Öldüğü noktada bir çiçek bitti, biz de o çiçeğe Narcissus(nergis) diyoruz. | TED | ونبتت زهرة مكان موته وتمت تسميتها باسم نارسيسيوس أي النرجس. |
Birçok nergis çiçeğimiz de var. Daha yeni açtılar. | Open Subtitles | لدينا الكثير من أزهار النرجس البري أيضاً منذ فترةٍ بدأوا بالنمو |
- Yeni dostu için nergis topluyor. | Open Subtitles | هو من التقط أزهار النرجس البرية لصديقة الجديد |
Nergisler açıyordu ama hakemlere çal düdüğü diyordum, çalmıyorlardı. | TED | كانت أزهار النرجس تتفتح، ولكن الحكام لم تكن تصفر عندما كنت أطلب منهم. |
nergisleri ekmek için çok mu geç olduğuyla alakalı koyu bir sohbeti. | Open Subtitles | نقاش محتدم عمّا إذا كان فاوت الأوان أم لا على زراعة النرجس. |
Eğer dünyayı ben yaratsaydım, vaktimi asla kelebekler ve nergislerle harcamazdım. | Open Subtitles | لو أنني أصنع عالماً .. فلن أفسده بالفراشات و النرجس البري الأصفر |
Yani, eğer bir şair nergis çiçeği görse ona uzun uzun bakar, ve sonra uzun bir şiir yazar. | Open Subtitles | أعني، إذا رأى الشاعر زهور النرجس البرّي يحدّق فيها وبعد ذلك يكتب قصيدة طويلة |
Çünkü bir internet sitesinden çok güzel, bir buket nergis sipariş ettim, birkaç bardak şarap içtikten sonra. | Open Subtitles | لأني طلبت باقةَ جميلة من النرجس من أحد المواقع الإلكترونية بعد أن تناولت قدحين من النبيذ |
nergis, senin ülkende gaza bas ve benim arabama çarp demek mi? | Open Subtitles | هل يعني النرجس ان تقف وتصدم سيارتي هنا في وطني |
İlkbahar için nergis çiçeği dikeceğim. | Open Subtitles | أنوي زراعة عدد كبير من النرجس لفصل الربيع |
Av derisi, nergis ve hançer ile süslenmiş. Tanık bırakamayız. | Open Subtitles | النرجس البري وخنجر رايات على مكافأة لها. يمكن أن يكون هناك شاهد عيان. |
Bir buket nergis vermek kişiyi mutlu edermiş ama tek bir tane vermek ise kötü olayları müjdelermiş. | Open Subtitles | يقولون أن إهداء باقة من أزهار النرجس يضمن السعادة بينما إهداء زهرة واحدة فقط يعني أن الحظ السيء يُلوح بالأفق |
Bahar için hazır ampulleri buraya koydum. nergis. | Open Subtitles | كلُ شئ مزروع، فقد زرعتُ بصَلاً هنا استعداداً للربيع وزرعتُ نبات النرجس |
Pardon. nergis çiçekleri gibi kokuyorsun sanırım. | Open Subtitles | أنا آسف، يبدو أن رائحتك مثل النرجس. |
- Şu şeyi getir... - nergis. | Open Subtitles | ـ لذا احصل عليها ـ أزهار النرجس البرّي |
Günaydın Nergisler. Günaydın laleler. | Open Subtitles | صباح الخير يا زهور النرجس صباح الخير يا زنبق |
Laleler, fulyalar ve Nergisler, asla güzel bir kadından ayrı olmamalı. | Open Subtitles | أزهار التوليب و الليلك و النرجس من أجل الفتاة الجميلة , سواءًَ أكانت آنسة أو سيدة |
Sonra şakayıklar açardı ve sonra da Nergisler. | Open Subtitles | ثم تخرج عيدان النباتات الصغيرة.. و النرجس يا للشذا الذي كان يغمر هذه الغرفة |
İçeride kıyametler koparken sen burada nergisleri mi suluyorsun? | Open Subtitles | مشاكل عديدة تواجهنا بالمشهد هناك بالداخل وأنت هنا تسقي النرجس |
nergisleri bile gülümsetir | Open Subtitles | إن أزهار النرجس تبتسم امامنا |
nergisleri bile gülümsetir | Open Subtitles | إن أزهار النرجس تبتسم امامنا |