"الهروب من" - Traduction Arabe en Turc

    • kaçmak
        
    • kaçmaya
        
    • kaçmayı
        
    • Break
        
    • kaçış
        
    • kaçmanın
        
    • kaçmasına
        
    • kaçamayız
        
    • kaçamazsın
        
    • kaçıp
        
    • çıkmak
        
    • uzaklaşmak
        
    • kaçamam
        
    • kaçmanız
        
    • kurtulmak
        
    Arabayla ilgili soruyu cevaplamaktan kaçmak için harika bir yoldu. Open Subtitles كانت طريقة غريبة فى الهروب من سؤال ابى عن السيارة؟
    Yanlış teslimat yüzünden magazincilerden kaçmak için vaktimi boşu boşuna harcadım. Open Subtitles كان على الهروب من الصحفيين وأضعت وقتي بسبب عملية تسليم المزيفة.
    Ishmael, denize girerek “ruhundaki nemli ve çiseli Kasım”dan kaçmaya hazırlanırken kendi hikayesini anlatmaya başlar. TED بدأ اسماعيل برواية قصّته لنا عندما حاول الهروب من كآبته وعدم سعادته وإحباطه على الأرض بذهابه إلى البحر.
    Hastalarımdan yarısı gerçekten kaçmaya çalıştıkları için hasta. Open Subtitles إن نصف مرضاى يشعرون بالمرض لأنهم يحاولون الهروب من الواقع
    Bir mühendis. Çift kilitli bir odadan kaçmayı nasıl becerebildi? Open Subtitles رغم ذلك بطريقة ما أستطاع الهروب من غرفة محكمة الإغلاق
    Prison Break Çeviri: LaptoniC Open Subtitles للدخول إلى عالم التلفزيون من خلال الدراما المثيرة الجديدة *برزن بريك* *الهروب من السجن*
    Ben bunu Yukarı Doğu Yakası'ndaki gerçek hayatımdan kaçmak için kullanıyordum. Open Subtitles لقد أعتدت على الهروب من حياتي الحقيقة في الجانب الشرقي الأعلى
    Kasabadan kaçmak biraz şüpheli gözükmeyecek mi sence? Kim şüphelenecek? Open Subtitles ألا تعتقد أن الهروب من المدينة يبدو مشبوه فيه قليلا؟
    Kaybedişten kaçmak değil, yasa girmek, kendini acıya teslim etmektir. TED ليس الهروب من الخسارة، لكن الدخول في الكآبة، الإستسلام الى الأسى.
    Büyük kurumlardan kaçmak yerine aslında, onlara doğru yöneldim. TED بدلاً من الهروب من المؤسسات الكبيرة، كنت في الواقع أركض نحوها.
    Evden kaçmak istemiştim, ama sen yalnız gitmeme izin vermedin. Open Subtitles أردت الهروب من البيت ولاكنّكي لا تتركيني أذهب لوحدي
    Ödüllü atı vuran ve adının Nikki Arane olduğu belirlenen... kişi pistin otoparkından kaçmaya çalışırken... güvenlik görevlisi tarafından vurularak öldürüldü. Open Subtitles أطلق عليه بوليس الحلبة النار و قُتل بينما كان يحاول الهروب من باحة السيارات
    O sokaklardan o dar sokaklardan aşağı kaçmaya çalıştığında, binaların arasından her yerden geldiler. Open Subtitles حين حاول الهروب من هذه الشوارع إلى الشوارع الجانبية الصغيرة بين المبانى
    Ve hep birlikte kaçmaya çalışmamız gerektiğini söyledim - Open Subtitles و قلت أننا جميعا نحاول الهروب من التجربة
    Hepimize, hayatlarımızdan kaçmayı bırakmayı ve yeniden yaşamaya başlamayı soruyorum. Open Subtitles أطالبكم كلكم بأن نتوقف عن الهروب من حياتنا ونبدأ بحياتهم
    Prison Break'te daha önce... Open Subtitles {\fnArabic Typesetting}"سابقًا في "الهروب من السجن
    Fakat sanatım, ölçü-bilime çok uzak ve dahası, fotoğraflarım büyük ölçüde gerçekten kaçış temasını sergiliyor. TED ولكن فني بعيدٌ كل البعد عن القياسات، وعلاوة على ذلك، تصويري يكشف موضوع الهروب من الواقع.
    Bir tilkiden kaçmanın olağan dışı olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أعرف أن الهروب من ثعلب أمر خارج عن المألوف
    Babasının böyle bir yerden... 35 adamın kaçmasına yardım ettiğini... bilmesi mükemmel bir şey, değil mi? Open Subtitles ستكون تجربة مثيرة ان تجد ان اباك ساعد 35 رجلا على الهروب من مكان كهذا
    - Yıldız geçidinden kaçamayız. - Hala elimizde bu var. Open Subtitles لا نستطيع الهروب من خلال بوابة النجوم مازال لدينا هذا
    Eğer bu tetiği çekersen, sorumlu sen olacaksın ve bundan kaçamazsın. Open Subtitles ولكن إن سحبت الزناد ستكونين مسؤولة ولا يمكنك الهروب من هذا
    Belki mutfak penceresinden kaçıp, çatıya çıkabilirsin. Open Subtitles ربما امكنك الهروب من نافذة المطبخ ومنها الى السطح
    Eğer buradan çıkmak istiyorsak, başka bir çıkış yolu bulmalıyız. Open Subtitles إذا كان علينا الهروب من هنا علينا إيجاد طريقه أخرى
    Başka herşey hakkında konuşurum. Sadece işten biraz uzaklaşmak istiyorum. Open Subtitles أودّ التحدث في أي شيء آخر أحاول الهروب من العمل
    Ölümümden kaçamam. Ayrıca, yanımda da kimseyi götürmek gibi bir niyetim yok. Open Subtitles فلا استطيع الهروب من الموت ، ولكن لا اريد ان اسحب معى شخص اخر
    Günlük hayatın bunalımından kaçmanız gerektiğini hissetmişsinizdir. Open Subtitles يجب أن يكون لديك شعور بحاجتك إلى الهروب من هذا الروتين اليومي الخانق
    Abilerimin ikisi de hapiste yattı, bu yüzden hapishane esndüstriyel sisteminin elinden kurtulmak bana gerçekçi gözükmemişti TED أخواي كلاهما قضيا وقتًا في السجن إذا الهروب من براثن سجن النظام الصناعي لم يبدُ واقعيًا بالنسبة لي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus