-Nereye gittiğini izle. Altı ay sonra, 14 olacağım ve yetimhaneden ayrılmam gerekecek. | Open Subtitles | بعد 6 أشهر سأصبح في الرابعة عشر ويجب ان أغادر الميتم |
Onu bir yetimhaneden alıp eğitmediğini,.. | Open Subtitles | قولي لي أنك لم تخرجيها من الميتم ودربتيها |
yetimhanede, birbirimize ailelerimizi bulmakla ve bu tarz partilerle ilgili masallar anlatırdık. | Open Subtitles | في الميتم كنا نروي قصصاً خرافية عن إيجاد عائلات وإقامة حفلات كهذه |
yetimhanede birbirimize alışmıştık, ve şu an çok zor durumda. | Open Subtitles | لقد قضينا وقتاً طويلاً معاً في الميتم ومن الصعب عليها فراقي |
Kısa bir süre sonra bebeği buraya, yetimhaneye getirdi ve evlatlık verdi. | Open Subtitles | بعدها بقليل , أحضرت مولودها الى الميتم هنا و منحته لنا لكي يجري تبنيه |
Senin yaşadığın yetimhane binasının arka tarafında... genelev işlettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعرفين الميتم الذي عشت فيه؟ خلفه كانت امرأة تدير ماخوراً |
Yetimhanedeki rahibelerden birinin, korkmuş bir çocuğa anlattığı bir hikaye. | Open Subtitles | في ذلك الميتم لفتى صغير خائف لم يكن يعرف لِما هو خائف |
Sonunda Yetimhaneyi kapattilar ve herkes gitti. | Open Subtitles | و أخيراً , لقد أغلقوا الميتم و الجميع غادر |
Sonuçta yetimhaneden haberi vardı. Bana da öyle tuzak kurmaya çalıştı. | Open Subtitles | هو يعلم عن الميتم هكذا حاول تلفيق التهم لي |
Neden özellikle yetimhaneden birine ihtiyacı var? | Open Subtitles | لكن لماذا قد يريد شخصا ما من الميتم تحديدا ؟ |
Demek yetimhaneden çocukları böyle seçtiler. | Open Subtitles | هكذا إختاروا الأطفال من الميتم |
Demek yetimhaneden çocukları böyle seçtiler. | Open Subtitles | هكذا إختاروا الأطفال من الميتم |
Sana yetimhanede yardım ettim. | Open Subtitles | كما أني ساعدتك أيضاً عندما كنا في الميتم |
yetimhanede sizi kiliseye götürmediler mi? | Open Subtitles | ألم تكونوا تذهبون للكنيسة عندما كنتم في الميتم ؟ |
Onu kurtarmayı umduğum Criterion Caddesindeki yetimhanede kalan çocuklar için oyun sahnelerdi. | Open Subtitles | كانت تعزف للأطفال في الميتم الموجود في شارع كريتريون,منه أملت أن أصل إليها |
Tam yetimhaneye gittiği zaman. | Open Subtitles | تقريبا فى نفس الوقت الذى ارسلت فيه الى الميتم |
Bu makalenin tarihi Jade'in yetimhaneye gitmesinden bir ay öncesine denk geliyor. | Open Subtitles | هذا المقال تاريخه يسبق " وجود " جاد فى الميتم بشهر واحد |
Bu yetimhaneye tüm birikimlerimi yatırdım. | Open Subtitles | لقد صرفت مدخرات حياتي على هذا الميتم |
yetimhane de en iyi yere sahip değildim. | Open Subtitles | لم يكن لدي الزاوية الكافية للمشاهدة في ذلك الميتم |
yetimhane, burada da garaj var. | Open Subtitles | هذا هو الميتم و هذا هو المرآب |
3. sınıfta Yetimhanedeki çocukları ailem hakkındaki hikâyeyle etkilemek için yaptım. | Open Subtitles | ما هذه؟ صنعتها في الصف الثالث لإثير إعجاب الاطفال الاخرين في الميتم حول قصص والدي |
Yetimhaneyi yine gördüğümdeki korkumu bilemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك تصور فزعي حالما رأيتُ الميتم مجددًا |