Bu tip taciz ve muziplik ona Çocukluk anılarını hatırlatır. | Open Subtitles | هذا النوع من الاعتداء والمضايقة سيرجع لها كل ذكريات الطفوله |
Çocukluk travması. Çocukluk travması. Çocukluk travması. | Open Subtitles | صدمه الطفوله , صدمه الطفوله ,صدمه الطفوله |
Bir çocuk, Çocukluk döneminde büyüyünce mühendis mi, doktor mu ya da Kriket oyuncusu mu olsam diye düşünür. | Open Subtitles | خلال الطفوله نعتقد بان الطفل سوف يكون مهندس او دكتور لاعب كريكت عندما يكبر |
Çocukluktan mı yoksa sonradan mı geliştirdin? | Open Subtitles | هل هذا من ايام الطفوله او او بنيتها لاحقا؟ |
Ben çocukluğumdan beri dans ederim. | Open Subtitles | انا ارقص منذ الطفوله فقط قولي لي ما الحركات التي ترغبين ان اقوم بها ايروبكس |
Benim bu bütün berbat yönlerimden kendine güveneme, Çocukluk travması gibi şeylerden işte. | Open Subtitles | إنه جزء من الأشياء الكثيره اللعينه قله إحترام النفس , صدمه الطفوله .. هراء .. |
Yapacağın başka herhangi bir şey Çocukluk yaralarını sarmaya çalışmak olur. | Open Subtitles | كل ما تحاول فعله الآن هو معالجة جروح الطفوله |
- Siz ve Sherry Çocukluk aşkı mıydınız? | Open Subtitles | اذاً .. انت و "شيرى" كنتم احباء منذ الطفوله |
Çocukluk travması. Çocukluk travması. Çocukluk travması. | Open Subtitles | حسنا صدمه الطفوله ,صدمه الطفوله |
Görünüşe göre Christo, bu ağı yönetenlerden biriymiş. Bu kişiler Çocukluk arkadaşları. | Open Subtitles | "كريستو" و أحد من يديرون الشبكه أصدقاء منذ الطفوله |
Görünüşe göre Christo, bu ağı yönetenlerden biriymiş. Bu kişiler Çocukluk arkadaşları. | Open Subtitles | "كريستو" و أحد من يديرون الشبكه أصدقاء منذ الطفوله |
Çocukluk sorunları önemlidir. | Open Subtitles | لا,جولز. , مشاكل الطفوله مهمه للغايه |
Çocukluk anılarını geri getirir bu. | Open Subtitles | هذا ينبغي أن يعيد بعض ذكريات الطفوله |
Belki teşhisin, yaşlılığı kaçınılmaz bir düşüş değil de Çocukluk fantezilerini gerçekleştirme zamanı olarak görme isteğin tarafından yanıltıldı. | Open Subtitles | ربما حكمك كان قد غطى عليه رغبتك لئن ترى في الشيخوخه... وقت لا بد من حدوثها ,و لكنها وقت أيضا لعودة شغف الطفوله ... و الأحلام الخياليه يمكن أن تولد من جديد |
Her neyse... bu benim Çocukluk arkadaşım, Sameer. | Open Subtitles | على أية حال... هذا صديق الطفوله سمير |
Sameer'in Çocukluk arkadaşı. | Open Subtitles | صديق الطفوله لسمير. |
Bu Çocukluk fotoğrafı. | Open Subtitles | هذه الصوره من الطفوله |
Biz Çocukluktan beri kardeşiz. | Open Subtitles | انا و هو اخوه منذ طفولتنا. ما معنى هذا اخوه منذ الطفوله |
Çocukluktan beri her istediğimiz ...tek istediğimiz buydu. | Open Subtitles | انها كل ما كنا دائما نريده منذ الطفوله يا رجل ، منذ منذ ان كنا اطفالا |
Çünkü çocukluğumdan beri hayalim Gangnam'da yaşamak. | Open Subtitles | لان حلمي ايام الطفوله انا اعيش في غانغ نام |
Dalmıştım ve kelimenin tam anlamıyla çocukluğumdan beridir görmediğim bu üç adamla çarpıştım. | Open Subtitles | كنت مشغولاً و إصطدمت بهؤلاء الثلاثه الذين لم أرهم منذ الطفوله |