"الشخص الوحيد الذي يمكنه" - Traduction Arabe en Turc

    • tek kişi
        
    • edebilecek doğru kişi sizsiniz
        
    • tek kişisin
        
    Ne yazık ki hikâyeni destekleyecek tek kişi senin erkek arkadaşın. Open Subtitles حسناً، لسوء حظك، الشخص الوحيد الذي يمكنه تأييد قصتكِ هو صديقكِ.
    Bunu yapabilecek tek kişi benim. Bu işin kaynağında olan benim! Open Subtitles أنا الشخص الوحيد الذي يمكنه ذلك فأنا هنا في مصدر القرار
    Ve gerçek şu ki bunu yapabilecek tek kişi sendin. Open Subtitles والحقيقه هي اعرف بانك الشخص الوحيد الذي يمكنه
    O halde, muhtemelen bize yardım edebilecek doğru kişi sizsiniz. Open Subtitles الشخص الوحيد الذي يمكنه مساعدتنا
    Sen beni kurtarabilecek tek kişisin. Open Subtitles أنت الشخص الوحيد الذي يمكنه انقاذي.
    Bu gezegenden çıkmak için bana ihtiyacın var. O gemiyi uçurabilecek olan tek kişi benim. Open Subtitles انك بحاجة لي للخروج من هذا الكوكب , انني الشخص الوحيد الذي يمكنه التحليق بهذه السفينة
    İyi olmadığımı söyleyebilecek tek kişi sizsiniz. Open Subtitles الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يقول لي أنني جيد بما يكفي
    Onu yapabilecek tek kişi kağıdını açmış olandır. Open Subtitles الشخص الوحيد الذي يمكنه الرؤية جيداً، هو شخص خارج اللعبة
    O gece ne olduğunu söyleyebilecek tek kişi sensin. Open Subtitles أنت الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يخبرنا بالذي حصل تلك الليلة
    Aradığımız kişi ailemi kurtarabilecek tek kişi. Open Subtitles الشخص الذي نبحث عنه هو الشخص الوحيد الذي يمكنه إنقاذ عائلتي
    Motorları tamir edebilecek tek kişi o. Open Subtitles انه الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يصلح المحركات
    Kimse anlamıyor. Yalan söyleyebilen tek kişi hâlâ benim. Open Subtitles لا أحد يفهم ذلك, لازلت الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يكذب
    Kardeşinin nerede olduğunu söyleyebilecek tek kişi o. Open Subtitles الشخص الوحيد الذي يمكنه إخبارنا بمكان أخيك هو ذلك الرجل
    Ya da cevabı "hayır"sa o zaman da sana gerçekten kim olduğunu söyleyebilecek... tek kişi tarafından reddedilmiş olacaksın. Open Subtitles وإذا كان الجواب لا تكون قد رفضت من قبل الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يخبرك من كنت
    Çünkü bunu düzeltebilecek tek kişi sensin. Open Subtitles لإنكِ الشخص الوحيد الذي يمكنه إصلاح الأمر
    Onu durdurabilecek tek kişi rahat bırakılmalı. Open Subtitles منع الشخص الوحيد الذي يمكنه إيقافه قبل فوات الأوان
    Bu geminin inmesini sağlayabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles أنت الشخص الوحيد الذي يمكنه إنقاذ تلك السفينة
    Choi Woo Young'ı kontrol eden tek kişi benim. Open Subtitles أنا الشخص الوحيد الذي يمكنه أن يتحكم بـ تشي وويونق
    O halde, muhtemelen bize yardım edebilecek doğru kişi sizsiniz. Open Subtitles الشخص الوحيد الذي يمكنه مساعدتنا
    Sen de bunu silebilecek tek kişisin. Open Subtitles و انت الشخص الوحيد الذي يمكنه فعل ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus