"الوقت أو" - Traduction Arabe en Turc

    • ve zamanı
        
    • ne zamanımız ne de
        
    • ne zamanı
        
    • ne de zamanı
        
    • zaman ya da
        
    • vaktim ne de
        
    • zamanı ya da
        
    - Ben, yeri ve zamanı değil! - Geri çekil. Sakinleşmen gerekiyor. Open Subtitles "هذا ليس الوقت أو المكان المناسب يا "بين- أبقي بالخلف و اهدئي-
    Biliyorum, aah... tam yeri ve zamanı değil, ama annen hakkında bazı haberlerim var. Open Subtitles أعلم بأنّ هذا ليس الوقت أو المكان المناسب لكن لديّ أخبار بشأن أمّك.
    Bu iş için ne zamanımız ne de aletimiz var. Open Subtitles نحن ليس لدينا الوقت أو الجهاز لهذا النوع من العمل
    Duygusal karmaşıklıklar için ikimizin de ne zamanı ne de hevesi var. Open Subtitles كلانا ليس لديه الوقت أو النزعة للتعقيدات العاطفية
    Bunu nasıl söyleyeceğim, şu anda ne yeri ne de zamanı. Open Subtitles كيف يمكنني أن أقول هذا. هذا ليس الوقت أو المكان المناسب
    Terk edilmiş koca bir alan görebiliriz, ve biraz zaman ya da biraz yardımla yeniden verimli hale getirilebilir. TED يمكننا أن نرى منطقة كاملة مهجورة / مقفرة، ويمكن أن تعود مرة أخرى للإزدهار، مع مرور الوقت أو العون.
    Ancak bayağı bir kayıp vakasına ayıracak ne vaktim ne de tahammülüm var. Open Subtitles ليس لديّ الوقت أو الصبر . من أجل تفاهات عن أشخاص مفقودين
    Bunun olduğu zamanı ya da zamanları anlatır mısın? Open Subtitles أيمكنك أن تقولي لي عن الوقت أو الأوقات التي حدث فيها ذلك؟
    Konuşmanın yeri ve zamanı değil. Open Subtitles - هذا ليس الوقت أو المكان المناسب للكلام
    - Bu yeri ve zamanı değil. - Bu çok ilginç. Open Subtitles هذا ليس الوقت أو المكان - هذا مؤثر جداً -
    - Şimdi hiç yeri ve zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس الوقت أو المكان المُناسب.
    Şu an yeri ve zamanı olmayabilir ama bence ailenle yemeğe çıkmasam daha iyi. Open Subtitles قد لا يكون هذا الوقت أو المكان المناسبين... لكن أعتقد أنّه من الأفضل إن لم أذهب إلى العشاء معك ومع والديك.
    Burası yeri ve zamanı değil. Open Subtitles هذا ليس الوقت أو المكان
    Fakat bunun bir yeri ve zamanı vardır... ve aslına bakarsan şimdi ne zamanı- Open Subtitles لكن هناك وقت ومكان... - وفعليا، ليس هذا هو الوقت أو
    ne zamanımız ne de yemeğimiz vardı. Open Subtitles لم يكن لدينا الوقت أو الطعام لذلك
    Charlie, böyle sayıları inceleyecek ne zamanımız ne de insan gücümüz var. Open Subtitles (تشارلي)، ليس لدينا الوقت أو القوى العاملة لحشد أعداد من هذا القبيل
    Bu yaptığımız bir şey değil çünkü Velocity gibi dev bir şirketi alt etmek için ne zamanımız ne de yeterli çalışanımız var. Open Subtitles هو شيءٌ لا نقوم به لأننا لا نملك الوقت أو الموارد البشرية لنُواجه عملاقاً مثل "فيلوسيتي".
    Bira-pon yeteneklerimi sergilemenin ne yeri ne zamanı. Open Subtitles كلا أظن أنّه الوقت أو المكان والمناسبين لإظهار مهاراتي في اللعبة.
    Ve ben bunun ne zamanı ne de yeri olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles و لستُ و اثقة من أن هذا هو الوقت أو المكان المناسب.
    Bütün bu konuları tartışmaktan memnun olurdum ama bence ne yeri ne de zamanı. Open Subtitles إذا جاز لي. سأكون سعيدا لمناقشة كل هذه المسائل، ولكن لا اعتقد ان هذا هو الوقت أو المكان.
    Fakat burası ne yeri ne de zamanı. Open Subtitles لكن هذا ليس الوقت أو المكان المناسب لذلك
    Ne kadar çok zaman ya da mesafe olsa da bu değişmez. Open Subtitles لا كمية الوقت أو المسافة سيغيّر أبدا ذلك.
    - Johnny, son iki gündür bir başkasının çöpünü temizliyorum, ve açıkçası, senin o yukarı taşıdığın... onca palyaço ve şeker kağıtlarına ne vaktim ne de enerjim var. Open Subtitles جوني)، لقد أمضيت يومين) أخوض في قمامة شخص اخر و بصراحة تامة، ليس لدي الوقت أو الجهد
    Bazılarının bu yoğunlukta bir iletişim için zamanı ya da enerjisi ya da sabrı olmayabileceğini biliyorum fakat ne kadar zor olabilse de anlaşamadığımız birisine ulaşmak hepimizin yararlanabileceği bir imkan. TED أعرف أنّ هناك من لم يكن لديه الوقت أو الطاقة أو الصبر للانخراط على نحو أكبر، لكن رغم ما يبدو عليه الأمر من صعوبة، فإن التقرّب من شخص نختلف معه هو خيارٌ متاحٌ لنا جميعاً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus