"المذنّب" - Traduction Arabe en Turc

• kuyruklu yıldız
• kuyruklu yıldızın
• kuyruklu yıldızı
• kuyruklu yıldıza
• kuyruklu yıldızdan
• kuyruklu yıldızının
• ki bu kuyruklu

Sadece yeterince kuvvet uygulanırsa, kuyruklu yıldız veya göktaşı gezegenin etrafında yörüngeye girer ve bir uyduya dönüşür.
إن كانت كافية، فإن المذنّب أو الكويكب يذهب ليدور حول الكوكب ويصير قمرًا جديدًا

Güneş sistemi boyunca seyahat eden bunun gibi bir kuyruklu yıldız tüm astronomik nesnelerin içinde en fantastik olanıdır.
رحلة المذنّب وهو يُبحر عبر النظام الشمسي هي أروع رحلات كافّة الجسيمات الفلكية

Büyükannemle konuşuyordum ve bana kuyruklu yıldızın kıyameti işaret ettiğini söyledi.
حسناً، لقد كانت تتحدّث مع الإلهام و قالت أنّ المذنّب علامة من علامات تهديد الموت

kuyruklu yıldızın katı parçası yalnızca bir kaç mil çapında olabilir.
الجزء الصلب من المذنّب قد يكون بعرض بضعة أميالٍ فقط

Çünkü yağmur yağarsa, kuyruklu yıldızı göremeyiz.
لأنّه لو أمطرت، لن نكون قادرين على رؤية المذنّب

Bir sonraki kuyruklu yıldıza, dolunaya ya da tutulmaya dek.
إلى أن يحلّ المذنّب التالي أو بدر التمام أو كسوف.

Şimdi kuyruklu yıldızdan ve uydudan meydana gelen kalıntılar ve buz parçaları karıştılar.
اختلطت الأطلال الجديدة من القمر مع الجليد من المذنّب

Bazı felaketlerin Holmes kuyruklu yıldızının çevresinde bir kabuk meydana getirmesi ve bunun Jüpiter'den daha büyük olması bana şaşırtıcı geldi.
"لتكوين هذه القشرة حول المذنّب "هولمز قد تجتاز حجم المشتري أمرٌ مذهل بالنسبة لي

Güneş sistemimizi doldurur ve bir kuyruklu yıldız daha hızlı Güneş'e doğru hareket etmeye başlayınca güneş rüzgârı daha da kuvvetlenir.
تملأ نظامنا الشمسي وبينما يبدأ المذنّب بالاقتراب أكثر نحو الشمس

Hatta kuyruklu yıldız üzerinde bir noktadan diğerine gitseniz bile.
حتى لو انتقلتم من بقعة لأخرى على المذنّب

Bir başka olasılık ise, belki de kuyruklu yıldız kararsız hale geldi ve belki de gazların genişlemesinden bir patlama meydana geldi ve tüm kuyruklu yıldızı yırtarak parçalarına ayırdı.
احتمالٌ آخر أنّ المذنّب لم يكن مستقرًا وربما كان هناك انفجارٌ سبّبه الغاز المتمدّد وقام بتمزيق كامل المذنّب إربًا

Bir kuyruklu yıldız dışa doğru bu seyahatini, yavaş yavaş kapatmaya başlar.
في رحلته للخارج، يبدأ المذنّب بالخمول تدريجيًا

kuyruklu yıldız Jüpiter'in bir kaç milyon mil yakınından geçse bile onun yörüngesini değiştirebilir.
لو مرّ المذنّب خلال بضعة ملايين الأميال من المشتري فقد يغيّر مداره

21 kuyruklu yıldız parçası Jüpiter'in atmosferine çarptı.
واحدٌ وعشرون من أجزاء المذنّب اصطدمَت بغلاف المشتري

Ancak gerçekten onları anlamak için bir kuyruklu yıldızın kalbine gerçekten yaklaşmamız gerekir.
لكن لفهمها علينا الاقتراب من قلب المذنّب

Tarihte ilk defa bir kuyruklu yıldızın tam merkezine ait bir resim elde ettik.
للمرّة الأولى في التاريخ صارت لدينا لَقطة لمركز المذنّب

Çarpışmanın püskürttüğü malzeme ilk defa, bir kuyruklu yıldızın çekirdeğinde ne olduğunu görmemize imkân sağladı.
المادّة التي لفظها الانفجار سمحت لنا أن نرى باطن نواة المذنّب للمرّة الأولى

kuyruklu yıldızın içinde gaz cepleri patlayabilir ve uzaya büyük kayaları fırlatabilir.
داخل المذنّب تنفجر جيوبٌ من الغاز وتقذف صخورًا ضخمة نحو الفضاء

Bu patlamaların gücü kuyruklu yıldızı tepe taklak eder.
قوّة تلك الانفجارات تجعل المذنّب ينطلق مضطربًا

Bizim çekim gücümüz bir kuyruklu yıldızı etkilemek için çok küçüktür.
جاذبيتنا صغيرة للغاية على أن تؤثّر على هذا المذنّب

Birçok kez insanlık tarihine giren bu kuyruklu yıldızdan.
هذا المذنّب الذي دخل التاريخ الإنساني من أوسع أبوابه

Bilim insanları Wild 2 kuyruklu yıldızının amino asitler içerdiğini buldular.
وجد العلماء أن المذنّب "فيلد 2" يحتوي على أحماض أمينية

Ümit ediyoruz ki bu kuyruklu eski güneş sistemini anlamak için gereken anahtarı bize verecek.
فنأمل أن يعطينا المذنّب مفاتيح فهم النظام الشمسي القديم