"السوقِ" - Traduction Arabe en Turc

    • Mart
        
    • pazara
        
    • borsada
        
    • markete
        
    • Large
        
    Large Mart'in burada arazi satın alacağını söylemişti. Open Subtitles الكبير السوقِ بأن أخبرني انظري، هنا أرض سيشتري
    Large Mart'daki adamların telefon numarasını almaya geldim. Open Subtitles رقم على للحصول أتيت أنا الكبير السوقِ جماعة
    Hadi onu birlikte pazara götürelim bayım. Open Subtitles تعال، سَنَأْخذُه إلى السوقِ سوية.
    O pazara bilezik almaya gitmemiş, Hindistan'a gitmiş... Open Subtitles وهي لم تذهب إلى السوقِ لشِراء الأساورِ، لكن إلى الهند...
    sanki herkes borsada para kazanmaya başlamıştı. Open Subtitles حيث بَدا أن كُلّ شخصَ يربح المالَ في السوقِ
    Bu borsada inanılmaz büyük bir tasfiye satışına neden oldu, çünkü herkes marj borçlarını ödemek istiyordu Open Subtitles وهو ما أشعل تصفيةَ هائلةَ آنيةَ في السوقِ كان لابد للكل أن يقوموا بتغطية قروضحم الهامشية
    Sonra markete gitmeliyim ama karar veremiyorum sosis mi alayım, kuşbaşı mı. Open Subtitles ثمّ اذهِب إلى السوقِ, ولا أَستطيع انُ اَقْرر إذا ما كنت ساشترى... السجق لصلصةِ اللحمَ, أَو لحم مُقَطَّع
    Arazisini Large Mart'a satacağını söyledi. Open Subtitles سيمضي انه أخبرَني الكبير السوقِ إلى ويبيع
    Mega Mart'ı seçtiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles شكراً للتسوّق في السوقِ الهائلِ.
    Mega Mart'ı seçtiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles شكراً لكم للتسوّق في السوقِ الهائلِ.
    Mega Mart'ı seçtiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles شكراً للتسوّق في السوقِ الهائلِ.
    Mega Mart'ı seçtiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles شكراً للتسوّق في السوقِ الهائلِ.
    Tabii ki, Mega Mart bardağı, 17. caddedeki Istakoz Fıçısı için iki kişilik akşam yemeği kuponu. Open Subtitles بالطبع، قدح السوقِ الهائلِ، , uh، شهادة هديةِ للعشاءِ ل إثنان في برميلِ سرطانَ البحر على الشارعِ السابع عشْرِ.
    O pazara bilezik almaya gitmemiş, Hindistan'a gitmiş... Open Subtitles وهي لم تذهب إلى السوقِ لشِراء الأساورِ، لكن إلى الهند...
    Bu borsada inanılmaz büyük bir tasfiye satışına neden oldu, çünkü herkes marj borçlarını ödemek istiyordu Open Subtitles هذا أثارَ بيعَ هائلَ آنيَ مِنْ السوقِ لكُلّ شخصِ الذي كان لا بُدَّ أنْ يَغطّي قروضَ الهامشَ. هو ثمّ سبّبَ a مصرف جماعي يَرْكضُ لنفس السببِ، تباعاً إنْهياَر أكثر من 16.000 بنكِ
    Notu buldum! "markete geri dön" mü? Open Subtitles وَجدتُ المُلاحظةَ عُودي إلى السوقِ ؟
    Galiba markete gitti. Open Subtitles أعتقد في السوقِ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus