kızları çalıştıran düzinelerce antrenör var. | Open Subtitles | هنالك العديد من مدربي الفتياة لن تجدي صعوب في ايجاد أحدهم |
Hamile kızları sınırdan geçiren bir kadınla buluşuyorum. | Open Subtitles | كنت اُقابل إمرأة تُساعد الفتياة الحوامل على عبور الحدود |
Bizim gibi sert kızları seviyorsun. | Open Subtitles | إنك تحب الفتياة النشيطات, أليس كذالك؟ |
Bugün bu kızlara benimle konuşabilmeleri için son bir kez izin veriyorum. | Open Subtitles | لقد أعطيت الفتياة فرصة أخيرة للحديث معي اليوم |
Sadece seni sinirlendiren kızlara aşık oldun. | Open Subtitles | فأنت لم تحبب سوى تلك الفتياة التي تضايقك |
Buradaki kızlardan bir tanesini bile gezmeye çıkarmadın mı yani? | Open Subtitles | ولم تأخذ واحده من هذه الفتياة لنزهة؟ |
Benden güçlü olan kızlardan hiç hoşlanmam. | Open Subtitles | أكره الفتياة الاتي أقوى مني |
O Kızlar da duruyordu. | Open Subtitles | أولئك الفتياة مازلن هناك الواحدة منهن, حتى لو كبرن |
Ama ben kız seven kızları severim. Sorun değil. | Open Subtitles | ولكني احب مثل هؤلاء الفتياة , أنا بخير |
Ama ben iyi anlarım. Geçmişinde kızları takip etmişliğin varmış? | Open Subtitles | لديكَ تاريخٌ في ترصُّد الفتياة , صح ؟ |
- Ben kızları eğitmem. | Open Subtitles | لا أدرب الفتياة |
Sana kızları çalıştırmadığımı söyledim. | Open Subtitles | قلت لك أنا لا أدرب الفتياة |
- Ben kızları çalıştırmam. | Open Subtitles | انا لا ادرب الفتياة |
Sadece seni sinirlendiren kızlara aşık oldun. | Open Subtitles | فأنت لم تحبب سوى تلك الفتياة التي تضايقك |
Belki de benden hoşlanmayan kızlara alışık olmadığımdandır. | Open Subtitles | ربما انا معتاد على الفتياة بان بحبوني |
Ya da uğraştığın diğer genç kızlara. | Open Subtitles | أحد الفتياة التي تُمارس معها المرح |
Sanırım kızlardan hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد أني أحب الفتياة |
İşte ben de genç Kızlar için böyle hissediyorum. | Open Subtitles | لا تريدها مجدّداً؟ حسناً، ذلك ما أحسّ به حول الفتياة الصغيرات. |
Bütün o küçük Kızlar sıra olmuştu. Dilleri dışarıdaydı. | Open Subtitles | كل الفتياة الصغار أخرجن ألسنتهن إلى الخارجج |