Eşyalarını toplar, uçağa atlar ve Güney California'daki tedavi merkezine gideriz. | Open Subtitles | وسنحزم اشياءك علي الطائرة للذهاب الي مركز العلاج في جنوب كاليفورنيا |
Denizaşırı ülkelerde tedavi olması gerekiyordu ve birden bütün dünyamız yerinden oynadı. | TED | كان من المفروض ان نبحث عن العلاج في الخارج ولكن سحب البساط من تحتنا |
Bu, hiç kimsenin sinirlara saygi duymadigi bir terapi. | Open Subtitles | هذا ما سيكون حال العلاج في حالة لم يحترم أحدٌ الحدود |
Annem öldürüldüğünde bir hayat boyu yetecek kadar terapi aldım. | Open Subtitles | لقد حظيت بما يكفي من العلاج في السنوات الاخيره عندما قتلت والدتي |
İlacı buna benzer cihazlara yerleştiriyoruz. | TED | يتم تضمين العلاج في أجهزة تبدو مثل هذه. |
Eğer ölürsek, gelecekte bu tedaviyi yaymak için beslediğiniz bütün umutlarda bizimle beraber ölür. | Open Subtitles | إذا مُتنا , فربما لن يكون لديكم أمل لنشر هذا العلاج في المستقبلِ الذي سيموت معنا |
Galen, hastalıklara bu mâyilerden birinin dengesizliğinin neden olduğunu; dolayısıyla tedavinin, mâyilerden birinin vücut dışına akıtılmasında yattığını savunuyordu. | Open Subtitles | حاول "غالينوس" أن يبرهن أن المرض سببه اختلال التوازن في إحدى المزاجات لذا يكمُن العلاج في تصريف الجسم من بعض هذا المزاج |
Bu terapinin, onun geniş alet çantasındaki aletlerden birinin olduğunun farkına vardım. | Open Subtitles | وقد فهمتُ أنَّ العلاج بالصدمات الكهربائية هو مجرّد اداة أخرى من أدوات العلاج في هذا المكان |
Solucanların çok yaygın olduğu toplumlarda tedavi okulda bile yapılabilir. | TED | يتسنى للمجتمعات التي تشهد مستوى انتشار عال من الديدان صرف العلاج في المدرسة. |
Eğer yaşıyorsa, bir yerden tedavi görüyor olmalı. | Open Subtitles | إن كان كذلك, فهو يتلقى العلاج في مكان ما. |
Keşke bizim hastanemizde tedavi olsaydı. | Open Subtitles | أتمنى من أن كان باستطاعته تلقى العلاج في المشفى هنا |
Ve bazıları bu katta tedavi görüyor beyefendi. | Open Subtitles | و العديد منهم يتلقون العلاج في هذا الطابق |
Taft Memorial Hastanesinde tedavi ediliyormuş. | Open Subtitles | انه يتلقى العلاج في مستشفى تافت التذكاري |
Çocukken çok terapi görmüş. | Open Subtitles | الكثير من العلاج في مرحلة الطفولة |
Üniversitede terapi deneyimleri bölümünde | Open Subtitles | يمارس العلاج في الجامعة |
İlacı ben bitiremeyecek hale gelirsem senin tamamlaman için gereken talimatları hazırlıyorum. | Open Subtitles | ..تعليمات لك بخصوص تركيب العلاج في حال عجزت عن تركيبه بنفسي |
Mantar öldürücü ilacın aerosol modelini yapıp ilacı GD'nin ve kasabanın her yanına pompalayacağız. | Open Subtitles | علينا إنشاء نسخة هوائية من مبيد الفطريات وضخّ العلاج في جميع أنحاء "غلوبال" ثم البلدة |
tedaviyi tüm dünyaya taşıdık. | Open Subtitles | لقد تم تقديم العلاج في جميع أنحاء العالم. |
Ve her mutasyona uğradığında da tedaviyi üretebileceklerini söylediler. | Open Subtitles | وأنهم أيضا قادرون على صنع العلاج في كل مرة يقوم بالتحور |
San Francisco'nun güzel halkı sayesinde özel teslimatla tedavinin geldiği söylentisi var. | Open Subtitles | الشائعات تنتشر بأن العلاج في الطريق شكر خاص للصالحون في (سان فرانسيسكوا). |
heteroseksüellerde, çoğunlukla ticari sekste ve uyuşturucu bağımlılarında, tedavinin başlamasından sonra aslında pek bir şey olduğu yok, ve bu da daha önce bahsettiğim güdülerin hizalanmasından kaynaklanıyor. | TED | في شريحة ممارسي العلاقات الجنسية السليمة .. وكيف انخفضت بكثرة بين " صانعي الجنس " ومتعاطي المخدرات وكما ترون لايوجد تحسن بالغ بعد بدء العلاج في البلد وهذا الانخفاض بسبب كل تلك الحوافز التي امامنا والتي تحدثت عنها سابقاً |
Biliyorum şu an bi terapinin üstesinden gelemezsin ama bir çözüm yolu biliyorum. | Open Subtitles | - وأنا أعلم أنك لا تستطيع تحمل العلاج في الوقت الراهن، لكن لدي حل. |