Hatırladığım bir sonraki şey, kahrolası külotumla caddede koşmamdı. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي عرفته أني كنت أركض في الشارع على ركبتي الملعونه |
bir sonraki şey, hepimiz onların yeni çok gizli sistemini test etmek üzere yeniden görevlendirildik. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي تعرفه ، تمّ تعيين اختبار أعمى مضاعف ضد النظام الجديد السري |
Sonra bir baktım ki, kurban hakları konusunda polisi motive eden uzman olmuşum. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي عرفته هو انني أصبحت خبيراً في التحريض لحقوق ضحايا الشرطة |
Sonrasında hatırladığım tek şey bir yer altı hücresinde uyandığım. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعرفه أني إستيقظت في زنزانة تحت الأرض |
Ve Sonra tek bildiğim şey babamın öldüğü. | Open Subtitles | و الشيء التالي الذي أعرفه هو أنّ والدي ميت |
Bir dahaki sefere ağzından çıkan açıklama olsa iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون تفسير هو الشيء التالي الذي تقوله. |
Sonrasında tek hatırladığım bir daha onu asla göremedim. | Open Subtitles | و الشيء التالي الذي أتذكره كنت محجوزاً عند مؤسسة رئيسه |
Bu mükemmel, huh? Olacak olan diğer şey, deli doktoru tarafından tekrar değerlendirilmem. | Open Subtitles | هذا عظيم ولكن الشيء التالي الذي سأعرفه أنني سأعاقب من قبل قسمي مجددا |
Neyse, son hatırladığım şey Tucson caddelerinde koşuyoruz, peşimizde şu gar bizim garson... elli yaşlarında bir herifti, ama benim gibi bir şeydi... | Open Subtitles | على أية حال، الشيء التالي الذي أذكره أننا كنا نركض في الشارع ويطاردنا نادلنا الذي كان بعمر الخمسين، ولكنه كان يركض مثلي |
Hatırladığım bir sonraki şey ertesi güne uyanmamdı. | Open Subtitles | و لكن الشيء التالي الذي اذكره كان الاستيقاض في اليوم التالي |
Her şey yolunda, Rodney, söylemen gereken bir sonraki şey ne? | Open Subtitles | لا تستطيعين لا بأس رودني, ما الشيء التالي الذي يفترض أن تقوله؟ |
Bir çukur gibi bir şeye takılmış olmalıyım çünkü hatırladığım bir sonraki şey, balçıkla kaplı olarak bir mağarada uyanmaktı. | Open Subtitles | لابد أنني وقعت في حفرة أو شيء ما لأن الشيء التالي الذي عرفته استيقظت في كهف، مغطى بالوحل |
Sonra bir geldin ki dövmeli lav içinde mi kalmış? | Open Subtitles | الشيء التالي الذي رأيتيه هو ذو الوشم مغطى بالحمم المنصهرة؟ |
Sonra iki yazda bir hafta gelirler. Sonra bir bakarsın yabancılaşmışız. | Open Subtitles | ثم سوف يكون أسبوع كل صيف الشيء التالي الذي تعلمونه إننا سنصبح الغرباء |
Sonra bir bakmışsın, alelade bir müzede tavandan asılmışsın gelen geçen çocuklar da mahrem yerlerine bakıyor. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي تعرف، أنت تتدلى من السقف في متحف والأطفال ينظرون إلى أعضائك الخاصّة |
Bildiğim tek şey, polis tarafından... sorguya çekildiğim... ve akrabalarımın bana... bir çeşit sapıkmışım gözüyle bakması. | Open Subtitles | و الشيء التالي الذي أعرفه أنني أتعرض للاستجواب من قبل الشرطة و والدي ينظرون إلي |
Sonrasında hatırladığım tek şey, 110 no'lu karayolunda, tepetaklak bir vaziyette, kırık bir araba camı ve birkaç portakala bakıyor olduğum. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أذكره هو أنني كنت رأساً على عقب أحدق إلى زجاج مكسور و بعض البرتقال في الشارع 110 |
Sonra tek bildiğim, solunum cihazının alarmı ötmeye başladı. | Open Subtitles | وبعدها الشيء التالي الذي علمته أن الانذار لمروحته للتهوية انطلق |
Sonra tek bildiğim onun uzağa gittiği ve benim yalnız kaldığımdı. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعرفه، أنه ما وراء البحار وأنا وحيدة |
Bir dahaki sefere çatını özleyeceksin herhalde. | Open Subtitles | أظن الشيء التالي الذي ستشتاق إليه هو سطح بيتك |
Bir dahaki sefere çatını özleyeceksin herhalde. | Open Subtitles | أظن الشيء التالي الذي ستشتاق إليه هو سطح بيتك |
Bir baktım ki, ben...ben bir sandalyeye bağlıyım ve adam önümde oturuyor. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعلمه وجدتني مقيداً إلى مقعد وهذا الرجل يجلس أمامي كيف كان يبدو؟ |
Bir baktım ki, birkaç polis beni parktaki bankta uyandırıyor. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعلمه، بضع من رجال الشرطة يستيقظونني على مقعد حديقة |
Sonrasında tek hatırladığım bir daha onu asla göremedim. | Open Subtitles | و الشيء التالي الذي أتذكره كنت محجوزاً عند مؤسسة رئيسه |
Sonrasında tek bildiğim silahın önüne atladı ve tek başına içeri girdi. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعرفه أنّها تتجهّز وتذهب بمفردها |
Çünkü hatırladığım diğer şey... karanlıkta uyanmaktı. | Open Subtitles | لأن الشيء التالي الذي أتذكره هو إستيقاظي في صندوق السيارة وتعلمون, أنا |
Daha sonra hatırladığım şey, kendimi gemide bulduğumdu. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي أعرفه وجدت نفسي على السفينة |