diğer insanların göremediği, bütün küçük şeylere dikkat ederim. | Open Subtitles | ألاحظ كل الأشياء الصغيرة التي يغفل عنها الناس الآخرون |
Şehirdeki diğer insanların da istekleri var. | Open Subtitles | الناس الآخرون في هذه البلدةِ يريدون اشياء اخرى، أيضاً |
diğer insanların ne düşündüğünü veya ne hissettiğini hiç takmadım. | Open Subtitles | لا أعطي إهتمام البتة بمايفكر الناس الآخرون او يشعرون |
Bu hikayenin dışında tuttuğum en belirli şey ki kısa konuşmamın geri kalanının tamamını oluşturuyor, bu Diğer insanlar. | TED | هناك شيء واحد لم أذكره الأن، هو الشيء الواضح، الذي هو محور بقية محادثتي وهو الناس الآخرون. |
Diğer insanlar onun şanını duymuşlar. | Open Subtitles | الناس الآخرون سمعوا عن هذه المرأة. إنها ليست محاربة |
Başkaları yara bandı kullanırken siz buzla yaranızı iyileştiriyorsunuz. | Open Subtitles | تستعمل ثلجاً بينما يستعمل الناس الآخرون ضمادات |
Ama diğer insanların sorunu olacak, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | الناس الآخرون لديهم مشكلة معه وأنت تعلم هذا |
Kural şudur: Bizim inandığımız diğer insanların inanacağı şeyler değildir. | Open Subtitles | إنها القاعدة، ما نؤمن به ليسَ ما سيؤمنُ به الناس الآخرون. |
diğer insanların göremediği şeyi görüyorum. | TED | أرى ما لا يراه الناس الآخرون. |
diğer insanların perdeleri var. Perdeleri. | Open Subtitles | الناس الآخرون لديهم ظلال ولديهم ستائر |
Seni diğer insanların gördüğü gibi görmekten bahsediyorum. | Open Subtitles | لا, أعني كمـا يرونك الناس الآخرون |
Gidip diğer insanların yaşayış şeklini öğren ve kendine bir yer bulmadan önce düşün." | Open Subtitles | إكتشف كيف يعيش و يفكر الناس الآخرون "قبل أن تجد مكانك الخاص بك |
Biyografiler... çünkü diğer insanların nasıI yaşadığını bilmiyordum. | Open Subtitles | قرأت السير الذاتية... لسبب أساسي وهو أنني لم أعرف كيف يعيش الناس الآخرون حياتهم |
Diğer insanlar, zamanımı da ödünç alabilirler. | Open Subtitles | الناس الآخرون يمكنهم أن يستعيروا وقتي أيضا |
Diğer insanlar da bana söyledi ama ben dinlemedim. | Open Subtitles | الناس الآخرون أخبروني كثيرا لَكنِّي لَمْ أَصغي |
Listedeki Diğer insanlar... Onlar da bazı şeyler yapabiliyorlar. | Open Subtitles | الناس الآخرون على القائمة يمكنهم فعل أشياء كهذه |
Öngörülerinde telefonda olan Diğer insanlar kiminle konuştuklarını hatırlıyor. | Open Subtitles | الناس الآخرون الذين كانوا على الهاتف في ومضاتهم المستقبليه يتذكرون مع من كانوا يتحدثون |
Diğer insanlar henüz 'küresel finansal erime'yi atlattılar değil mi? | Open Subtitles | لقد أصابت الأزمة الاقتصادية الكثير من الناس الآخرون توًا , صحيح؟ |
Yalnızca Diğer insanlar bunu yapmak konusunda daha zekiler. | Open Subtitles | انه فقط الناس الآخرون يكونون أذكى تجاه فعل ذلك |
Başkaları da iç güzelliğin güzel olduğunu söyler. | Open Subtitles | الناس الآخرون يؤمنون بأنه من داخل الأعماق إحبس أنفاسك |
- Hislerini anlıyorum ama Başkaları buna karşı çıkabilir. | Open Subtitles | أنا أستوعب مشاعرك، ولكن الناس الآخرون ربما يعترضوا يعترضوا ؟ |