İyi cadılarla ilgili şeyler öğrenmek için Geleceği görmeye ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى أَنْ أَرى المستقبلَ للمعْرِفة حول الساحراتِ الجيداتِ. |
Gerçekten Geleceği değiştirebilir miyim? | Open Subtitles | هَلّ بالإمكان أَنْ أُعدّلُ المستقبلَ حقاً؟ |
Geleceği kurtarıyoruz ama adaleti arkamızda bırakıyoruz. | Open Subtitles | أجل. إننا ننقذ المستقبلَ لَكنَّنا نترك العدالة خلفنا |
Çoğunuz onu "Geleceği görebilen adam" olarak tanıyorsunuz. | Open Subtitles | الكثير منكم يعرف أنه الرجل الذي يُمْكِنُ أَنْ يَرى المستقبلَ |
Kendisini yutan nefreti kontrol etmeyi öğrenmedikçe karşılaşacağı kötü Geleceği görebiliyordu. | Open Subtitles | هو يُمْكِنُ أَنْ يَرى الذي المستقبلَ الذي إنتظرَه سَيَكُونُ كئيبَ مالم تَعلّمَ الإحتِواء الغضب الذي إستهلكَه. |
- Geleceği tahmin edemem. | Open Subtitles | حَسناً، أنا لا أَستطيعُ توقّعْ المستقبلَ. |
Nesneleri hareket ettirmek, akıl okumak ve Geleceği görmek. | Open Subtitles | جعل الأجسام تتحرّكِ، تقَرأَ العقولَ، و.. تسيطر على المستقبلَ |
Geleceği değiştiremeyeceğimi biliyordum. | Open Subtitles | عَرفتُ بأنّني لَنْ أُغيّرَ المستقبلَ. |
Bilim, Geleceği önemser! | Open Subtitles | لكن هذه العلوم سَتَكُونُ المستقبلَ |
Peki şu "Geleceği görme" işi... | Open Subtitles | بالنسبه إلى كل فكره "رؤيه المستقبلَ" تلك |
Geçmişi çoktan gördük. Şimdi Geleceği görelim. | Open Subtitles | رَأينَا الماضي الآن سَنَرى المستقبلَ |
Ama şimdi... Geleceği hızlıca geçmeliyiz. | Open Subtitles | لكن الآن... لكنالآنهووقتُ لطَوي ماضي المستقبلَ |
Geleceği söyleyebiliyorum! | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أُخبرَ المستقبلَ! |
Geleceği bilebiliriz. | Open Subtitles | نحن يُمْكِنُ أَنْ نَعْرفَ المستقبلَ... |
Geleceği koruyacak. | Open Subtitles | هي سَتَبقي المستقبلَ. |
Geleceği parlak. | Open Subtitles | إنَّ المستقبلَ مشرق |