"الطبيب الوحيد" - Traduction Arabe en Turc

    • tek doktor
        
    • tek doktora
        
    • tek doktorun
        
    Ve olay sırasında,dağdaki tek doktor bendim. TED وعندما حدثت .. كنت أنا الطبيب الوحيد على ذلك الجبل
    Eğer kasabadaki tek doktor olmasaydım, sosyal hayata vaktim olurdu. Open Subtitles ، لو لم أكن الطبيب الوحيد في المقاطعة سيكون لدي وقت للمجتمع ، سيدتي
    500 kilometre içindeki tek doktor Open Subtitles إنه الطبيب الوحيد في مساحة 500 كيلو متر مربع
    Kesintilerden dolayı görevdeki tek doktor sizsiniz. Open Subtitles فبسبب تخفيض عدد الموظفين أنت الطبيب الوحيد المناوب
    bu senden daha sevimsiz tek doktora yalakalık yapmak olsa bile. Open Subtitles حتى إن كان يعني ذلك تحمّل الطبيب الوحيد الذي هو أبغض منك
    Beni bulduklarında beynimin paramparça olduğunu ve beni kurtarabilecek tek doktorun ben olduğumu söylediler. Open Subtitles لقد قالوا أنهم عندما وجدوا جسدي كان مخي محطما ً لدرجةأن الطبيب الوحيد الذي كان بمقدوره انقاذي, كان أنا
    Tıbbi tedaviye ihtiyacı olabilir ve buradaki tek doktor benim, yani muhtemelen ben... Open Subtitles قد يحتاج إلى عناية طبّية وأنا الطبيب الوحيد هنا
    Hastanede burnu büyük bir pislik olduğunu düşünmediğimiz tek doktor sendin. Open Subtitles كنت بالنسبة لنا الطبيب الوحيد الغير متعجرف بالمشفى باكملها
    Yani, son 4 aydır şehirdeki tek doktor benim ve Bluebell'in insanları çok sadıktır. Open Subtitles انا اعني , بأنني كنت الطبيب الوحيد في هذه البلدة على مدى الاربع اشهر الماضية والناس في بلوبيل مخلصون
    Buraya gelip hastalara değer veren tek doktor sensin gibi ahkam kesemezsin. Open Subtitles لا يحق لكَ أن تقدمَ إلى هنا و تتظاهر بأنكَ الطبيب الوحيد الذي يكترث لأمر المرضى
    Üç hastaya da dokunan tek doktor senmişsin. Open Subtitles الطبيب الوحيد الذي لمس جميع المرضى ال3 هو أنتِ.
    Kesintili dikiş atan tek doktor ben değilim. Open Subtitles لستُ الطبيب الوحيد الذي يقوم بخياطة غير متقطعة.
    Cidden buradaki tek doktor ben miyim? Open Subtitles أنا على محمل الجد الطبيب الوحيد في المنزل؟
    Sanırım hatırladığı tek doktor ben olabilirim. Open Subtitles أظن أني لربما الطبيب الوحيد الذي يستطيع تذكره
    Cinsel işlev bozukluklarında uzmanlaşan tek doktor ve epey saygı duyulan biri. Open Subtitles الطبيب الوحيد المتخصص في الخلل الوظيفي الجنسي، وإنّه محترم جداً.
    Hayır, tatlım, kasabadaki tek doktor benim. Open Subtitles لا,أنا الطبيب الوحيد في المدينة
    O kadar küçük bir yerdi ki, kasabadaki tek doktor babamdı. Open Subtitles وكانت "سنترال سيتي" صغيرة حتى أن أبي كان الطبيب الوحيد في البلدة.
    100 km içindeki tek doktor benim. Open Subtitles أنا الطبيب الوحيد في نطاق 100 كيلومتر
    Ama unutma, Atlanta'daki tek doktor sen değilsin. Open Subtitles ولكن تذكر لست الطبيب الوحيد في "أطلانطا"
    İlacı onun vücudunda bulduğumuzda, binadaki tek doktora yöneleceğimizi biliyordu. Open Subtitles وقالت إنها تعرف إذا كانت العقاقير في نظام لها، أنه سيؤدي الرجوع إليه، الطبيب الوحيد في المبنى.
    Bu adadaki tek doktorun biraz uyuması gerekiyor. Open Subtitles ما نريده هو أن ينام الطبيب الوحيد على هذه الجزيرة قليلاً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus