Bu yüzden diğer tür kadınlara kolay kurban olurlar. | Open Subtitles | اٍنهم يقعون ضحية سهلة من النوع الآخر |
diğer tür sabırdan bahsediyor, değil mi? | Open Subtitles | إنه يعني النوع الآخر من الصبر, صحيح؟ |
diğer tür trollerden bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد النوع الآخر من المتصيّدين |
Önereceğiniz ikinci şarap ne olurdu? | Open Subtitles | ما النوع الآخر الذي توصين به؟ |
Önereceğiniz ikinci şarap ne olurdu? | Open Subtitles | ما النوع الآخر الذي توصين به؟ |
Ve Diğeri kibarca 'düşük kendine güven' dediğimiz ya da kibar olmayan şekilde 'kendi hakkında kötü hissetmek' diyebileceğimiz şeyle nasıl baş edeceğinizi söyler. | TED | و يخبرك النوع الآخر عن كيفية التكيف مع ما نسميه ادباً " قلة ثقة بالنفس " و نسميه وقاحة "شعورنا بالسوء تجاه انفسنا ." |
Fakat diğer tür sohbet kişisel olan? | Open Subtitles | لكن النوع الآخر... المناقشات الشخصية؟ |
diğer tür çamurla işim olmaz. | Open Subtitles | سأخذ عبور على النوع الآخر. |
Ve bir de diğer tür var. | Open Subtitles | وبعد ذلك لديك النوع الآخر. |
Diğeri "güç yayılması" güçün her devletten, Batı ya da Doğu'dan, devlet dışı aktörlere geçişi. | TED | النوع الآخر هو انتشار القوة، الطريقة التي تتوزع فيها القوة على كل الدول، غربا وشرقا، وعلى أطراف لا تنتمي لدول بذاتها. |
Diğeri Ayakları Başkalarının Suratında Olan Bana Bak, Mrs. Lovett, Kendine Bak - | Open Subtitles | و النوع الآخر يضع حذائه في وجه الآخر , إنظري إلي سيدة [ لافيت ] , إنظري إليك |
Diğeri daha hoştu. | Open Subtitles | النوع الآخر كان أجمل |