Ve birden kolay yoldan para kazanmak için laboratuvara gelen o yaşlıca ve sarhoş adamın bu kişi olduğunu hatırladım. | TED | وتذكرت أن الشخص الكبير المخمور قد جاء في أحد الأيام إلى المختبر منتظرا الحصول على بعض الكسب السريع وهذا كان ذلك الشخص. |
Dün akşam içeri aldığımız gitarlı sarhoş nerede? Adı neydi? | Open Subtitles | أين المخمور ذو الجيتار الذى قبضنا عليه ليلة أمس ، ما اسمه ؟ |
sarhoş polisin martılara ateş etmesi dışında. | Open Subtitles | ماعدا عندما بَدأَ ذلك الشرطي المخمور بالإطْلاق النّار على ذلك النوارسِ. |
Denedim! sarhoş maymun yumruğuyla engelliyor. | Open Subtitles | لقد حاولت ولكنه صدها بقبضة القرد المخمور |
Annem her gece pislik Ayyaş kocasına kendini dövdürürdü. | Open Subtitles | كانت أمّي تُضرب ضرباً مُبرحاً بواسطة زوجها المخمور. |
Bu görüntüler dün akşam sarhoş Deniztarağı'nda sarhoş edilmiş bir bebek tarafından kullanılan bir aracın yarattığı binlerce dolarlık hasarı göstermektedir. | Open Subtitles | كان هذا هو الموقف في بار "المحار المخمور" يوم أمس حيث قام طفل مخمور بقيادة سيارة وتسبب في خسائر بآلاف الدولارات |
Senin tek oğlunu öldüren sarhoş sürücüden intikam almak istedin. | Open Subtitles | الانتقام من السائق المخمور الذي قتل ابنك الوحيد |
Yoksa şimdi sarhoş bir marmoset gibi uyuyor olurdum. | Open Subtitles | وإلا سأكون غاطاً في النوم كالغرير المخمور |
sarhoş dürüst adam olmaya çalıştım, ayık bir hırsız olmaya çalıştım, şimdi de sarhoş bir hırsız olmaya çalışacağım. | Open Subtitles | ,الامر كله انني حاولت بجدية أن اكون الرجل الصادق المخمور ,اللص الصاحي لذلك سأصبح اللص المخمور |
Yine de güzel, bilirsin, senin hep sarhoş sürücü olman? | Open Subtitles | يظل إحساس جميل , تعرف , أن نأخذك كـ سائقنا المخمور |
Yılbaşı partisindeki sarhoş üstüme kustuğundan beri bu kadar eğlenmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أحظى بالمرح كثيراً منذ أن قام المخمور ذلكٌ بالتقيُئ علي في حفلة رأس السنة |
sarhoş Eden Alem Çorbası. Bundan sonra ona bu ismi verelim. | Open Subtitles | شوربة المخمور في حفلة عربدة هذا ما يجب ان نسيمها |
Bir sarhoş cüzdanını çalar ama sonra kendini kötü hisseder. | Open Subtitles | المخمور يسرق محفظتك ويشعر بالذنب حيال ذلك |
İçeride bir avuç sarhoş ördek gibi süzülüyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم ترفرفون متخبطين مثل مجموعة من البط المخمور |
Bilmiyorlardı ki bunu sarhoş başkanın aldığı grip aşıları dandik çıkınca yeni grip aşıları alabilmek için yaptım. | Open Subtitles | لم يعلموا انني فعلتها لادفع للقاح الانفلونزا بعد أن جلبها المحافظ المخمور لتكون لقاح الهلام |
Ama merak edersin diye diyorum, ona vuran sarhoş iyileşecek. | Open Subtitles | وان كنت تتسائل عن المخمور الذي صدمها سيكون بخير |
Bu çocuğun sarhoş kardeşi yeğenimi komaya soktu! | Open Subtitles | الشقيق المخمور لهذا الفتى اطاح بإبنة اخي في غيبوبة |
Oğlum beni bencil, yalancı, zil zurna sarhoş biri olarak tanıyor. | Open Subtitles | ابني يعرفني فقط كذلك الأناني, الكاذب, المخمور المتعثر. |
Ayyaş şerif enkazdaki GPS bilgilerini indirmeme izin verdi. | Open Subtitles | العمدة المخمور سمح لي بتحميل بيانات الجي بي اس من الحطام |
Alkollü bir kutlamanın sonu kötü mü bitti? | Open Subtitles | الاحتفال المخمور حصل به شيء ما؟ |
Demek pislik dolu kafası olan alkolik okul arkadaşı sensin? | Open Subtitles | إذن أنت المخمور ذو الأفكار الساذجة فى رأسه؟ |