| Siz bunu bitirene kadar eve gidemem. | Open Subtitles | لا استطيع الذهاب الى المنزل حتى تنتهي من هذا |
| Onlar pahalı ekipmanlar, o yüzden yeni kilit alana kadar eve taşıdım hepsini. | Open Subtitles | تلك المعدات باهظة الثمن لذلك نقلتها إلى المنزل حتى اشتري قفلاً جديداً |
| "Ama pes edip bir hikaye söyleyene kadar eve gidemeyeceksin." | Open Subtitles | و لكنك لن تذهب إلى المنزل حتى تأتينا بقصة |
| Benden haber alana kadar evden çıkmamanı istiyorum. | Open Subtitles | ما أريدك أن تفعلي هو البقاء فقط في المنزل حتى تسمعي مني |
| Arabaya geri bindim ve uyumak için eve geri döndüm. | Open Subtitles | رجعت الى السيارة و قدت الى المنزل حتى أنام و أستطيع التفكير |
| Satana kadar evi temiz tutman konusunda sana güvenebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني الإعتماد عليك في تنظيف المنزل حتى ابيعه؟ |
| Okulun saat 3'te bitiyor. Sen 6'ya kadar evde yoktun. | Open Subtitles | .لقد أنتهيتي من المدرسة في الساعة الثالثة .و لم تأتي الى المنزل حتى الساعة السادسة |
| Bir bardan ayrılmış ve büyüdüğü eve doğru gitmiş sonra da apartman sakinlerini ölümüne bıçaklamış. | Open Subtitles | ترك البار وعاد إلى منزل قد نشأ به, وطعن سكان المنزل حتى الموت |
| Bu yüzden gece yarısına kadar eve varamadım. | Open Subtitles | لذلك فإنني لم أصل إلى المنزل حتى منتصف الليل |
| Muhtemelen geç saatlere kadar eve gelmem. | Open Subtitles | انا ايضاً.. ربما لن اكون في المنزل حتى وقت متأخر. |
| O zamana kadar eve gitmeyi aklindan bile geçirme. | Open Subtitles | لا تفكر بالذهاب إلى المنزل حتى ذلك الحين. |
| Sen beni iyileştirene kadar eve gidemem. | Open Subtitles | ولا يمكنني العودة إلى المنزل حتى تصلحيني |
| Aramızı düzeltene kadar eve gelmek istememiştim ama düzeltemedim. | Open Subtitles | انت تعلم انا لم اريد ان اعود الى المنزل حتى اصلح الامور لكن لم استطيع |
| Dün gece Marge ve çocuklar saat 11'e kadar eve gelmediler. | Open Subtitles | الليلة الماضية , مارج و الأطفال لم يرجعوا المنزل حتى الساعة 11 ليلا |
| Cenaze bitene kadar eve gitmeyeceğiz. | Open Subtitles | لن نذهب الى المنزل حتى انتهاء مراسيم الجنازة |
| İkiniz, daha iyi hissedene kadar evden ayrılmayın. | Open Subtitles | ابقيا أنما الاثنان في المنزل حتى تتعافى. |
| Yüzün düzelene kadar evden çıkmayı aklından bile geçirme. | Open Subtitles | لاتفكرى فى الخروج من المنزل حتى تتشافى جروح وجهك |
| Çocuklar, biliyor musunuz annenizin arabasını bırakmak için eve geldim. | Open Subtitles | . كما تعرفوا , يا أولاد ، أنا هنا فى المنزل حتى أعطى والدتكم السيارة |
| Satana kadar evi temiz tutman konusunda sana güvenebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني الإعتماد عليك{\pos(190,200)} في تنظيف المنزل حتى ابيعه؟ |
| Bekle, bunu çözene kadar evde kalacağına söz vermiştin. | Open Subtitles | انتظري، لقد وعدتنا بالجلوس في المنزل حتى نكتشف من يكون |
| Bir bardan ayrılmış ve büyüdüğü eve doğru gitmiş sonra da apartman sakinlerini ölümüne bıçaklamış. | Open Subtitles | ترك البار وعاد إلى منزل قد نشأ به, وطعن سكان المنزل حتى الموت |
| Bayan Darling, gitmekte özgürsünüz ama bir sonraki ihtara kadar ev hapsinde olacaksınız. | Open Subtitles | إنّك حرة لتذهبي يا سيّدة دارلينغ.. ولكنّك ستبقين تحت حجز إجباري في المنزل حتى إشعارٍ آخر. |
| -Saat 11'e kadar evdeydik. | Open Subtitles | كنا فى المنزل حتى الحادية عشر (ثم غادر هو لتناول الغداء مع (أوسكار |