| Aslında, 1998'den beri Federal hükümet çiftçilere tütün yetiştirmemeleri için para ödüyor. | Open Subtitles | في الحقيقة، ومنذ سنة 1998 الحكومة الفدرالية تقوم بالدفع للمزارعين لعدم زراعتها |
| Federal hükümetin devlet okullarında, erken cinsel ilişki karşıtı eğitim vermesine karar verildi. | Open Subtitles | حل ذلك الحكومة الفدرالية عليها دعم تعليم الامتناع عن الجنس في المدارس العامه |
| - Çocuk pornosu izleyebilmen için devletten ve Federal yönetimden izin belgesi. | Open Subtitles | تصريح من سلطة الولاية ،و السلطة الفدرالية لمشاهدة ، تصرفات الفتى الخليعة. |
| Bu da Guinness Rekorlar Kitabından gelmiş, beni tebrik ediyorlar... en fazla kişiyi vurup öldüren kadın FBI ajanı olduğum için. | Open Subtitles | هذه رسالة من كتاب غينيس للأرقام القياسية يهنءونني فيها على حصولي على لقب العميلة الفدرالية التي قتلت أكبر عدد من الناس |
| FBI atınca ceset torbasını almak için Ajan Axelrod sizi izliyor. | Open Subtitles | العميل أككسيرود يتعقبك ليحضر كيس الجثث عندما تلقي بك المباحث الفدرالية |
| FBI'ın kaçmasına izin verdiği adamlarım bu operasyon için ne kadar uğraştığımı biliyor. | Open Subtitles | رجالي في المباحث الفدرالية سمحوا لي بالهرب إنهم يعلمون بجهودي في هذه العملية |
| Federal hükümete qöre 90 gün içinde yapılacak olan batış.. | Open Subtitles | أُعلنَت الحكومة الفدرالية أنها ستُشهرُ إفلاسها في الثلاثة أشهر المقبلة |
| Bize ulaşan bilgiye göre Federal yetkililer şüphelilerin terör faaliyetlerine karışmış olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | لقد أتتنا معلومة بأن السلطات الفدرالية تظن أن المشتبه به متورط بنشاطات ارهابية |
| Bu arada, sizler bilirsiniz Birleşik Devletlerde, Federal binaların resimlerini çekemezsiniz, ama Google bunu sizin için yapabilir. | TED | وعلى فكرة، كما تعلمون أنه في الولايات المتحدة لا يمكنك تصوير المباني الفدرالية ولكن جوجل يمكنه فعل ذلك من أجلك |
| Her yıl Federal hükûmet araştırmalara 60 milyar dolar harcıyor. | TED | كل سنة، تنفق الحكومة الفدرالية 60 بليون دولار في دعم البحوث. |
| Bu derin Federal kazançların ötesinde, evli insanlar daha fazla para kazanıyorlar. Daha sağlıklıyız, | TED | لكن بعيداً عن الاكراميات الفدرالية الجزيلة الاشخاص المتزوجون يجنون مالاً أكثر ونحن أصحاء |
| Kadın sağlığı, Federal bir para toplamanın bakış açısından bazen popüler, bazen o kadar popüler değil. | TED | صحة النساء، من وجهة نظر التمويل الفدرالية تكون في بعض الأحيان ذات شعبية وفي بعض الأحيان لا تكون شعبية |
| 1889 da bir ilkbahar gününde Federal hükümet adını "arazi koşusu" koydukları birşey düzenledi. | TED | في يوم ربيعي عام 1889، عقدت الحكومة الفدرالية ما أسمته بسباق على الأراضي. |
| - Evet, ama bu benim suçum değil. - FBI'danız. | Open Subtitles | أجل، لكن لا تؤاخذيني على ذلك، نحن من المباحث الفدرالية. |
| FBI'da müfettişlik yapmış birisin. Denilene göre en iyilerinden hem de. | Open Subtitles | كنتِ محققة مع المباحث الفدرالية وحسب كل الرويات، أحد أفضل عملائهم |
| Interpol'ün arananlar listesinde ilk üçte. FBI ve CIA'de ilk beşte. | Open Subtitles | المرتبة الثالثة للمطلوبين لدى الشرطة الدولية والخامسة لدى المباحث الفدرالية والاستخبارات |
| Interpol'ün arananlar listesinde ilk üçte. FBI ve CIA'de ilk beşte. | Open Subtitles | المرتبة الثالثة للمطلوبين لدى الشرطة الدولية والخامسة لدى المباحث الفدرالية والاستخبارات |
| Doğruca polise gidin, tamam mı? Sakın FBI'a teslim olmayın. | Open Subtitles | إتجهوا مباشرةً إلى سيارات الشرطة لا تتوجهوا إلى المباحث الفدرالية |
| FBI takvimlerine erkek resimleri koyarlarsa sana sadece 12 ay mı olacak? | Open Subtitles | عندما يشرعون بعمل تقويم لرجال المباحث الفدرالية سيكون فقط 12 شهرا لك |
| Hayır, ama polisi peşinizden ancak 24 saat önleyebilirim. federaller işin üstündeler! | Open Subtitles | كلا , إنما سأحميكما لفترة 24 ساعة فالشرطة الفدرالية تعمل على القضية |
| Rivayete göre Federallerin hayalet tutukluları sorgulamak için gizli mevkilere götürmek için kullandıkları CIA'ye ait paravan bir şirket. | Open Subtitles | إنها واجهة للسي آي أيه والشرطة الفدرالية يستخدمونها لنقل سجين مهم لموقع خفي للإستجواب |
| Ajan Todd'a Andrews'a inince cesedi FBl'a teslim etmesini emrederim. | Open Subtitles | سأمر العميلة تود بأن تسلم الجثة لمباحث الفدرالية في أندروس |
| Üzgünüm,ama bana başka çare bırakmadın. - FCC'yi aradım. | Open Subtitles | أنا آسفة ، لكن لم تترك أي خيار إتصلت بلجنة الاتصالات الفدرالية |