"الموارد" - Traduction Arabe en Turc

• kaynakları
• kaynak
• kaynaklar
• kaynaklara
• kaynakların
• kaynaklarından
• kaynaklarını
• kaynaklarına
• kaynağı
• kaynaklarla
• kaynaklarımız
• kaynağımız
• kaynaklarımızı
• kaynağa
• kaynaklarım

Sağlık kliniği inşa etmek için kaynakları kullandı ve doğumhaneye onun ismi verildi.
انها حشدت الموارد لبناء العيادة الصحية المحلية وجناح الأمومة الذى سُمِّى تكريمًا لها.

Ve birçok altyapı şeyleri var ve genel insan kaynakları orada.
و هناك العديد من عوامل البنية التحتية و الموارد البشرية العامة.

Sanırım buna dünya tarihindeki en büyük yanlış kaynak dağıtımı demek de doğrudur.
أعتقد أنه من المناسب أن نسميها أعظم سوء توزيع الموارد في تاريخ العالم.

İş arkadaşlarımla hiçbir zaman bu küresel kaynaklar hakkında konuşmadım.
لم أجرِ محادثة واحدة حول الموارد العالمية المشتركة مع زملائي.

Comeliau soruşturma hakimi olarak size sunulan kaynaklara rağmen Parisli kadınların neden hâlâ bu adamın tehdidiyle yaşadıklarına dair bir açıklama getirmenizi istiyorum.
كـ قاضي للتحقيق, اريد منكم ان تشرحوا لماذا على الرغم من الموارد المتاحة لكم الفتاة في باريس لا تزال تخاف من ذلك الرجل

2009'da bir grup bilim insanı bu kaynakların sağlığını ölçen bir yöntem önerdiler.
في عام 2009، اقترحت مجموعة من العلماء كيف نقيمُ سلامة الموارد المشتركة العالمية.

tek hücreli bir organizma. kaynakları maksimum kullanmak adına kendi gibi diğer hücrelerle birleşerek dev bir süper hücreyi oluşturur.
و هو عبارة عن كائن أحادي الخلية، يندمج مع الخلايا الأخرى لِيُكَون خلية كبرى للحصول على أقصي حدٍ من الموارد.

Yıllarca hiç düşünmeden doğal kaynakları tüketmeye devam ettik, bir şey olmaz dedik.
لسنوات عشنا بالشعور بقدرتنا على الاستمرار فى استهلاك الموارد الطبيعية بدون أى عواقب

Ama o işi İnsan kaynakları'ndan sıradan bir adama verdi.
تقدم عملها إلى رجل ما شخص عشوائي من الموارد البشرية

İnsan kaynakları, Başkan'ın ofisini kapsamaz, o çalışanlarını kendisi seçer.
مدير الموارد البشرية لا يـُغطّي مكتبَالمديرالتنفيذي، إنه يعيّن موظفيه شخصياً.

İnsan kaynakları'nda da kocası kanser olan bir kadın vardı sanki?
أليست هناك امرأة بقسم الموارد البشرية التي مصابٌ زوجها بالسرطان ؟

Durum ağırlaşırsa daha fazla destek göndermeyi geçtim, gönderdiklerini orada tutacak kaynakları yok.
ليس لديهم الموارد الازمه لابقائهم هناك ناهيك عن ارسال المزيد اذا تصاعد الامر

Tabi ki de bunun avantajı kaynak malzemede sıfır kayıp potansiyeline sahip olmasıdır.
الفائدة من هذا بالطبع، هو أن لديك احتمال فقدان صفر من الموارد المادية.

Yani başka bir deyişle, bu bilgi meselesi, kaynak değil.
بمعنى آخر، الأمر متعلق بماذا نعرف وليس بنقص في الموارد.

Asker sayısı ve kaynak bakımından şüphe edilemez üstünlüğümüz olacak.
سيكون لدينا ميزة لا يمكن هزيمتها في الرجال و الموارد

Ve kullanacağımız kaynaklar sahip olduğumuz 2-boyutlu bir alan değil.
و الموارد التي نستخدمها ليست رقعة أرض ثنائية الأبعاد نمتلكها

Fakat doğal kaynaklar ödünç alınamadığından, sermayemizden yiyiyoruz, veya geleceğimizden çalıyoruz diyebiliriz.
لكن بالطبع، لا يمكنك إقتراض الموارد الطبيعية، وبالتالي فنحن نحرق رأسمالنا استهلاكا، أو نسرق من المستقبل.

göğüs gerebilecek kaynaklara sahip midirler? Hayır.
هل يمتلكون الموارد لمواجهة الأوبئة الخطيرة ؟

Ve çok sayıda nedenden dolayı bu çöküş yaşanacak -- Malthusvari yaklaşımlar gibi, kaynakların tükenmesi.
ومحتوم عليه بالانهيار لعدة أسباب شيء من الاسباب التي تتعلق بالمالتوس ,حيث تكون الموارد قد نفذت

- İnsan kaynaklarından Lee bu konuşmamız için tanık olarak burada.
لقد طلبت لي من الموارد البشرية أن أكون هنا كشاهد لحديثنا.

Ulusal kaynaklarını halka veren bir Marksist'e daha ihtiyacınız yok, değil mi?
أنت لا تريد ماركسياً آخر يهب الموارد القومية للشعب ، أليس كذلك؟

İnsan, doğal kaynaklarına sarılmak istediğinde de bambaşka bir ölüm alanına giriş yapar.
عندما يحاول رجل لتسخير الموارد الطبيعية له , يواجه منطقة جديدة كاملة من الكوارث.

Ama sürdürülebilir kaynağı elde etmemiz için gözden kaçan şey bu slaytta yok.
و لكن أفضل الموارد التي نغض الطرف عنها و التي ستأخذنا إلى مستقبل الطاقة المستدامة، ليس في تلك الشريحة

Çünkü en nihayetinde, yaptığımız çoğu şey burada, kutunun içinde, sınırlı kaynaklarla oluyor.
لأنه في نهاية المطاف ، معظم ما نقوم به يحدث هنا ، داخل الصندوق ، مع محدودية الموارد.

Çalışanlar, kaynaklarımız ve değerlerimizdir; maliyet ya da kafa sayısı değiller; makine değiller; hatta Alman bile değiller.
الموظفون الآن هم الموارد والأصول، وليس تكاليف أو أرقام، وليسوا آلات، وليسوا حتى ألمانا.

Ve bunu kısıtlayan faktör, burada da orada da, kaynaklar değil, çünkü kaynağımız bol, ama az bulunan bilgidir.
والعامل الذي يحد من ذلك هنا وهناك ليس ندرة الموارد لإن الموارد متوفرة بل المعرفة والتي هي نادرة.

Şimdi nüfus sayımını kaynaklarımızı nasıl pay edeceğimizi çözmek için kullanabiliriz.
الآن بوسعنا استغلال الإجراء الإحصائي بشيء مفيد لمعرفة كيفية مشاركة الموارد

Eğer daha fazla kaynağa ihtiyacınız varsa, bana hemen söylemelisin.
اذا كنتِ تحتاجين للمزيد من الموارد يجب أن تخبريني الآن

Bu tür insanlarla baş edebilecek kaynaklarım var.
لديّ الموارد للتعامل مع هذا النوع من الأشخاص