Bir çiftçi sığırını Ölü bir hayvanla beslemiş.Bir kaç gün sonrada... | Open Subtitles | على ما يبدو بعض المزارعين كانوا يطعمون الماشيه بقايا الحيوانات الميته |
Yerdeki bütün o Ölü kuşları nasıl açıklıyorlar? | Open Subtitles | وكيف تفسر الطيور الميته بجانبه علي الارض كلها؟ |
Yiyecek yok, yolun oraya Ölü at aramaya çıkardık. | Open Subtitles | لا شي يؤكل , في الخارج على الطريق كانوا يبحثون عن الأحصنة الميته |
Kitabını satmak için ölen karısını kullanan birini, olmaz. | Open Subtitles | مالذي يمكن أن نكونه عندما يستخدم زوجته الميته لبيع كتابه |
Koyunları boşalttıktan sonra, yolda ölmüş olanları dışarı atmaya başladılar. | Open Subtitles | بعد ما انتهوا من تفريغ المقطورة قاموا بالقاء الخراف الميته |
Ön camdaki Ölü böcekleri yıkamamı da ister misiniz? | Open Subtitles | هل تريدين ان اغسل الزجاجه الاماميه عن الحشرات الميته ؟ |
Şu Ölü kız... Filmdeki kızın ta kendisiydi, değil mi? | Open Subtitles | الفتاة الميته, هل هي نفس الموجودة في الفيلم؟ |
Yani, bizlerle Ukraynalılar gibi diyebiliriz. Birkaç Ölü homurtusu için bir binbaşıyı asla rahatsız etmezler. | Open Subtitles | لن يزعجوا الرائد بمثل هذه الخنازير الميته |
Hayatım boyunca Ölü diller üstünde çalıştım. | Open Subtitles | لقد قضيت حياتى كلها . فى دراسه اللغات الميته |
Arabamızın arkasında Ölü bir kızla bu kasabada öylece dolaşamayız! | Open Subtitles | نحن لن نمر المدينة ومعنا الفتاة الميته فالشاحنه |
Bu adam en az Ölü büyükannem kadar kör, ve iki kat daha yavaş! | Open Subtitles | هذا الرجل فاقد البصر كجدتى الميته لقد ابطئت فى الصافره مرتين |
İlk başta 205 nolu odadaki Ölü kızla beni korkutmaya çalıştılar. | Open Subtitles | حسنـاً , أشياءٌ مختلفه ، بادئ ذي بدء حاولوا إخافتي بالبنت الميته في غرفة 205 |
Aman Tanrım, Ölü Mary'yi hiç duymadın mı? | Open Subtitles | يا إلهى .. ألم تسمعى بمارى الميته من قبل ؟ |
Ölü Mary, Ölü Mary, Ölü Mary. | Open Subtitles | مارى الميته .. مارى الميته .. مارى الميته |
Gerçekte Ölü Mary diye bir şey yok. | Open Subtitles | من المفروض أن تكون لعبه لعينه لا يوجد شىء حقيقى يسمى مارى الميته |
Ölü dana taşımadığım sürece nereye gittiğimiz umurumda değil. | Open Subtitles | نعم أنا لا أهتم إلى أين نذهب طالما لا أعمل مع الأبقار الميته |
Ama şunu biliyoruz ki, böcekler var etrafta dolaşan, yerde Ölü yatan böcek gibi. | Open Subtitles | مانعلمه أن هناك حشرات كتلك الميته على الأرض أو اللذين يزحفون حول المكان |
Bea'nin çığlıklarını duyduğumda ölen çocuğuna sarılmış o anne geldi aklıma. | Open Subtitles | و عندما سمعت صراخ بي ذكرتني بصراخ الام و هي تحمل ابنتها الميته |
ve kesinlikle ölen kadının kocasıyla çıkar gibi değil. | Open Subtitles | و لا يظهركِ كمواعده لزوج المرأه الميته |
Polislerin ölen kadınla ilgili yaptığı yanlışları biliyorum ve de annemin sana düzelt yoksa düzeltirim dediğini. | Open Subtitles | اعرف ان الشرطه كانت تبحث عنك بسبب تلك المرأه الميته و أمي قالت لك: " إما ان تصلحه انت ، او انا سأفعل هذا " |
Ben, bir süreliğine ölmüş annenin yerine geçen kadının oğluyum! | Open Subtitles | انا ابن المراه التي استبدلها بامك الميته انذاك |
Oğlunuz göğsüne bir bomba bağlayıp sınıfındaki öğrencileri rehin aldı ve ölmüş annesini görmek istiyor. | Open Subtitles | قيد أبنك قنبله بصدره و أختطف زملاءه و يطلب رؤيه والدته الميته |