavi gözlü" diye çağıracaklar. Fuar'dan önce zamanında yetişir. Open Subtitles إنهم سَيَدْعونَه أو آي ' ذو العيون الزرقاء في معرضِ المقاطعةَ
    Bay Wieland, ben Richard Armus. Başkanın Gizli Servis mavi birimindenim. Open Subtitles سيد ويلاند ، انا ريتشارد ارمس من الوحدة السرية الزرقاء للرئيس
    Bay Wieland, ben Richard Armus. Başkanın Gizli Servis mavi birimindenim. Open Subtitles سيد ويلاند ، انا ريتشارد ارمس من الوحدة السرية الزرقاء للرئيس
    mavi gemi çünkü kırmızı gemi benim ve ben beş attım. Open Subtitles السفينه الزرقاء لان السفينه الحمراء لي و لقد حصلت على خمسه
    Etraflarındaki küçük ve solgun yıldızlardan çok daha genç; büyük, mavi yıldızlar. Open Subtitles النجوم الزرقاء الكبيرة أصغر عمرا من النجوم المعتمة الصغيرة التي تحيط بها
    Bayan Gla, Büyük mavi Süngerinizi görmek için mi geldiniz? Open Subtitles سيدة قلا , انتي هنا لمشاهدة اسفنجتك الزرقاء العملاقة ؟
    "masmavi bir gökyüzü altında meltemin üflediği Open Subtitles هبوب النسائم الرقيقة فى مظلة السماء الزرقاء
    Ama o sıcak kumlar, masmavi deniz. Open Subtitles ولكن تلك الرمال الساخنة والمياه الزرقاء هذا ما أُحب
    Onu elinden tuttu ve okyanus mavisi gözlerini derin derin baktı. Open Subtitles أخذته من يده ونظرت عميقا في تلك الأعين الزرقاء بلون المحيط.
    Sağdaki lavanta renkliyi hareket ettirmek için maviyi hareket ettiriceksiniz. TED ستحرك الزرقاء خطوة لأعلى لتجعل الزرقاء الفاتحة تتحرك خطوة إلى اليمين.
    Ayrıca lacivert takımla ilgili çözemediğim bir sorun var... Open Subtitles و هناك مشكلة مع البدلة الزرقاء لا يمكنني حلها
    Sarı çizgiler sizin kaydettğiniz, Maviler ise fidye isteyen ses. Open Subtitles الخطوط الصفراء لرسالة الفدية الخطوط الزرقاء للمقابلة
    Mavili kadın. Peki o neden onu korumadı? Open Subtitles السيدة الزرقاء لماذا لم تحميه؟
    mavi giyen adamlar. Nasıl gidiyor ahbap? Aç mısınız? Open Subtitles مرحباً بأصحاب الملابس الزرقاء هل انتم جائعون ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus