Eskiler tarafından yaratılmış bir cihazın hangi gezegende olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني أخبارك عن كوكب حيث يوجد جهاز صنع بواسطة القدماء |
Wraith kuşatması altındayken kaçıp, Dünya'ya dönen Eskiler'in isimlerine ait bir kayıt. | Open Subtitles | إنها أسماء القدماء الذين رحلوا عندما كانت تحت الحصار ورجعوا إلى الأرض |
Hakkındaki kayıt, Dünya'nın geçidi eski Mısır'a gömüldüğü zaman sona eriyor. | Open Subtitles | أخر معلوماتنا عنه عندما دفنت البوابه الارضيه من قبل القدماء المصرين |
eski insan onları mitleştirmiş ve doğa korkunç bir şey yaratmıştı. | Open Subtitles | الناس القدماء ذكروهم في الاساطير, لكنّ الطّبيعة عملت شيئ ماأكثر فظاعة |
Görüyorsun ki kim Kadim teknolojisini kullanma becerisine sahipse, bizim ilgimizi çekiyor. | Open Subtitles | كما ترى، أي شخص قادر على تقنية القدماء يشكل أهمية بالنسبة لنا |
Antik Yunanlar bir sabah uyanıp gökyüzünün mavi olduğunu fark etmediler. | TED | لم يستيقظ اليونانيون القدماء يوماً ما ليكتشفوا أن لون السماء أزرق. |
Bu, iki sene önceydi. Kadimler geldiklerinde yeni bir çok sistemi devreye soktular. | Open Subtitles | هذا كان قبل عامين قبل حضور القدماء والذي نشط عدد من النظم الجديدة. |
Eskiler diye bahsettikleriniz, Wraith'lerle savaşmanın daha iyi bir yolunu bulma arayışlarında çaresizdiler. | Open Subtitles | القدماء ، كما تدعونهم كانوا يائسين في البحث عن أفضل طريقة لمحاربة الأشباح |
Eskiler yaratmayı amaçladıkları silah olmayacağımızı anladıklarında, buna bir son vermeye karar verdiler. | Open Subtitles | عندما إستنتج القدماء بأنّنا لن نصبح أبداً السلاح الذي رغبوا بصناعته قرّروا إنهائه |
Görebildiğim hiç birşey bizim Eskiler'le ilgili bildiklerimize benzemiyor. | Open Subtitles | لاشئ يمكنني رؤيته يشابه أي شئ نعرفه بشأن القدماء |
Belki Eskiler gittikten sonra buraya geldiler. | Open Subtitles | ربما جاءت الى هذا الكوكب بعد مغادرة القدماء |
Bunlar O'Neill'ın Eskiler'in bilgisi beynine aktarıldıktan sonraki hali. | Open Subtitles | هذه لأونيل عندما حملت كل معرفة القدماء المخزنة في عقلة |
eski Mısırlılarla ilgili şeyleri, duvara kazıyarak geride bıraktıklarından biliyoruz. | Open Subtitles | عرفنا بالمصريين القدماء لأن الذي تركوه ورائهم نقش على الأحجار. |
O sadece eski bakıcı babalarından biriyle kavgaya karıştığını söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها دخلت في عراك مع أحد آباءها القدماء بالتبنّى |
eski'lerin bilgisinin bile şu anda sana yardımı olabileceğinden emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكد حتى لو أن معرفه القدماء يمكنها مساعدتك الأن |
Kadim büyücüler çok bilge insanlardı. Bir sebebi olmadan çok güçlü büyüler yapmazlardı. | Open Subtitles | السحرة القدماء كانو رجال الحكمة العظيمة هم لم يشعوذو اقوى العزائم دون سبب |
SNM'ler olma olasılığından bahsetmiyorum bile. Ya Kadim hologram bayanın bahsettiği düşman bu Wraithler ise? | Open Subtitles | ماذا لو الريث هو عدو القدماء الذي ذكر في الهولوجرام؟ |
Her toplumun, Antik çağlara dayanan rüyalarla ilgili teorileri vardır. | Open Subtitles | كل مجتمع يعود إلى القدماء كان عنده النظريات بخصوص الأحلام |
Antik Yunanlılar, bu tip bilimsel modelleri kuran ilk insanlardı. | Open Subtitles | اليونانيون القدماء كانوا أول من قام ببناء هكذا نماذج علميّة |
Ama ona ne zaman birisi otursa, bu yeri inşa eden Kadimler hakkında yeni bir şeyler öğreniyoruz. | Open Subtitles | لكن كل مرة يجلس فيها شخص ما،نتعلم شيء جديد حول القدماء. |
Kadimler bu galakside milyonlarla yıl dolaştı. | Open Subtitles | بعد أن إستكشف القدماء هذه المجرةِ لملايين السنوات. |
Daha şimdi Kadimlerin bu fırtınaları her 20, 30 yılda yaşadığını söyledin. | Open Subtitles | قلت لتوّك أن القدماء واجهوا هذه العواصف كل 20 أو 30 عامًا |
Hakikati arayanlar olarak sizler, hemen hüküm vermeyecek ve Eskilerin yazılarına öylece güvenmeyecek kadar bilge olmalısınız. | Open Subtitles | كباحثين عن الحقيقة ستكونون حكماء في أحكامكم و ألا تضعوا ثقتكم بسهولة بكتابات القدماء |
Atlantis'i bulmak için bir keşif ekibi oluşturdum ve umarım Dünyayı o kadar sene önce terk etmiş olan Kadimleri de bulacağız. | Open Subtitles | أنا أجمع فريق بعثة لمحاولة إيجاد أطلانطس وعلى أمل،ايجاد القدماء الذي، تركوا الأرض كل تلك السنوات الماضية. |
Özellikle de yaşlı olanlar. Çok çabuk gücenirler. | Open Subtitles | السكان القدماء أصبحو حادّي المزاج من السهل جدا إغضابهم. |
O zaman hiçbir amaca hizmet etmez. Ataların bunu istediğinden emin misin? | Open Subtitles | أتعتقدين أن القدماء كانوا ليرغبوا في ذلك؟ |
Zoroastriyen dinin bir tanrısı idi. | Open Subtitles | لقد كان يعتبر مثل اللاهوت الدينى عند القدماء |
Antik çağlarda duvarların tanrılar tarafından yada Truvalılar lehine çalışan ilahi bir güç tarafından inşa edildiği düşünülmüştür. | Open Subtitles | كان القدماء يعتقدون أنها من تشييد الآلهة أو نوع من التدخل الإلهي نيابة عن أهل طروادة |