| Anlaşma yaptığına dair Fransız yetkililerden kanıta ihtiyacımız olacak, ve göçmenlik formlarında yalan söylediğin an hayatın tehlikeye girmiş. | Open Subtitles | نحن بحاجه ل أثباتات من السلطات الفرنسيه لأكمال الاجراءات وأن حياتك كانت بخطر عندما كذبت عند ملئك أستمارة الهجرة |
| Bugünkü öğle yemeğinde tanık olduğum 16.yy Fransız meclisi gibi. | Open Subtitles | مثل محكمة الفرنسيه في القرن 16 التي شاهدتها على الغداء |
| Ajandana o genç Fransız kızın ismi gibi, şeyleri eklemek için mi geldin? | Open Subtitles | أو انك أتيت هنا لكى تضيف ملاحظات مثيره الى دفتر يومياتك مثل أسم البنت الفرنسيه التى سبحت لكى تقابلها ؟ |
| Fransızca ve Almanca konuşan birisine ihtiyacım var. - Evet, Komutanım! | Open Subtitles | و أنا أحتاج شخص يتحدث الفرنسيه و الالمانيه نعم يا سيّدي |
| Senin için Fransızca bile öğrendim ve sen sonra beni öylece fırlatıp... | Open Subtitles | , تَعلّمَت الفرنسيه من اجلَك وبعد ذلك تركتنى لذا أنت يُمْكِنُ فقط |
| Fransız kızın sürdüğü bir tekneden kıyıya yüzdün. | Open Subtitles | سبحت نحو الشاطى من مركب كانت تقوده البنت الفرنسيه |
| Er Dufourquet, 3. Filo. Fransız Hava Kuvvetleri. | Open Subtitles | الجندى دو فوركيه , السرب الثالث فى القوات الجويه الفرنسيه , أفهمت ؟ |
| Fransız hükümetinin resmî memuruna açık saçık ve müstehcen sözler söylediğiniz için. | Open Subtitles | للإيحاء بملاحظات و تلميحات فاسقه .إلى مسؤولين في الحكومه الفرنسيه |
| İyi teçhizatlanmış Fransız birlikleri, İngilizler ile birlikte denize açıldı. | Open Subtitles | القوات الفرنسيه التى أبحرت بصحبة الأنجليزيه كانت معده أعداداً جيداً من جهة المعدات |
| Fransız Yüksek Komutanlığı basın bültenidir. | Open Subtitles | نقوم يومياً بقراءة التقارير التى تصدر عن القياده الفرنسيه العليا |
| Bu Alman tren istasyonu, artık Fransız birliklerinin kontrolünde... | Open Subtitles | هذه كانت محطة قطارات ألمانيه و هى الأن فى حوزة القوات الفرنسيه |
| Asıl düşman Almanlar değil, Fransız hükümetiydi. | Open Subtitles | العدو فعلياً لم يكن الألمان العدو كان منافسيه فى الحكومه الفرنسيه ذاتها |
| Fransız komuta kademesinde moraller çabuk bozulmuştu. | Open Subtitles | الروح المعنويه للقياده الفرنسيه أنهارت بسرعه كبيره |
| Evet. Ve bilirsiniz, ondan başlangıç seviyesinde Fransızca alıyordum. | TED | حسناً،تعلمون ، كانت تعلم الفرنسيه للمبتدئين ، تعلمون. |
| Ona şiir yazıp lokantalara götürür, Fransızca sipariş verirdim. | Open Subtitles | اعتدت ان اكتب لها قصائدها واخذها الي المطاعم واطلب لها الاكلات الفرنسيه |
| günlük konuşma için fazla Fransızca kullanıyorsun bence bu sandalağacı kötü kokuyor. | Open Subtitles | أنت تستعمل الكثير من الكلمات الفرنسيه في كل محادثه أعتقد أن شمعات الصندل لها رائحه قذره |
| Fransızca ve Almanca konuşan birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | و أنا أحتاج شخص يتحدث الفرنسيه و الالمانيه نعم يا سيّدي |
| Senin için Fransızca öğrendim. ve sen beni mahvettin... | Open Subtitles | تَعلّمَت الفرنسيه من أجلَك وبعد ذلك تركتني لذا أنت يُمْكِنُ فقط |
| Fransızca konuşuyorsun. Belki Fransız arkadaşları vardır. | Open Subtitles | تتكلمين الفرنسيه لَربما كان عندها أصدقاء الفرنسيون |
| Yapamam. Fransızcam iyi değil. | Open Subtitles | ليس من المحتمل تماما أنا لا أجيد الفرنسيه |
| Yoksa onları yüzyıllık bir mücadeleye, hâlâ ihtilal dönemindeki Fransa gibi en iyi metodun geri çekme olduğu zamanlara mı mahkûm edeceğiz? | TED | ام , اننا سنحاربهم طوال القرن , كما كانت ايام الثورة الفرنسيه وافضل طريقة هي سحب القضيب قبل القذف ؟ |
| Fransızlar'ın tankları piyade birliklerine dağıttığını biliyorduk. | Open Subtitles | لقد علمنا أن القياده العليا الفرنسيه قامت بتشتيت فرق الدبابات على الجبهه |