"الكتروني" - Traduction Arabe en Turc

    • elektronik
        
    • siber
        
    • bir elektrik
        
    Bu arabada elektronik valf kontrolü, elektronik vites kontrolü ve elektronik diferansiyel var. Open Subtitles هذه السيارة تحتوي على صمام الكتروني وعلبة غيارات الكترونية وعلبة تروس تفاضلية الكترونية
    Ayrıca, elektronik tıbbi kayıt sistemi kullanıyoruz. TED يمكننا أيضا استخدام نظام سجلات طبي الكتروني
    Dünyadan elektronik bir iletişim. Tüm zamanlara ait. Open Subtitles اتلقى اتصال الكتروني من الارض من كل الازمنه
    elektronik olan her şey bu cihazın bir kilometre yakınına geldiğinde çalışmıyor. Open Subtitles اى شىء الكتروني فى مسافة قطرها ميل واحد يتوقف فى الحال
    İpek Yolu'nun sıradan bir siber suç tasarısı olmadığını görebiliyordum. Open Subtitles أستطيع أن أرى أن طريق الحرير لم يكن مجرد مخطط الكتروني اجرامي آخر
    Tank tarayıcıyı bloke ediyor ve bir elektrik kilidiyle korunuyor. Open Subtitles وعاء الحفظ يمنع عملية الفحص و هو مغلق بمفتاح الكتروني
    Bileşimi incelemek için X ışınlı, taramalı elektronik mikroskop kullandım. Open Subtitles استخدمت مجهر الكتروني للفحص بالإضافة إلى ارتباط مع أشعة إكس، وتحليل تكويني
    ama sadece telsiz değil. elektronik herhangi bir şeyle olabilir. Open Subtitles و هذا لا يشمل الراديو فقط ، يمكن أن يحدث لأي جهازٍ الكتروني
    elektronik atesleme, bilgisayar cipleri, hic kalkisma bile. Open Subtitles مشغل الكتروني شرائح إلكترونية، انس الأمر
    elektronik ateşleme, bilgisayar çipleri, hiç kalkışma bile. Open Subtitles مشغل الكتروني شرائح إلكترونية، انس الأمر
    Malikane, aman ne büyük süpriz, içeri sızmaları engellemek için üst düzey elektronik alarm sistemiyle döşenmiş. Open Subtitles لديه نظام حماية الكتروني مفاجئ سيقوم بإنذاره
    Dosya yüklemede herhangi bir kota sınırı yoktur, birden çok sunucudan geçmesi için dosyaları beklemek gerekli değildir, ve kimin yaptığını gösterecek elektronik izde bırakmaz. Open Subtitles لا يوجد اي سعة مُلزم بها على رفع الملفات ولا تنتظر عبور الملفات عبر العديد من الخوادم ولا درب الكتروني
    En kötü senaryo, bunu kullanırız 1.5 km. içerisindeki bütün elektronik eşyaları bozar. Open Subtitles في أسوأ الأحوال ، سوف نلجأ إلى هذا هذا الجهاز يطلق نبضة تعطل كل شيء الكتروني ضمن إطار ميل كامل
    Liber8, bulunduğunda Betty sanılsın diye sisteme elektronik köstebek yerleştirmiş. Open Subtitles حركة التحرير 8 وضعت فيروس تجسس الكتروني في المكان الذي يوقع ب بيتي عندما يتم العثور عليه
    Vay bak sen, onaylanmış elektronik cihaz kullanıyorsun. Open Subtitles ،حسنٌ، أنظروا إلى هذا أنت تستعملين جهاز الكتروني مرخّص
    Benim ilgilendiğim şey onlarla birlikte yerleştirilmiş küçük bir elektronik aygıt. Open Subtitles ما أنا مهتم حقا في هو جهاز الكتروني صغير التي تم تخزينها معهم.
    Şimdi size bir sineğin kızılötesi ışıkta, saniyede 7.000 kare hızla çekilmiş videosunu göstereceğim. Sağ tarafta, ekranın dışında, saklanmış elektronik bir yırtıcı var, sineğe doğru gidecek. TED ولذلك أريد أن أريكم فيديو عالي السرعة لذبابة صوّرت بسرعة 7000 لقطة في الثانية في ضوء بالأشعة تحت الحمراء، وفي الشاشة اليمنى يوجد مفترس الكتروني والذي سيهاجم الذبابة.
    Eğer bu tohumu düzgün sularsanız ve bakarsanız, gelişimsel bir hesaplama ( computation), bir moleküler hesaplama yapacak, ve elektronik bir bilgisayar kuracaktır. TED ومايحدث عند سقاية البذور والعناية بها بشكل سليم, هو أنها سوف تقوم بحسابات تطويرية حسابات جزئيئة و سوف تبني جهاز حاسوب الكتروني.
    elektronik aleti olan biri olmalı. Open Subtitles ستبحثين عن رجل معه جهاز الكتروني
    Dişlerine elektronik olmayan, işaret veren bir cihaz yerleştirmiştim. Open Subtitles لقد قمت بتركيب جهاز تتبع غير الكتروني
    Eski çaylak özel ajan hızlı bir şekilde siber bölüme geçiş yaptı demek. Open Subtitles تسارع المبتدئ القديم الى عميل خاص تخرجت الى الكتروني
    Buna gerek yok. İnsan bedeninin kendine ait bir elektrik akımı vardır. Open Subtitles ليس ضروريا,فالجسم الآدمي لديه حقل الكتروني خاص به

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus