"النصف الآخر" - Traduction Arabe en Turc

• diğer yarısı
• diğer yarısını
• diğer yarısının
• diğer yarısında
• Öbür yarısını
• öteki yarısını
• diğer yarım
• Diğer yarısına
• diğer yarıyı
• diğer yarı
• öbür ucunda
• diğer yarın
• Öteki yarısı
• diğer yarının
• diğer yarısından

Eğer süren dolduğunda, koordinatların diğer yarısı ben de olmazsa,
إن نفد الوقت ولم أتلقَ النصف الآخر من هذه الإحداثيّات

Artık vampirlerin yarısı böyle beslenirken diğer yarısı bizden nefret ediyor.
والآن نصف مصاصي الدماء يتغذون بهذه الطريقة و النصف الآخر يكرهنا

Bedenin diğer yarısını elde etmeme yardım edersen sizi rahat bırakırım.
لو ساعدتيني في الحصول على النصف الآخر من الجثمان سأترككِ تعيشين

Merkezlerin yaklaşık yarısını temel olarak gözlemledik, ancak diğer yarısını antrenörler ziyaret etti.
لقد قمنا بمراقبة نصف هذه المراكز مبدئياً، لكن النصف الآخر تلقوا زيارات من مدربين.

Şerif, kalbin diğer yarısının kimde olduğunu bulmalıyız.
أيها المأمور، علينا معرفة من هو صاحب النصف الآخر لذلك القلب

Tahmin ediyorum ki ipucun parçanın diğer yarısı değil mi?
إذاً سأفترض أنّ خيطك هو النصف الآخر من صندوق الأحاجي؟

diğer yarısı ölüm tehdidi ve bunların yaklaşık üçte ikisi tecavüzü de içeriyor.
و النصف الآخر كانت تهديدات بالقتل و بينها قرابة الثلثين تضمنت تهديد بالأغتصاب

Öğrencilerin yarısı günlük çikolata dozlarını tüketirken diğer yarısı bundan kaçınıyor.
يبدأ نصفهم في استهلاك جرعة يومية من الشوكولاتة، في حين يمتنع النصف الآخر عن ذلك.

ve diğer yarısı için gelişmiş biyo-yakıtlar ve güvenli doğal gaz kombinasyonunu kullanabilir
و بعدها يمكننا إستبدال النصف الآخر بخليط من الوقود العضوي و الغاز الطبيعي الآمن

Eğer insanların yarısı bu ağın altında uyuyorsa diğer yarısı bundan faydalanır çünkü bu bulaşıcı hastalık yayılır.
إذا ما أستخدم نصف المجتمع الناموسية للنوم، سيستفيد النصف الآخر لأن البعوض سيلسع مصابين أقل وسيقل انتشار العدوى.

diğer yarısı da sarhoş oluyor. Kadınlar ve çocuklar dahil.
بينما النصف الآخر يسكر بما فيهم النساء والأطفال

Hatırladım. Pijamanın diğer yarısını kim giyiyor?
أذكرك، من الذي يرتدي النصف الآخر من لباس نومك؟

Aklının bir yarısıyla, kafasından deliller uyduruyor... sonra diğer yarısını bu uydurmanın gerçek olduğuna inandırıyor.
ومع نصف عقله يكون قادرا على تلفيق أدلة ثم انه يقنع النصف الآخر أن التلفيق هو الحقيقة

Buraya gelip diğer yarısını da anlatmasından korkuyorum.
أنا كنت خائف إذا نهضت، هو قد يحاول دخول النصف الآخر.

"diğer yarısını kızartıp yedim. Çok güzeldi."
و النصف الآخر أكلته بعد شوائه و كان شهياً

Kalbin diğer yarısının katilde olabileceğini düşünüyorlar.
ولكنهم يعتقدون أنه ربما يحمل القاتل النصف الآخر من القلب

diğer yarısında da doğruyu söyleyen çocuklar vardı.
وفي النصف الآخر من الفيديوهات، قال الأطفال الصدق.

Kahrolası pislikten her şeyi yazılı al. Öbür yarısını Ekim'de satın alacağız.
اجعل الوغد يكتب الاتفاق نشتري النصف الآخر في تشرين الأول

öteki yarısını almak için... buna ihtiyacımız olacak.
سنحتاج إلى هذا على ديسك إن كنا نريد النصف الآخر في الطريق

Benim bir yarım müzik, ama diğer yarım -- belki de en iyi işe sahibim.
الموسقيى هي نصفي و لكن النصف الآخر أعتقد أني كنت محظوظاً جداً به

Diğer yarısına baktığımızda hamileliğin anne ve çocuğu garip durumlara soktuğunu görüyoruz.
أما النصف الآخر فإنه يكشف أن الحمل يضع الأم وجنينها في صراع.

Bütün güç ellerinde, ama paranın yarısına sahipler. Şimdi de diğer yarıyı almak için uğraşıyorlar.
لديهم كل القوة ولديهم نصف المال والآن يحاولون الحصول على النصف الآخر

Belki de o diğer yarı seni istemiyordur?
ربّما النصف الآخر لا يريدك

Dünyanın öbür ucunda saklanıyor olmamız gerekmez miydi?
ألا يجدر بنا أن نختبئ في النصف الآخر من العالم ؟

İyi ki diğer yarın benim.
لحسن الحظ، أنا أمتلك النصف الآخر

Zaten yarısı hala askerde. -Ya Öteki yarısı? -Gittiler.
نصفهم مازالوا مفقودين وماذا عن النصف الآخر ؟

Çünkü diğer yarının nasıl yaşadığını bilmek istiyorsun.
لأنك تريد أن تعرف كيف يعيش النصف الآخر.

Evet ama kasabanın yarısı diğer yarısından nefret eder.
. نعم ، نصف القرية يكره النصف الآخر