"السردين" - Traduction Arabe en Turc

    • sardalya
        
    • sardalye
        
    • sardalyalar
        
    • sardalyaların
        
    • sardalyaları
        
    • sardunya
        
    • balık
        
    • sardalyeler
        
    • Sardunyalar
        
    • Sardalyistan
        
    • sardalyalı
        
    Tabi eğer sardalya varsa... - Bir kova dolusu var! Open Subtitles ـ وجود سمك السردين يثير فضولى ـ لدى الكثير منه
    Yırtıcılar için bu sardalya akını yaşamla ölüm arasındaki ince çizgi kadar önemli. Open Subtitles بالنسبة للمفترسين، لو حدثت رحلة السردين الشتوية فقد تُحدث الفرق بين البقاء والموت
    Ter ve sardalya kokusu. Bu izler taze. Open Subtitles الأدرينالين به الكثير من السردين هذه الطرق جديدة
    O küçük sardalye kutularında denize açılırdık ve... su altına indiğimizde bir daha yukarı çıkabileceğimize emin olamazdık. Open Subtitles كنا نبحر فى تلك العلب الصغيره من السردين عندما كنا نغوص لم نكن دائما متأكدين أننا سنطفو مره أخرى
    sardalyalar, planktonları ve yemeyi sevdikleri besinleri izleyerek, Afrika'nın güney burnundan kuzeye doğru soğuk su akıntılarını takip ederler. Open Subtitles يتبع السردين تيارات المياه الباردة ينجرف شمالاً من الرأس الجنوبي لأفريقيا يطاردون العوالق والمغذيات التي يشتهونها
    Güney Afrika kürklü fokları da sardalyaların kıyıya yanaşmasını bekliyor. Open Subtitles فقمات جنوب أفريقيا الفرائية ينتظرون أيضاً اقتراب السردين من الشاطيء
    Yunus balıkları beraber avlanırlar ve bazı sardalyaları sürüden ayırabilirler ve yem topları oluştururlar. TED تصطاد الدلافين بطريقة مشتركة وتستطيع أن تقوم بتفريق سرب من أسماك السردين لتخلق مجموعات صغيرة ومُغرية من السمك.
    sardalya, burritodan sonra abur cubura devam edersen... seni böyle rezil eder işte. Open Subtitles بعد أن تعودتَ على السردين الوجبات السريعة لن تكون جيدة لك
    Her kış yalnızca birkaç hafta için milyonlarca sardalya, on mil uzunluğunda sürüler oluşturarak, kendilerini sığ suların içine çekilmiş bulurlar. Open Subtitles لأسابيع قليلة فقط كل شتاء يجد ملايين السردين نفسه مسوقاً للمياه الضحلة صانعاً سرباً يمتد لعشرة أميال
    sardalya sürüleri Vahşi Kıyı'nın kuzeyine geçerken, sıcak su akıntılarının karşı etkisiyle, soğuk sulara, kıyıya daha yakın yerlere gelmeye zorlanabilir. Open Subtitles عندما تمر أسراب السردين شمال الساحل البري تيارات المياه الدافئة المقابلة تدفع المياه الباردة أقرب إلى الشاطئ
    Balıkçı tekneleri her yıl binlerce ton sardalya avlar. Open Subtitles تصطاد سفن الصيد آلاف الأطنان من السردين سنوياً
    Haziran ve Temmuz aylarında, sardalya avına katılmak için sıcaklık farklarını unuturlar ve... 4000 ya da 5000'lik sürüler halinde toplanırlar. Open Subtitles ،في يونيو ويوليو ،بالانضمام لصيد السردين ينسون الاختلاف الإقليمي ويتجمعون في قطعان حتى أربعة أو خمسة آلاف
    Gelişleri sardalya sürüleriyle çakışmasına rağmen bu her yıl tekrarlanan olayda katılımcı olmaktan çok seyircidirler. Open Subtitles بينما يتزامن وصولهم ،مع أسراب السردين فربما هم مشاهدون أكثر من مشاركين في هذا الحدث السنوي
    Yarın gittiğimde sana sardalye getirebilir miyim? Open Subtitles أيمكنني الذهاب لجلب بعض السردين لك من أجل الغد ؟
    Ne tür bir sardalye olduğunu bilmiyorum. Seni seviyorum. Open Subtitles إننى لا أهتم أى نوع من السردين أنت ، إنك تعجبنى
    Çok şirin. Biraz sardalye yiyelim. Open Subtitles . تسلية رائعة . دعينا نذهب لنأكل بعض السردين
    Son yıllarda sardalyalar giderek aha da azalan miktarlarda kuzey sahillerine geliyorlar. Open Subtitles في السنوات الأخيرة، كان يصل السردين للشواطئ الشمالية في أعداد متناقصة
    sardalyalar yaz mevsiminde kıyıdan oldukça uzakta olurlar. Open Subtitles في الصيف، يكون السردين بعيداً جداً في البحر
    Bu Şişe Burunlu Yunuslar, sardalyaların izini bulmak için sonarlarını kullanarak gruplar halinde çalışacaklar. Open Subtitles الدلافين قارورية الأنف ستعمل سوية في مجموعات مستخدمين سونارهم في تعقب السردين
    Güneyden gelen her soğuk hava kitlesi kendisiyle birlikte daha soğuk hava ve daha soğuk sular getirirken, sardalyaları daha kuzeye sürüklüyor. Open Subtitles كل جبهة باردة تصل من الجنوب تحمل معها هواءً ومياه أبرد تسحب السردين نحو الشمال أكثر فأكثر
    Bunlardan almak için üç ay boyunca öğle yemeğinde sardunya yemem gerekir. Open Subtitles لكي أدفع ثمنهم، علي أن أتغدى السردين لـ3 أشهر
    Zaten balık istifi gibi yatıyoruz ama çok uzun sürmeyecektir. Open Subtitles سيصبح المكان مكتظ، كما السمك في علبة السردين لكنذلكلن يدوم.
    Onlar da karşılığında planktonlar yaratmışlardır ve şu anda sardalyeler bununla kendilerine ziyafet çekmektedirler. Open Subtitles جالباً معه غذاءً وفيراً. كلاهما جلبا البلانكتون بكميات وفيرة. و هو ما يشكل وليمة ضخمة لأسماك السردين الآن.
    Sardunyalar sadece bir kaç yıl yaşar, yani çabuk ürerler. Open Subtitles السردين يعيش سنوات قليلة، إنها تتكاثر سريعا
    Tanrı'ya şükür Sardalyistan'a çok az zarar verdin. Open Subtitles لحسن الحظ كنت ستتسبب بتدمير (أرض السردين)
    Asker, sardalyalı içecekler çok tatlı olmuş. Sırrın nedir? Open Subtitles أيها المجند, عصير السردين هذا من الصنف الأول ما السر في ذلك؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus